Ahraz Şanlı Kum torbasının karşısına geçtikten sonra delicesine vurmaya başladım. Öfkemden en çok nasibini alan ne yazık ki bu kum torbasıydı. Sinirim, nefretim, hayata olan küskünlüğüm arttıkça kendimi kum torbasının karşısında buluyordum. Eğer buraya gelmezsen başka insanlara saldıracağımı biliyorum çünkü ben, sabırlı bir insan değilim ne yazık ki. Sinirime mukayyet olamadığım için, en iyi olarak bu kum torbasını ve diğer ekipmanları almakta bulmuştum çözümü. Burası ufak bir spor salonundan farksızdı. Art arda attığım yumruklardan sonra, kollarını göğsünde bağlamış olan arkadaşıma baktım. “Sanki karşında biri varmış gibi vuruyorsun bu ne hırs oğlum! Biraz sakin ol.” Serdar’ın sesini duymak biraz öfkemi yatıştırmıştı. O benim aksime gayet sakin bir adamdı. Tabii damarına basılıncaya k