Tanıtım

368 Words
“Oğlum, sen aklını mı kaçırdın? Ne demek evlenmeyeceğim? Biliyorsun ki dedenin en büyük şartı evlenmen! Evlenmekten başka çaren yok! Sen prenssin! Bu prensliği kaybetmek mi istiyorsun?” Yüzümü buruşturdum. Buzlar prensiyle kim, neden evlensin? Kız kurusu gibi evde kalırdı. İçimden gülerken Bora Bey sözlerine devam etti. “Anne sana evlenmeyeceğim demiyorum ki Lila’yla evlenmeyeceğim diyorum!” derken sesinde bıkmışlık vardı. Hâlâ onları kapıdan dinlediğimi fark edince etrafıma bakındım. Kimse yoktu. Kol saatime baktığımda iki dakikanın daha şimdiden dolduğunu gördüm. Bu dosyaları ben imzalatmak mı zorundaydım? Acayip gergindim. Kızacaktı ama her koşul kızdığı için kapıyı tıklatıp içeriye girdim. Beni görünce ilk defa tepki vermedi. “Bora Bey, imzalanacak dosyalar var.” dediğimde eliyle gel işareti yaptı. Yanına gidip dosyaları tek tek önüne koyarken annesi olduğunu düşündüğüm kadın bana hiç bakmamıştı. Ben onu süzdüm. Tam bir kokoşa benziyordu. Pembe bir takım giymişti. Saçlarını ben zenginim topuzundan yapmıştı. Boynunda da tüylü bir atkı vardı. Ben onu süzmeye devam ederken kadın, ben geldiğim için susar zannederken sitemvari konuşmaya başladı. “Bora, ne demek evlenmem! Sanki başka kız varmış gibi sosyetenin en güzel kızını mı reddediyorsun? Delirtme beni! Size bir akşam yemeği ayarladım. Yarın akşam gidiyorsun!” Ben dosyaları çevik hareketlerle önüne koyarken o da hem imzalıyor hem de annesiyle konuşuyordu. “Anne benim kız arkadaşım var!” dediğinde annesi göz devirdi. “Yalan söyleme yine! En son var dediğinde yalan çıkmıştı! Bu sefer bana birini göstermeden inanmam! Göster bakalım!” dedi, meydan okuyan bir sesle. Bu adamın sevgilisi olsa ben bilirdim ama yalanın daniskasıydı. Elindeki kalemi bırakıp ayağa kalktı. Annesi ve ben ne söyleyeceğini merak ederken birden elimi tuttu. Ben donup kalırken “Beria!” dedi. Ne oluyor burada? Beria da ne demek? Annesiyle ben aynı anda “Ne!” diye bağırdık. Bu adam ne saçmalıyordu? Ben ne alakaydım? Bora Bey, belimden kavrayıp kendine çekti. Dudaklarımızı birleştirdiğinde ben donup kalmıştım. Ben ne yaşıyordum? Ne onu itebiliyordum ne de tepki verebiliyordum. Onu itip tokat atmamak için kendimi zor tutarken öpücüğü kısa sürdü. Benden ayrıldığında belimden kavradı. Belimi fena sıkıyordu. Bu sakın sesini çıkartma demekti. Az önce benim ilk öpücüğümü alan adamın amacı neydi? Annesi şok olmuş bir şekilde izlerken Bora Bey yanağıma öpücük kondurdu. “Beria’yla tanış anne. Evleneceğim kadın o!”
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD