Zaman durmuş, sanki tüm evren sessizliğini ilan etmişti. Emily nefes almayı bırakmış tamamen arkasındaki adama odaklanmıştı. Kalçalarına sertçe temas eden organ ve ensesine bırakılan ateş gibi nefesler olduğu yerde can vermesine nedendi. Hele göbeğinde sahiplenici duran iri el. O el birazcık da olsa kendinde kalmaya çalışan akıl kırıntılarını alıp götürüyor, bedenindeki kanın önce kalbe sonra da kadınlığına hücum etmesine neden oluyordu. Boşalan asansörde ikisi kalınca artık oksijen diye bağıran ciğerleri sayesinde nefes almaya çalışan Emily, tutulan dilini açmaya çalışarak "e ef efendim. E eliniz, şey e elinizi çekin lütfen" dediğinde arkasındaki adamdan aldığı cevap çok sert ve tok bir yutkunuş ve son bir kez daha ona bastırılmak oldu. Genç adamın aldığı hırıltılı nefesler kula