4.BÖLÜM

1142 Words
Selamun aleyküm Keyifli okumalar... -Evet. EVETTTTTTT. Evlenirim seninle. Çağlar'ın parmağıma tektaşı geçirmesi ile hemen sarılmıştım. Dakikalar geçerken çalan şarkı ile dans edip hazırlanan minderlere oturarak önceden hazırlanan yemeklerden yemeye başlamıştık. -Kardelen döndüğüm de artık uzatmadan ikimizde ailelerimize söyleyip bir an önce yüzükleri takalım. -Tamam. Geldiğinde söylerim. Ama bir hafta orada kalman çok uzun bir süre değil mi? -Bizim çocuklar önceden gittiler. Ben mezuniyeti bekledim. -Haftaya pazartesi kesin gelirsin değil mi? Bak sonradan arkadaşlarım kalıyor, ben de kalacağım dersen şimdiden söyleyeyim aramız bozulur. -Yok güzelim sen merak etme. Yemeğimizi yiyince Çağlar 'ın tanıdığım arkadaşları ve kuzenleri yanımıza gelmişti. Onlar tebrik ederken Melek de gelmişti yanımıza. Hepsinin tebrik etmesi ile sahilde biraz daha dolanıp arkadaşlarımız ile vedalaşarak arabaya binmiştik. Çağlar beni eve bırakıp ailesinin yanına gidecekti daha. ..... -Görüşürüz. -Görüşürüz güzelim. Seni seviyorum. Yanağından öpüp araçtan inmiştim. El sallayan sevgilime karşılık verip hemen elimi indirerek arkamı döndüm. Bahçe kapısından içeriye girdiğim de annem ve Mine'nin sesini duymuştum. Daha doğrusu annemin Mine'ye bağırdığını duymuştum. Kim bilir yine niye sinirlendirmişti annemi. Şimdilik bugün ki durumu kimseye söylemeyeceğim için yüzümdeki aptal gülümsemeyi silip zilin düğmesine bastım. -Kim o? Karşı taraftan biricik kardeşimin sesi yükselmişti. Bugünün şerefine ona da bulaşmayacaktım. -Biricik ablan geldi Mine. Kapınının açılması ile ayakkabılarımı çıkarıp kardeşimin yanağından öperek salona geçmiştim. Annemin söylenmeleri devam ediyordu. O sıra Mine ile göz göze geldiğimizde omuz silkip telefonunu eline almıştı. -Ne oldu, sesiniz taa bahçeden duyuluyor? -Bu kardeşin beni delirtecek. Kalk ders çalış diyorum ama dinleyen kim? Yine almış telefonu eline dünyadan kopmuş. Bari sen söyle, sınava şunun şurasında kaç gün kaldı. -Tamam anne. Ben konuşurum. Hem daha fazla sıkmayalım, sınav öncesi stres yapmasın. -İyi bir şey demedim. Annem yine söylenmeye başlayınca oturduğum koltuktan kalkarak Mine ile ortak kullandığımız odaya geçmiştim. Çantamı çalışma masasının üstüne koyup başımdaki eşarbı çıkarıp saçımı da açmıştım. Elimle saç diplerime masaj yaparken odanın kapısı açılmıştı. Gelen tabi ki Mine 'ydi. Kapıyı kapatıp yatağına zıpladığında bana dönmüştü. -Eee anlat bakalım. Çağlar ağabey ile ne yaptınız da yüzünde güller açıyor? Konuşmak yerine çalışma masasının üstüne bıraktığım çantanın içinden Çağlar 'ın bugün verdiği küçük kutuyu çıkarıp Mine'nin yanına geçip oturdum. Elimdeki yüzük kutusunun ağzına açıp gösterdim. Anında yerinden kalkmıştı. Elimdeki yüzük kutusunu alıp içindeki tektaşı çıkarıp incelemeye başlamıştı. -OHAAA , OHAAA. -Bağırma be. Sus annem duyacak. -Evlenme