Afik 11. Bölüm

1005 Words
Selamun aleyküm 🍂🍂 Keyifli okumalar...🍭🍭 Dün öğlene doğru Begüm ameliyattan çıkmıştı. Bizlerde akşama kadar hastanede kalsak da Zuhal teyze ve Batuhan ağabeyin ısrarları sonucu Ege hariç evlerimize dağılmıştık. Sabah da Kerim ile izinli olduğumuz için erken saatlerde hastaneye gelmiştik. Kerim, Ege ve Batuhan ağabeyi eve götürmüştü. Duş alıp, dinlenmeleri için. Ben de zorlansam da Özge 'yi götürmüştüm. Biz evlere geçerken Onur'da hastanede Asuman teyzelerin yanında kalmıştık. Yaklaşık beş dakika önce hastaneye gelmiş ve hemen yoğun bakım katına çıkarak Asuman teyzenin yanına gelmiştik. Birkaç adım da yoğun bakım ünitesinin önünde durarak Begüm 'e bakan Asuman teyzenin yanına gelmiştim. -Haber var mı Asuman teyze? Doktorlar herhangi bir şey söyledi mi? -Aynı şeyleri söyleyip gittiler. Yetmiş iki saat dolmadan bir şey söyleyemezlermiş. -Allah'ın izni ile güzel haberler alacağız. -Amin. Biz konuşurken Zuhal teyze yanımıza gelmişti. -Asuman, hadi gel Tayfun kalacak oda ayarlamış. Çocuklar burada beklerken gel gidelim odaya. Bir duş al, rahatlarsın. Sonra tekrar geliriz. -Yok, gelmem. Kızım uyandığında beni görmek ister. Görmezse üzülür. -Asuman, Begüm iki gün sonra uyanacak. Bak bir şey olsa çocuklar haber verirler. -Evet Asuman teyze, biz buradayız. Batuhan ağabey de burada. Asuman teyze ısrarlarımız sonucu Zuhal teyze ile giderken Kerim'in yanına gitmiştim. -Güzelim biliyorum hiç yeri, zamanı değil ama birkaç defa sınıftan Doruk mesaj attı. Begüm ile konuşmak istediğini ama ulaşamadığını söyledi. Ne söyleyeceğimi bilemediğim için cevap vermedim. Ne diyeyim? -Sen bir şey söyleme. Ben arar konuşurum. -Tamam güzelim. Ben bir kantine inip su falan alıp geleyim. Sen bir şey istiyor musun? -Yok, teşekkür ederim. Kerim yanağımdan öpüp uzaklaşırken telefonumu çıkardığım gibi rehberden Doruk' un adını bularak hemen aradım. Telefonun uzunca çalmasına gerek kalmadan telefon açılmıştı. -Miray? -Bana bak! Beni iyi dinle! -Ne oluyor Miray? -Bir daha Begüm' e ulaşmaya çalışma. -Neden? Benim Begüm ile konuşmak gerek. -Daha ne konuşacaksın? Söyledikleri yetmedi mi? O gün söylediklerin az mı geldi? -Ben... -Sus Allah'ın cezası sus! Arkadaşımı üzmene izin vermeyeceğim. Begüm yok. Duydun mu beni? Begüm gitti. Begüm yurt dışına gitti. Begüm' e ulaşmaya kalkma. Bir konuşmanla arkadaşımı yeterince üzdün, daha fazlasını yapmana izin vermeyeceğim. Uzak dur! Rahat bırak arkadaşımı. Telefonu suratına kapatıp sinirle çantama atmıştım. İnsan gibi reddetmek varken hadsizce konuşup çok kırmıştı Begüm'ün kalbini. Şimdi de bir şey olmamış gibi konuşmak istiyordu paşam. Begüm onun söylediklerinden sonra iyice kendini kapatmıştı. Belki onun söyledikleri yüzünden üzüldü ve durumu iyice kötüleşti. Begüm'ü üzmüştü. Begüm'ün bu halde böyle yapmasının sebeplerinden biri de Doruk 'du bence. Begüm uyanana kadar yurt dışında yalanını sürdürüp Begüm uyandığında ise Doruk' un onunla konuşmak istediğini söylerdim. Konuşup konuşmamak artık Begüm ' e kalmıştı. DORUK'DAN -Yeter lan. Kız gitmiş işte. Daha ne uzatıyorsun. Şunun şurasında mezun olmamıza ne kaldı? Mezun olunca zaten göremeyecektin kızı. -Harbiden yeter. Kızı sevmiyordun zaten. Yüznü hile görmek istemediğini defalarca söyledin, al işte şimdi de istediğin oldu. Begüm sana istediğini verdi. Kızla aynı sınıfı geç, aynı ülke de bile değilsin artık. Şakaklarımı ovalayıp yerimden kalmıştım. Başımda saatlerdir geçmek bilmeyen bir ağrı vardı. -Doruk, kes şunu! Tamam hatalı konuştun. Defalarca Begüm' e ulaşmayı denedin. Elinden gelen her şeyi yaptın. Ama yeter artık. Kız bırakıp gittiyse sen de sal kızı. Daha da Begüm' e ulaşmaya kalkma. Aranızda bir şey olsaydı şimdiye olmuştu. -Begüm'ü