ÇIKMAZ YOL

1035 Words
SANEM Yere yapışmış olan bedenimi kaldırdım etrafta ruh gibi dolanıyordum beynimde “evlen benimle”, “ teklifimi kabul et hayatını dilediğin gibi kaçmadan korkmadan yaşa ya da kabul etme hayatının sonuna kadar farenin kaçtığı gibi kaçarsın tabi kapana yakalanmazsan, sokakta kalmaya karar verirsen başına gelecekleri bilemezsin birinin eline düşer kapatması olursun sana fırsat tanıyorum iyi düşün “ kelimeler sürekli beynimin içinde kemirip duruyordu buradan gitmeliyim harekete geçerken kendime engel oluyordum nereye gideceksin? Çıkmazın içindeyim telefonum çalan melodisi yerimden sıçradım cebimden çıkardım ekrandan yazan isim hemen açtım “ Ece “ “ Sanem iyi misin? kaç gündür arayamadım “ “ ben ne yapacağımı bilmiyorum kısılıp kaldım “ “ ne oldu anlat? Kızım meraktan öldüm zaten “ Ona bütün olanları anlattığımda şok geçirmişti ondan daha önce bahsetmiştim benden onun teklifini kabul etmemi istedi. Onlar peşimi bırakmamış Ece ‘i sıkıştırmaya başlamışlar. Offf işin içinden çıkamıyordum bir taraftan onlar diğer taraftan adını dahi bilmediğim o adam kendimi kanepeye attım gözlerimi kapattım sakince düşünmem gerekiyordu. Canımın yanması ile inledim gözümü açtığımda kanepeden yuvarlanmış yere kapaklanmıştım kalçamı tutarak kanepeye tırmandım hava aydınlanmıştı çoktan ne ara uyumuştum ben? Etrafa baktım rüyada değilmiş gördüklerim derin nefes aldım ayağa kalkıp evin içinde banyo aramaya başladım. Üst kata çıktığımda tek, tek kapıları açıp baktım her oda zenginlik kokuyordu bir oda hariç o oda da sadece güç vardı. Enerji başka siyah ve beyazdan ibaretti odada gezinmeye başladım mobilyaların hepsi siyahtı tekli siyah berjer yanında duran sehpa, koca bir yatak siyah saten yatak örtüsü neden bütün güzel renkler varken siyah tercih edilmiş? Bilemiyorum ve dikkatimi çeken yatağın tepesinde duran ayna anlamsızdı benim için uyacağı zaman kendini mi izliyordu? Merak etmiştim elime aldığım parfüm şişesinin kapağını açar açmaz koku burnuma doldu bu koku ona ait onun odası parfümü yerine koydum. İçeride bulunan kapıya yöneldim kapısını açtığımda banyo karşıma çıktı o televizyonlarda gördüğüm zengin evlerin banyosunu canlısını görme şansı yakalamıştım buranın aurası bile farklı insanın içini ısıtıyordu. Jakuzisi bile vardı suyu açtım yüzümü yıkadım aynadan kendime baktığımda perişan kir içindeyim üstelik kokmaya başlamışım aklıma gelen aayyy.. Birde dibime kadar girdi bu adam kesin benden tiksinmiştir. Tamam, param yoktu ama asla bu kadar pasaklı ve kokarca gibi gezmezdim ne yapıyım kaç gündür banyo yapıp kıyafetlerimi değiştiremedim çünkü bunları yapacak imkânım yok. Aynaya yansıyan duşa kabin gözüme çarptı yok canım elin adamın banyosunda duş alacak değilsin kendimle evet hayır oynarken sonunda duşa kabinin içinde buldum kendimi umarım ben duştayken gelmez. Suyun sıcaklığını ayarladım elime aldığım duş jelini vücudumu sürdüm kirlerimden arınmaya başladım su o kadar iyi gelmişti tüm vücudumun rahatladığını hissediyordum elimdeki şampuan onun kokusu burnuma doluyordu onu ilk gördüğümde etkilenmiştim sadece hayallerimi süsleyebiliyordu. Şimdi bana sahte bir evlilik teklifi yapmıştı aklım bulanıyordu bir yabancıya nasıl güvenecektim? Çekip gitsem peşimi bırakmayan Seyit vardı töre diye beni gördüğü yerde ölümle cezamı kesecekti. Onun teklifini kabul etsem başıma geleceklerden habersizdim ne yapacağımı bilemez haldeyim sırtımı fayansa sürtünerek olduğum yere çöktüm bacaklarımı kendime çektim kollarımla bağladım gözlerimi kapatmış suyun altında bir çıkış yolu bulmaya çalışıyordum. Ne kadar kaldığımı bilemezken derin düşüncelerimden sıyıran tenime değen eller gözümü açtım “ aaaaa “ Ayağı kalkıp kollarımla çıplak tenimi kapatarak bağırmaya başlamıştım “ hey sakin ol benim “ “bırak beni” Avazım çıktığı kadar bağırıyordum “ bağırmayı kes artık” Tıslıyordu ben istemsiz bağırmaya devam edince sesimi kesen onun dudakları olmuştu gözlerimi kocam açmıştım sıcak bir o kadarda anlamlı öpüşü bu ne demek oluyor? Gece sadece anlaşmalı evlilikten bahsederken şimdi beni öpmesi ne anlama geliyordu? Öpmesi derinleşmiş ağzımda dünden hazırmış gibi aralanmıştı dili ağzımın içine sızdı bir eli saçımdan tutmuş kendine bastırıyordu diğer eli tenimde gezinmeye başladığında durdu benden koptuğunda kapanan gözlerimi yavaşça açtım kesik nefes alışlarımız ne tepki vereceğimi bilemezken araya telefonu çalması tüm bu olanları silip attı. Duşa kabinin içinde bana bakmadan çıktı üzeri ıslak olduğundan gömleğinin düğmesini açma gereğini duymadan başından sıyırıp attı kaslı vücudunu gözlerime sergileyerek banyodan çıkıp gitti düzensiz nefesimi kontrol etmeye çalışıyordum az önce ne yaşadım ben? Havluyu bedenime sardım bu anlaşmalı evlilik olsa bile ateşle barut asla yan yana duramazdı. Bunun gidişatı sandığımdan daha zor olacak derin nefes alıp verdim o sırada lavabonun üzerinde duran poşetler gözüme çarptı elime aldım poşetlerden çıkanlar etiketi üzerinde kıyafet ve çamaşır vardı. Bunları benim için mi almıştı? Üstelik çamaşırları kendi seçtiyse yediririm “ hadi be kendini kandırma adamla az önce öpmesine izin verirken nasıl olacak? Sende istemem yan cebime diyorsun “ Yine kendimle kavga ediyordum kıyafetleri giydiğimde tam üzerime göre almıştı bedenimi nereden biliyor? Saçlarımı havlu ile ıslaklığını aldım tepeden gelişi güzel topladım. Kirlenmiş kıyafetlerimi poşetin içine koyarak banyodan çıktım. Banyodan çıktığımda karşımda biti verdi elimi kolumu nereye koyacağımı bilmezken sadece bana bakıp ağzını açıp konuşacakmış gibi araladı sonra geri vazgeçti onun yerine “ kıyafetler için teşekkür ederim “ Diyebilmiştim o ise sadece başını sallamakla yetindi sonra “ içeride olanlar “ Durdu “ ayrıca bu kadar bağırmana gerek yoktu “ “ karşımda birden görünce hem sessizce gelmek zorunda mısın? “ Üste çıkmak isterken “ sessiz? Neredeyse kapıyı kıracaktım duymadın suçlusu ben mi oldum?” “ sadece düşünüyordum “ “ gerçekten mi? nefes almadan mı düşünüyorsun sen? “ “ evet nefes alamıyorum üzerine birde beni öptün” Güldü “ sende itiraz etmedin “ Off beni çıldırtıyor “ sadece boş bulundum” Gülmeye devam etti “ komik olan ne? “ “ hiçte boş bulunmuş gibi değildin durmasaydım şimdi ” Devamını getiremeden “ seni gebertirim ” Diye üzerine atladım kollarımı bağladı tüm gücümle direndim ama faydasızdı “ bırak beni “ Dinlemiyordu bütün çabalarımın sonu onun yatağı oldu üzerimde yerini aldığında kasıklarımda hissettim sertlik beni korkutuyordu. Kıpırdayamaz halde altında eziliyordum yine sessizlik ve gözler konuşuyordu benden ne istiyorsun? Seni tanımama izin vermiyorsun dudaklarıma tekrar yaklaştı gözlerim istemsiz kapanmış nefesim kesiliyordu. Bir süre durduktan sonra beni öpmediğini farkına vardım gözlerimi açtığımda bana öylece bakıyordu. ” bana karşı koyamadığın ortada “ “ ne?” Üzerimde ağırlığı hafiflediğinden bedenini uzaklaştırdım elime geçen yastığı gelişi güzel ona vurdum. Başta tepki vermemişti sonra bileklerimden tutup tekrar bedeninin altına aldı bakışlarında kızgınlığını görüyordum “ bu kadar şımarıklık yeter söyle teklifimi kabul ediyor musun? ” Keskin bir dile sormuştu henüz bunun cevabını ben bilemiyordum önümde iki seçenek vardı ölecek ve ya yaşayacaktım. Töre, dışarıdaki hayat ve yabancının kurbanı olarak ölümüme sebep olacaktı diğer bir seçeneğim dışarıda hayata tutunabilirim ilk defa başıma gelmiyor yada yabancıya inanmak hayatımı yaşamak için nefesim olabilir sağlıklı düşünemiyorum çıkmazın içindeyim…
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD