OYUN

Sonsuza kadar BİZ

Han

Yaman'nıda arayıp haberdar ettikten sonra Sami daha önce anlaşma sağladığımız ,yapımına başlanılan inşaatla ilgili sorun olduğunu o " ben bununla ilgilenirken sen kızlara ve ablaya haber ver" diyip çıktı,önce Rüya'yı aradım.

Alo güzelim nasılsın?

- Sence nasıl olabilirim Han,saatlerdir sizden haber bekliyoruz neden aramıyorsunuz bizi?

Rüya sitemde bulunurken haklıydı ama fırsat bulupta arayamamıştım hem sinirim geçmeden arasam istemedende olsa onu kırmaktan korkmuştum. Bir yandan dolap,çekmece sesleri geliyordu bir yandanda nefes nefese kalmış koşuşturuyordu

-yavrum biz inan şimdi fırsat bulabildik, haberi aldığına göre hazırlıklara başlarsınız artık, ben daha ablama bile haber vermedim ki güzelim

- Han şuan Esra ve annemle alışverişe çıkıcaz malum son anda haberimiz olduğu için hazırlıklı değiliz.

kahretsin ne demek dışarı çıkıcam tabikide bu üç kadını o piskopattan ötürü tek başlarına göndermicektim,o it tehtitle kızını yeğenime sakla demiş Mehdi beye ve bu işin peşini de kolay kolay bırakmıcaktı. Helede benim zaafım olduğunu ve benim istediğimi bilirse kopsun kıyamet, ondan her türlü adiliĝi beklerdim. Çok değil yakın zamanda akrebin kuyruğuna basmıştım, en yakın zamanda başınıda ezicem

- Kadir ve bikaç adam göndericem onlar gelmeden evden adım atmıyorsunuz tamammı Rüya duydunmu beni

Başta kabul etmek istemedi bozuldu sonradan beni ikna edemiceğini anlayıp pes etti. "şimdilik dediğin gibi olsun ama bunu konuşucaz tamammı" dediğinde güldüm. Konuşalım bakalım, bakalım beni durdurup ikna edebilecekmisin,şimdiden korumalarını ayarladım bile.. Telefonu kapattıktan sonra Kadir'i aradım ona Mehdi beyin evine gitmesini ve üç kadınıda korumasını kıllarına zarar gelirse, kafana benden önce sık diyip kapattım.Anasını satayım tam telekızlara benzedim,sürekli birilerini arayıp duruyordum. Şimdide ablamı aramak zorundaydım, offf yeter amına koyım sıkıldım.Şimdide gelde Handan hanıma iğnesinden ipliğine kadar dökül anlat herşeyi ,oyalanmanın gereği yoktu hemen aradım ablamı

- Alo sultanım sözümü bölmeden dinle beni çünkü çok işim var hızlıca anlatıp kapatıcam dedim.

- ayyy tamam anlat hadi ne oldu?

Bilerek böyle demiştim ablama tüm detayları anlatmıyım diye

- abla eniştemlere haber ver yarın Sami ile bana kız istemeye gidiyoruz. Hem isteme hem nişan. Babası kızı vermeye niyetlendi ve yarın akşama onlara yemeğe gidicez, Sami'nin sevdiği kızın aileside orda olucak enişteme söyle iki kızıda o ile sen isteyeceksiniz tamammı

Sözüm bittiği anda ablamın çığlığı kulağımı sağır etti. Ben detay filan soracak diye beklerken unuttuğum daha doğrusu bilmediğim şeyleri söyledi. Kuyumcuya gidip yüzük bakın siz ve her iki kızada nişanda takmamız için set alın gerisini ben haledicem. Çiçek, çikolata ve bikaç tepsi tatlı siparişi vereceğini söyleyip kapattı.Haklıydı madem nişan vardı ozaman yüzük ve takı almak gerekirdi.Hemen Sami'yi aradım az işi olduğunu işi bitince clube gelip ordan kızların yanına gideriz dedi. Bende kuyumcumu aradım biz gelene kadar dükkanı açık tutmasını söyledim.