sevdiğim falan yok. Kafanda kurup durma! -Bana pek öyle gelmedi. -Yeter Can! Begüm gelip aşık olduğunu söyledi. Ki bence öyle bir şey yok. Sizin tabirinizle ufak bir hoşlantıydı. Geldi söyledi, istediği cevabı alamayınca da bırakıp gitti. -Şerefsiz kız sanki keyfinden mi gitti? Kızı bin parçaya böldün. Begüm belki gururu kırıldığı için, cesaretini yerle bir ettiğin için kaçıp gitti. Begüm'ü kırdın. Şimdi de köpek gibi pişman oldum. Söylediğin lafların ağırlığından omzunu kaldıramıyorsun. Belin büküldükçe büküldü. Sen şu an vicdanını rahatlatmak için konuşup özür dilemek istediğini söylüyorsun ama geçmiş olsun kardeşim sen o beğenmediğin kıza aşık olmuşsun. Kendine layık görmediğin o kızı seviyorsun! Sen Begüm'ü köpek seviyorsun. Çok büyük konuştun Doruk! 2 GÜN SONRA -Ne oldu? Begüm uyandı mı? Kızım uyandı mı? -Asuman hanım lütfen sakin olun. Begüm hanımın ilaçlarını kestik. Şimdi uyanmasını bekleyeceğiz. Uyandığında gerekli testleri yapıp sizlere haber vereceğiz. Çok şükür Allah'ım. Çok şükür. Begüm o ameliyata girerken herkesin tek duası Begüm'ün ameliyattan çıkmasıydı. Ameliyattan çıkıp üç günlük unutulma süresinde herkesin bu sefer ki duası komplikasyon olmamasıydı. Allah'a şükür ki üç günü de sorunsuz atlatmıştık. Şimdi sıra da Begüm'ün uyanması vardı. Begüm uyandığında herhangi bir hasar vücudunda yoksa hayatımız eskisi gibi devam edecekti. Eski günlerimize, güzel günlerimize dönecektik. 5 SAAT SONRA -Gözünüz aydın Begüm hanım uyandı. Doktorun yoğun bakım ünitesinden çıkıp konuşması ile hastenede olduğumuzu unuturcasına sevinç çığlıkları atıp birbirimize sarılmıştık. Begüm uyanmıştı. Kardeşim uyanmıştı. Sevinme seromonimiz bitince doktora odaklamıştık. Doktorun surat ifadesi ciddiydi. Herkesin aklından kötü ihtimaller geçiyordu ama Begüm uyanmıştı ya gerisi önemli değildi. -Ne oldu? Niye durdunuz doktor bey? -Ameliyattan önce sizinle konuşmuştuk ve ameliyattan sonra Begüm hanımın vücudunda bazı hasarlar olabileceğini söylemiştim. -Evet konuştuk. Kızım nasıl? -Yapılan ilk tetkiklere göre Begüm hanımın hafıza kaybı yaşadığı yönünde. -N. Ne? -Begüm hanım şuan 2017 yılında olduğunu sanıyor. Altı yıl... Altı yılını unutmuş olabilirdi ama herkesin aklımda olan o kötü ihtimaller arasında en iyisi buydu. Belki zamanla hatırlardı, belki hatırlamazdı. Ama hatırlayıp hatırlamaları önemli değildi. Önemli olan uyanmadıydı. Gerisi önemli değildi. -2017 mi? -Kısa süreli hafıza kaybı değil mi? -Net bir konuşma yapmak için çok erken. Birkaç gün içinde daha net konuşabiliriz... Şimdi asistan doktorlarımız istediğim bazı testleri yapacaklar. Sonuçlar çıktında sizinle odamda görüşmek istiyorum. -Tamam konuşalım. Ama önce kızımı girmek istiyorum. -Asuman hanım maalesef şimdilik böyle bir şey mümkün değil. Begüm hanım çok ciddi bir ameliyat oldu ve enfeksiyon riski çok yüksek. Begüm hanım önümüzde günlerde de yoğun bakımda kalacak, durumuna göre normal odaya alacağız. 1 HAFTA SONRA DORUK'DAN Saat yedi olmadan bahar döneminde staj yapacağım hastaneye gelmiş, şefin yanına çıkmıştım. Şef kuralları anlatıp, hastaneyi kısaca gezdirmişti. Saat dokuz olduğunda ise vizite çıkan doktorların arkasına takılıp tek tek hastaları kontrol etmeye başlamıştık. Sıra nöroşirürji (Nöroloji, nöroradyoloji, nöroanestezi bölümleri ile birlikte çalışılarak gerekli tanı ve tedavi yöntemlerinin uygulandığı nöroşirürji bilim dalı) katında yatan hastalara gelmişti. Bu hastanede nöroşirürji (Betin ve Sinir cerrahisi ) stajımı yapacaktım. Kısaca bu katta bulunan hastalarla ilgilenecektim. Girdiğimiz ikinci odada başımı kaldırmadan uzman doktorun uzattığı hasta dosyasını okumaya başladım. -Begüm Aslanoğlu... 🥀🥀🥀
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD