Berfu Ertuğrul’un söylediğinden sonra elimi ağzıma koydum. Kaçırdı derken? Ertuğrul’un hem alnından hem de dudağının kenarından kan akıyordu. Hırpalanmış gibiydi. Şok içinde kalmıştım. Daha birkaç saat önce konuşmuştuk. Birdenbire ne olmuştu? Bakışlarımı Fırat’a çevirdim. Öfkeden deliye dönmüş gibiydi. Her an Ertuğrul’a saldıracak gibiydi. Mehmet Ağa ve Civan Ağa da ayaklandı. Mehmet Ağa “Ne diyorsun sen? Devran neden benim kızımı kaçırsın? Kafayı mı yedin sen? Kafan hasar alınca beynin mi sulandı?” diye bağırdı. Delal Hanım, yeğeninin alnındaki kanları kâğıt havlu yardımıyla sildi. “Mehmet Ağa, duymuyor musun? Devran yaptı diyor. Ah, onun elleri kırılsın. Allah onu da bin beter hale getirsin!” diye beddualar sıralarken Civan Ağa elini havaya kaldırdı. “Kesin! Ne olduğunu en başınd