Fırat Bozoğlu Yemekten sonra babam ve dedem ayaklandı. Her akşamki gibi salonda kahve içeceklerdi. Dedem, Berfu’dan kahve istemişti. Berfu, bana bir bakış atıp mutfağa ilerlerken ben arkasından baktım. Ofladım. Yine ve yine kendimi çıkmazda hissediyordum. Duş alıp kendime gelmeliydim. Odaya giderken Delal anne önümü kesti. “Fırat, oğlum konuşalım mı?” diye sordu. Gözleri nemliydi. Delal anne beni büyüten kişiydi. Onu annem gibi görüyordum. Onun üzülmesini hiç istemezdim. “Konuşalım, Delal anne.” Dilan’ın odasının önüne doğru ilerledik. Dilan’a göz ucuyla baktım. Hareketsiz bir şekilde yatakta yatıyordu. Ona bakmak bile kalbimin acımasına neden oluyordu. “Oğlum, özür dilerim. Sen bana böyle uzak olunca ben çok üzülüyorum. Biliyorsun ki ben seni hep öz oğlum olarak gördüm. Ben se