Sıla Gençoğlu Tüm bedenim deli gibi zonkluyordu. Beni ele geçirmiş olan bu acı, ne yazık ki tanıdıktı. Bu yediğim ilk dayak değildi. Bu yediğim ilk hakaret değildi. Bu sindirdiğim ilk olay değildi. Çok uzun zamandır maruz kaldığım bu psikolojik ve fiziksel şiddet, artık beni iyice korkutuyordu. Ne zaman son bulacaktı? Sanki hiç son bulmayacakmış gibiydi. Evden çıktığımda saat epey geçti. Kendime gelmem ve biraz toparlanmam biraz uzun sürdü. Dışarı çıkıp dolmuş durağına doğru ilerlerken aniden yan tarafımdan gelen korna sesi ile olduğum yerde zıpladım. Şaşkınlıkla yan tarafıma döndüm. Mustafa Kemal? Onun burada ne işi vardı? “Mustafa Kemal Bey?” dedim şaşkınlık içerisinde. “sana çıktığın zaman aramanı söylemiştim. Neden aramadın?” dudağımı sertçe ısırdım bunu beklemediğim içi