Beyza Karayel İçimde amansız bir öfke, acımasız bir kadın vardı. Yandığı kadar yakmak istiyor, yıkıldığı gibi yıkmak istiyordu herkesi. Her geçen gün nefretimin daha da körüklendiğini hissediyordum ancak işin kötü tarafı nefretim Serkan’a değil hala ona deli gibi aşık kendime ve söz dinlemez kalbimeydi. Ne bok yemeye onu bu kadar seviyordum ki? Sevgim yüzünden belki de daha da çok kırıyordum onu. Sırf görmesin, sırf ondan ayrılamıyorum sanmasın diyeydi bu saklama çabam. Neden saklıyordum ki? Elimden kaçıp gideceğini mi düşünüyordum? Ya zaten benim olmamış birini nasıl elimde tutabilirim ki? Giderken durmadan arkasına bakmasından anlamıştım onu yolcu etmemi istediğini ama ben salak gibi kapının arkasında kalmış sadece kapı deliğinden onun gidişini izlemiştim. Şimdi de bunu yaptığım için p