teklifi mi etti? -Evet... -Sen ne dedin? Kabul ettin değil mi? -Salak, tabi ki kabul ettim. Kabul etmesem yüzüğü niye yanıma alayım. -Madem kabul ettin bu yüzük niye çantanda? Taksana parmağına abla. -Olmaz. Annemin daha Çağlar'dan haberi yok. Evlilik teklifini söylesem kesin kalbine iner. -Eee ne zaman söyleyeceksin? -Çağlar yarın arkadaşının düğünü için şehir dışına çıkacak. Döndüğünde ailesine söylecek. Ben de o dönünce bizimkilere söylerim. -Ayy şimdi sizin okullarda bitti. Hemen düğün de yaparsınız. Yalnız söz, isteme falan bunları benim sınavdan sonra yapın. Rahat kafa ile sana yardımcı olurum. -Ohoooo, bismillah daha bugün evlilik teklifinde bulundu. Sen bizi hemen evledirdin. Her şeyin bir zamanı var.... Oturduğum yerden kalkıp dolaptan tişört, eşortman altı çıkardım. -Beni boşver de annemi daha fazla konuşturma, biraz test çöz. -Öff ders çalışmaktan kusacağım artık. -Söylenme. -Senin tuzun kuru zaten hemşire hanım. Buldun zaten mimar kocayı. Ohh mis. Biz de ancak ders çalışalım. Elimdeki tişörtü karşımdaki gerizekalıya attım. -Zaten ben de boş boş oturarak hemşire oldum gerizekalı. Kalk çalış, sonra ağlarsan teselli etmem. 1 HAFTA SONRA -Abla konuştun mu Çağlar ağabey ile? -Yok ya. Gittiği günden beri ancak mesajlaşıyoruz. Arkadaşları ile olduğundan pek sıkmak istemiyorum. Zaten gelir birkaç güne. Tezgahın üstündeki ikramlıkları alarak salona geçmiştik. -Kardelen, Mine hadi güzel kızlarım hanım hanımcık giyinip gelin. Arkamızdan söylenmesinler. -Ben arkadaşlarım ile buluşacağım. -Bana bak Mine almayayım ayağımın altına. Yarın buluşursun arkadaşlarınla. Bugün evde kalıp ablana yardım ediyorsun. Mine söylene söylene odaya geçip hazırlanmıştı. Mine 'nin hazırlanıp gelmesi ile bu sefer ben odaya geçip annemin tabiri ile hanım hanımcık giyinmiştim. Bugün ağır misafirleri vardı annemin. Mahallenin kadınları bugün bizim evde toplanacaktı. Annemin bağırması ile odadan çıkmıştım. Çünkü gelenlerin içinde Çağlar'ın da teyzesi vardı. Aynı mahallede oturuyorduk. Çağlar ile ilk tanışmamızda teyzesinin kızının düğününde olmuştu. Sakin olmaya çalıştım. -Kardelen kapıyı sen aç. Mine sen de git yengeni çağır. Annemin komutları ile ben kapıyı açınca sırasıyla kadınlar içeriye girmiş, Mine de üst kata çıkarak yengemi çağırmaya gitmişti. Birkaç dakika sonra yengemle Mine ile birlikte gelince üçümüz birlikte salona geçip sırasıyla bütün misafirlere hoşgeldin diyerek yerlerimize oturmuştuk. Gelenlerin içinden sadece Çağlar'ın teyzesinin yanındaki kadını tanımıyordum ama gözüm bir yerden ısırıyordu. Dakikalar sonra benim sormak isteyip de sıraladığım soruyu annem nihayet dile getirmişti. -Benim bir küçüğüm Yıldız. Tam evden çıkarken geldi, ben de gel beraber gidelim dedim. Yıldız... Çağlar'ın annesinin adı da Yıldız' dı. Müstakbel kayinvalidem ile az önce tanışmıştım. .... Saatler birbirini kovalarken öğrendiklerimden sonra kalbim göğüs kafesimi delecek şekilde atmaya başlamıştı. Biz Çağlar gelince ailelere söyleriz düşünürken belli ki sevgilim annesine önceden söylemişti. Belki de o yüzden annesi buraya gelmişti. Aklımdaki düşünceleri Mine ile paylaşınca o da bana hak vermişti. Bilerek annesini gönderdiğini söylemişti Mine. Kadınların kalkmasına yakın annem kahve yapmamı söyleyerek mutfağa göndermişti. Kahveleri hazırlayıp fincanlara dökmüştüm Elimdeki tepsi ile salona girdiğim de kulaklarıma sevdiğim adamın annesinin sesi dolmuştu. -Tam bizim oğlanın okulu gitti, artık evlenip çoluk çocuğa karışacağını düşüyorduk ama beyefendi tutturdu yüksek lisans okuyacağım diye. -Ee okusun Yıldız hanım. -Dizimin dibinde okusa amenna ama Çağlar dün Amerika 'ya gitti. Elin memleketinde iki yıl kalacak. Bir hafta... Düğüne gidecekti... Arkadaşının düğününe... Şehir dışından gelince ailelerimize söyleyecektik... Bir hafta demişti. Gelince yüzükleri takarız demişti. Onlar konuşmaya devam ederken kahve dolu tepsiyi yengeme vererek odama geçtim. Mine de arkamdan gelmişti. -Kız Yıldız arkadaşının düğününe gitmemiş miydi Çağlar? -Oraya gitti tabi. Sabah aradı başvuru yaptığı okullardan birinden aramışlar. Önceden mail atmışlar ama bizim oğlan mezuniyet telaşından görmemiş maili. Kayıtların bitmesi üç gün varmış, İzmir 'den direkt Amerika 'ya gitti. Bir saat önce uçağa bindi. Neredeyse yol on dokuz saat sürüyor. Sabah on gibi ancak uçağı iner. Kaydını bile ucu ucuna yapar. İnşaallah yetişir. -Ee senin oğlum pasaportla mı dolaşıyor? Ne hızlı halletmiş öyle. -Aşık mı ne oğlan. Geçen hafta kimliğini kaybetmişti. Ehliyetini ve pasaportunu yanına almıştı İzmir'e giderken. .... -Açmıyor. -Abla sakin ol. Sıla ablayı arayalım. Onun haberi vardır olan bitenden. Gözümden düşen yaşı silerek bir daha aradım. -Açmıyor. Açmıyor. Açmıyor. -Abla uçak da olduğu için açmıyor. Telefonu kapalıdır... Sakinleş ve adamın uçağının inmesini bekle. Belki mantıklı bir açıklaması vardır. -Umrumda değil. Bitti. Bana haber vermeden kafasına göre iş yapıyor. Bundan sonra yoluna tek tabanca baksın. Benden buraya kadar. Beni arkadaşlarıma, kuzenlerine rezil etti. Benimle oynadı. Böyle yapacağını belki planıydı. Arkadaşlarının da belki haberi vardı. Kim bilir benimle nasıl dalga geçtiler? Arkamdan çok gülmüştür. Parmağında kukla gibi oynattı. Duygularım ile oynadı. Uygulamaya girip adını bulduğumda hıçkırıklarım eşliğinde aklımdakini kelimelere döktüm. {Bitti. Amerika 'da ömrünün sonuna kadar tek başına kalabilirsin. } {Bir daha ne ara. Ne de yoluma çık. } ❄❄❄ Yeni bölüm yayında . Keyifli okumalar. Kardelen? Çağlar? Çağlar'ın annesinin son söylediklerini Kardelen duymadı. İlerleyen bölümlerde neler olur? Yorumlarınızı bekliyorum. Gün içinde bir bölüm daha gelecek. Allah'a emanet olun. "13.06.2023"
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD