BÖLÜM 3

1416 Words
MISRA ULUSOY ; "Komutanım . Şimdi ayrılacağız ya ben biraz çekindim ." Erdem komutan bana bakıp bıyık altından gülerken Aslıhan komutanım ; "Çekinme Mısra . Artık hepimiz bir aileyiz ." Ben kafamı sallarken bu 12 kişilik ekibin en küçüğü olmak biraz ürkütse de beni yapacak bir şeyimiz yoktu . Üstelik buraya Van ' dan gelmiştim ve zaten orada çoğu şeyi görmüştüm . Nihat komutanım ; "Burada kimse seni yadırgamaz ya da küçümsemez üstelik şuan buradaki herkesten daha cesursun küçük yaşında buralardasın onun için kimseden çekinme komutanım ." Nihat komutana gözlerimin içi gülerek baktığımda o da bana öyle karşılık verdi . Sonrasında Erdem komutanım destek olmak için elini Nihat komutanımın omzuna koyup sıktı . Kulağımız da ki telsizlere pilotumuzdan ; "Köye alçak iniş yapamıyorum komutanlarım . Sesimizi duymamaları hatta bizi hiç görmemeleri gerek buradan sonra kendi başınasınız ." Anında gözler Aslıhan ve Erdem komutana çevrilirken Aslıhan komutanım işaret ve orta parmağını birleştirip etrafında döndürdü . Bu kontrollü iniş yapacağız demek oluyordu . Paraşütler sırtımızdaki yerini alırken herkes sıraya giriyordu . Bir kişi dışında Korkut komutanım . Bir anda ; "Allah Allah ALLAAAAH ." Kendini uçaktan bıraktığında biz şok içindeyken erkekler gülüyordu . Erdem komutanım ; "Deli demiştik ." Dediğinde biz de de mırıldanmalar oldu . İlk atlayan Gizem komutanımdan sonra bende atladım . Gökyüzünde süzülürken ileride ki köyü fark ettim . Köyün neredeyse 2 kilometre kadar gerisine iniş yapacaktık . Hepimiz birer birer süzülüp aşağı inerken paraşütlerin iplerini kesip hızlıca ağaçların arkasında beklemeye başladık . En son inen Aslıhan ve Erdem komutanımdan alınan ortak karara göre hareket edecektik artık . Erdem komutan ; "Burak ve Turna kendinize köyü iyi göreceğiniz bir yer bulun ve iletişimi asla kaybetmeyin . İkiniz birbirinize emanetsiniz ." Burak ve Turna Komutanım ; "Emredersiniz Komutanım ." İkisi yan yana ileriye doğru yürüyerek kayboldular . Aslıhan komutanım ; "Gizem ve Berat siz de çantalarınızı buraya bırakın ve köyden biriymişsiniz gibi köye giriş yapın kaç kişi olduklarını ve ne kadar cephaneleri olduğunu öğrenmemiz gerekiyor ." Gizem ve Berat Komutanım ; "Emredersiniz Komutanım ." İkisi de çantalarını bırakıp yürümeye başladılar . İlk gördüğümde yadırgasam da şimdi neden ikisinin de üzerinde üniforma yerine normal kıyafet olduğunu anlıyordum . Erdem komutanım ; "Mısra ve Nihat siz de köyün arka girişine dolanın ." Hemen hazır ola geçip Nihat komutanımla aynı anda ; "Emredersiniz Komutanım ." Diye bağırıp hızla yürümeye başladık . Uzun bir sessizlikten sonra Nihat komutanım ; "Kaç yaşındasın komutanım ." "23 yaşındayım komutanım . Ve siz benden büyük olduğunuz için lütfen bana Mısra deyin komutanım ." "Anlaşıldı Mısra ." Gülümserken önümden gelen sesle hemen çalı arkasına attım kendimi . Hafifçe çıkıp baktığımda Nihat komutanımın da karşımdaki çalıda aynı şekilde baktığını görüp adamlara baktım . 