TOPRAK Yemekten çıktıktan sonra Akasya ile birlikte şirkete uğramış, ardından Akasya’yı eve bırakmak için yola çıkmıştık. İki gündür Akasya ile çatışmalarımız devam ediyordu. Akasya her şeye rağmen bir süre daha atölyede işe devam etmek istiyor, bense modelhaneye geçmesi için diretiyordum. Şu saatten sonra atölyede çalışmasına izin vermek havan topunun ağzındaki mermiyi ateşe vermek gibi bir şeydi. “İsmail’e ne dedin mahkeme koridorunda?” Akasya’nın sorusuyla birkaç saat önceki sahne gözümde canlandı. İsmail’in anlaşmadan vazgeçmek istediğini fark edince boş atmıştım ama dolu tutmuştu. “Annesinin başında bekleyen bir adamım olduğunu söyledim. Eğer anlaşmadan cayarsa istemediğim şeyler yapmak zorunda kalıcam,” dedim. “Aslında yemezdi ama teyit etme şansı yoktu. İşini şansa bırakmak iste