Serkan Karayel Özlem, damarlarımda adrenalin gibi dolaşıyordu. Onu özlemiştim. Henüz bir hafta olmuştu ancak onunla uyumayı, kokusunu, bana olan sinirli tavırlarını özlemiştim. Bana kızmasını, bazen de kedi gibi sırnaşmasını, tenini... Kısacası özlemiştim işte! Şimdi ise arabamı kapının önüne park edip arabadan indim ve kalbimde ki heyecan ile derin bir nefes aldım. Sanki onu istemeye gidiyormuşum gibi heyecanlıydım. Merdivenleri çıktığımda geniş teras gibi olan girişte bekleyen koruma ile göz göze geldik. Bana selam verdiğinde aynı şekilde selam verdim. “İçeri de mi?” dedim sakince. Hoş, içeride olmasa korumanın burada işi ne? Peşinden gitmekle görevli. “İçeride.” Bunu bekliyormuş gibi kapıya anahtarı takıp hızlıca çevirdim. Acaba geldiğimi görmüş müydü? Beni bekliyor muydu? Heyeca