4 kişiydiler . İkisi benim önümde ikisi Nihat komutanımın önünde elimde 4 yapıp kafa salladım . Nihat komutanım 2 ben 2 sen diye işaret ettiğinde hemen harekete geçtim . Birinin arkasından atlayıp boynuna baskı yapmamla yığılması bir oldu . Diğeri çıkan sesle bana döndüğünde ellerinin hemen silaha gittiğini fark edip eğildim ve kendi bacağımla adamın diz kapağına sertçe geçirdim . Adam yığılırken silahımın kabzasıyla boynuna bastırarak etkisiz hale getirip hemen toparlandım . Nihat komutanım yüzünde gülümseme ile bana bakarken tamamdır dercesine kafasını salladı . Temkinli adamlarla ilerlemeye başladığımızda biraz daha özgüvenimi bulmuş gibiydim . Tam köyün arkasındaki taşlık yere uzandık . "Kumru 4 ' ten Kumru 1 ' e" Aslıhan komutanım hemen cevap verirken ; "Kumru 1 dinlemede ." "Köyün arkasında 3 araba , silahlı 8 , silahsız 11 toplam 19 kişi var Komutanım ." "Tamam Mısra . Haber bekleyin ." "Emredersiniz komutanım ." Gözlerim istemsizce Nihat komutanıma kayarken onun zaten bana baktığını görüp bakmaya devam ettim . Dışarıda görsem kesin asker diyebileceğim bir yapısı vardı . Kısa hatta 3 numara saçları geniş omuzları ve biçimli vücudu ile tam askerdi işte . Kendimi onun yanında kızı gibi görmeye başladım . Neden bu kadar düşünüyordum ki ? Telsizden sesler gelmeye başladığında ellerimim titrediğini hissettim . Berat Komutanım ; "Kumru 2 ' den Kumru 1 ' e . Acil durum ." "Kumru 1 dinlemede ne oldu ?" "Komutanım burada rehinelerin biri en az 8 aylık hamile . Ve görünüşe göre doğumu başlayacak . Ayrıca rehin tutulan 7 çocuk var ." Gözlerim sinirle kısılırken ellerimi sıktım . Tam bu sırada bir bağrışma oldu . Telsizden ; "Gizem HAYIR !" İlk saniyelerde kimse cevap veremedi sonra ilk cevap veren Erdem Komutanım oldu . "Kumru 2 cevap ver . Ne oluyor ?" Telsizden ses yoktu . "Kumru 2" Hala ses gelmeyince Aslıhan komutanım ; "Herkes harekete geçsin . Acil durum ." NİHAT YILMAZ ; Önümdeki adamı da indirdikten sonra hemen Mısra ' ya döndüm . Bacağındaki toprağı temizliyordu . Önüne göz attığımda 4 kişiyi etkisiz hale getirdiğini görüp tebessüm ettim . Gerçekten bu kız bir harikaydı . Bana bakıp kafasıyla onayladığı da üniformasını nasıl hakkıyla taşıdığını görüp hayran kaldım . Peş peşe arka girişten geçtiğimizde 15 dakika içinde telsizden herkes burası temiz demeye başlamıştı . Sanırım sadece rehinelerin tutulduğu büyük meydanın arkasındaki okul kalmıştı . Oraya adımladığımızda camdan ilk göze çarpan yerde uzanan Gizem ve başında bekleyen Berat oldu . Kaşlarım çatılırken Mısra ; "Komutanım şuan yanlış şeyler görüyor olabilir miyim ?" "İnan ben bile anlamadım Mısra ." Arkadan gelen çıtırtılar ile hızlıca döndüğümüzde bizim timi gördük . Erdem Komutanım ve Aslıhan Komutanım bizim yerimizi alıp camdan bakarken onlarında kafası karışık duruyordu . Meryem ; "Komutanım Gizem vurulmuş mu ?" Hepimizin aklımdaki o soruyu o kadar sakinlikle dile getirmişti ki şaşıp kaldım . Erdem Komutanım ; "Hayır , etrafında kan gözükmüyor . Vurulmuş olamaz ." Aslıhan Komutanım ; "İçeriye giriyoruz ." İçeriye girişimiz 40 dakika sürmüştü . Herkes bir bir şerefsizleri ortadan kaldırırken Mısra Gizem ' in yanına koştu . Bu arada Erdem Komutanım ; "Berat , neler oluyor ?" "Komutanım sadece darbe aldı . Birazdan kendine gelecektir ." Burak ; "Nasıl darbe alabilir ? Neden korumadın ?" Berat ; "Hamile kadına vuracağı zaman kadının önüne atladı . Nasıl engel olabilirdim ki ?" Bu cümlelerin üzerine gözler Gizem ' e döndüğünde yavaş yavaş gözleri açılıyordu . Kendine gelirken de ilk sorusu Berat ' a oldu . "Berat Komutanım , kadın ve bebek iyi mi ?" Berat gözlerini dahi kırpmadan kafasını salladı . Bu kadardı işte . Aramıza kimseyi kabul etmeyen biz 6 kişilik bir ekibi almış ve şuan onlarla endişelenir olmuştuk . Köyde yaklaşık 4 saat kalıp merkezle irtibata geçip helikopter istedik . Helikopterin ineceği yere ilerlerken kızlar öndeydi . Mısra ; Eylül ve Meryem ile gülerek ilerliyordu . Şuan ki düşüncelerim kendimi boğarken sinirleniyordum . Benden küçük birini sevecek değildim . Bu sadece hayranlıktı . Kesinlikle hayranlık . Omzuma dokunan kişi ile hızla arkama döndüğümde Korkut ' u gördüm . "Abi , iyi misin ?" "İyiyim koçum . Hayırdır ?" "Ne biliyim dalgınsın ve sürekli Mısra ' ya bakıyorsun ? İyi değil miydi ?" "Hayır aksine çok iyiydi ." Korkut da benim gibi kafası karışmış şekilde baktı . "Yoksa ?" Gözleri kocaman olmuşken kafasına vurdum ; "Saçmalama oğlum . Kaç yaş küçük kız bunu mu düşüneceğim ?" "Abi sevgi yaşla mı oluyor ? Allah aşkına kalbin severken seveyim mi diyor mu ? Demiyor . Sen kabullenme kendin bilirsin ama böyle biraz daha kızı izlemeye devam edersen herkes farkına varır ." Yanımda geçerken dedikleri ile bir süre olduğum yerde durdum . Haklı mıydı ? Şu piçleri öldürmek bile bunu düşünmekten daha kolaydı . Helikoptere ilerlemeye başladığımda herkesin bindiğini görüp hızlıca koşarak yerleştim . Erdem ve Aslıhan Komutanlarımız konuşma yaparken gözlerim bulutlardaydı . Odaklanamıyordum . Daha ilk günden bu olamazdı . Olur muydu ? Şu yaşımda bunu düşündüğüm için kendime kızmaya başladım . İşte bu kadardı . Her zaman önceliği iş olan biri için bir kadın bu kadar karmaşık olabiliyordu . Yarım saat sonra merkeze geldik . Aslıhan komutanım ; "Hadi hep beraber yemek yiyelim ." Erdem Komutanım ; "Bunu sonraya bırakalım . Şu an herkesin yatmak isteyeceğine eminim ." Biz kafamızı sallarken kızlar toplu halde dağıldılar . Biz geride kaldığımızda odalarımıza yöneldik . Bu akşamda klasik pes atarak bitirecektik . Üzerimizi değiştirip ortak salona ilerlerken Berat ' ı gördüm . "Hayırdır aslanım ?" "Abi kafam karmakarışık ." Anlaşılan herkes karışıktı . Elimi omzuna atıp dışarıya çıktık . "Anlat ." "Abi bu kızı ben öldürürüm ." Kahkahamı serbest bırakırken bana da öldürücü bakışını gönderiyordu . "Niye koçum ?" "Bugün içeriye girdik bana diyor ki seni bu tiple kimse köyden sanmaz ." Yanaklarımı sabit tutmaya çalışırken ; "Oğlum kız iltifat etmiş ." "Sonunu duyana kadar bende öyle dedim ." "Devamında ne dedi ki ?" "Dışarıda görsem bir çiçekli gömleği eksik derim . Tipe bak ." BÖLÜM SONU - KÜBRA .
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD