Gökmen ve Yamaç eve girince burunlarına dolan mis gibi yemek kokusu ile birbirlerine bakıp gülümsediler. “Allah’ım bu koku babaannelerin en güzelinin elinden çıkan yemekten mi geliyor?” Görkem’in daha kapıda başladığı iltifatları mutfağa kadar devam etti. Misbah’ın hemen yanında duran Öykü’ye bakıp göz kırptıktan sonra babaannesine sarıldı. Yanaklarını ardından gıdısını öptü. Misbah kaşlarını çatıp torununa döndü. “Eve gelince önce eller yıkanır bu bir. Siz bu evde ne yiyip ne içiyorsunuz? Dolap tam takırdı bu da iki” Gökmen yaramaz bir gülümseme yolladı yaşlı kadına. “Gelene önce hoş geldin denir bu bir. İkincisi ise dışarıda yiyoruz canım” Kadının elindeki havluyu sertçe poposuna yiyince gülerek mutfaktan çıktı. Onun ardından Yamaç içeri girdi. Önce Öyküye sarılıp “Ne haber abim?”