Iki saat sonra Sami geldi Kadir'i aradım kızlar hala mağazadaymış ve herşeyin yolunda olduğunu söyleyip konum bilgisini attı telefonuma.Hemen çıktık biz gittiğimizde kızlarda herşeyini halletmişti. Habersiz gittiğimizden onlara süpriz oldu. Reyyan hanım işleri olduğu için eve gitmek istedi. Adamlarından biriyle birlikte onu evine gönderip kızları benim arabaya aldık. Ne aldıklarını sorduysakta bize söylemediler , arka koltukta kikirdeyip durdular."Nereye gidiyoruz "diye sordular. Sami'ye kaşlarımı kaldırıp söyleme diye hareket yapıp " Madem siz söylemiyorsunuz bizde söylemeyiz "diyip susturdum ikisinide. Ben yorulduğum için Sami cevaplandırdı kızların tüm sorularını, bir iğne deliğini sormadıkları kaldı. Ulan iş tamam daha ne detayı "tamam haloldu babalarınız sizi bize verdi" demek yetmiyormu. Öğrenip napıcaksınız amına koyım. Rüya'nın sustuğu yerde Esra soruyor, Esra'nın sorusu cevaplanınca Rüya aklına yeni gelen başka bir soru soruyordu. Neyseki Sami gevşeğide güle güle bir bir anlatıp cevaplandırıyordu. Ben sadece dikiz aynasından Rüya'yı izliyor tepkilerinin komikligine gülüyordum. Ya ağzı açık dinliyordu, ya iki kaşını kaldırıp gözlerini kocaman açıyordu, ya güzel ağzını eliyle kapatıp kikirdiyordu. Bu görüşmeyle aslında üçüncü kez bir araya geliyorduk ama kızlar artık yanımızda çok rahat davranıyorlardı, buda bizi kabullendiklerini alıştıklarını gösteriyordu. Benim gözlemleyerek cevabını aldığım detaylar onların sordukları detaylardan farklıydı. Saat akşam sekiz olmuştu geldiğimizde, Esra'nın babası ve abisi aramıştı arabadayken, Esra'da onlara yüzük bakmaya gittiğimizi eve bizim bırakıcağımızı anlatmıs ve kapatmıştı telefonu. Iki kızdada farkettiğim şey ikiside Esra'nın abisi Yavuz'dan korkuyordu. Rüya "hiii abi arıyor aç bekletme" demesiyle dikkat kesilmistim. Reyyan hanımda bu iki kızı bu abiyle tehtit ediyordu, yarın tanıyacaz bakalım kimmiş bu Yavuz abi ..

Kuyumcunun önüne gelince parkedip indik, Rüya koluma girdi hemen Sami'de Esra'nın elinden tuttu. " yüzük olmadan nişan olmaz dimi " dedi Sami kızlar gülümsedi ve içeri geçtik. Mağaza sahibi Ramazan bey beni beklemişti ,el sıkıştık sonrada kızlar yüzük modellerine baktı.

- Tebrik ederim beyler valla sizden umutlu değildim diyince

- bende umudu kesmiştim zaten ikimizdende ama gel görki bugün burda yüzük bakıyoruz

"hayırlı uğurlu olsun" deyip kızlara seçenekler sunmak için bikaç rafını önlerine koydu. Rüya'm bi yüzüğü beğenmiş diğer erkekıćin olan tekinide bana uzattı denemem için

- beğendinmi dedim

- evet zarif sevdim bunu ya sen?

benimde hoşuma gitmişti orta kısmı bombe şeklindeydi ikimizinde parmağında güzel duruyordu. Esra ise bikaç model ayırıp aralarından seçmeye çalışıyordu. Oda Sami ile beraber hoşlarına giden yüzüğü seçip parmak ölçülerimize göre siparişini verdik. O sıra Rüya beni çok şaşırttan bişey söyledi

- Ricaetsem benim yüzümün iç kısmına BİZ yanınada sonsuzluk işareti yazarmısınız dedi. Ramazan gülüp "tabiki yenge nasıl arzu edersen" dedi. elinden tutup az ileri götürdüm neden biz yazdırmak istediğini sordum. Yüzüme tatlı tatlı bakıl gjlümsedi,

- kafedeyken benden bişey istemiştin dedin yaa bizden vazgeçsende çoçuğumuzdan vazgeçme diye, bende ben bizden asla vazgeçmicem demiştim sana.. Rabbim Bizi hiç ayırmasın Han sonsuza kadar

Bu sözle söyleyeceklerim boğazımda yumru oldu. Ben ne sevap işledim, hangi yetimi güldürdüm, kimi dardan kurtarıp hayır duasını aldım bilmiyorum ama bu benim Rüya'm dı...

Ramazan'a benimkinide öyle yapmasını ikimizinkininde aynı olmasını istediğimi söyledim. Bu isteğimle Rüya gözleri dolu dolu bakıp güldü kulağıma yaklaşıp fısıldadı "Teşekkür ederim AŞKIM" ve yanağıma kuş tüyü gibi bir öpücük kondurdu narin keleğim.Allah'ım yerimde duramaz oldum ilkkez bana Aşkım dedi,yetmedi öptü oda yetmedi sonsuza kadar biz dedi. Küsüceğini bilmesem bunca adamı sikime takmam tutar kolundan götürürdüm, farkındasınız değilmi omzuma atarım demedim o hata bikere olur. Aslanın dişiside aslan olur yürek ister arkadaş o hatayı yinelemek

- ooo Romeo ve Juliet'miz hadi diğerlerinide haledip çıkalım acıktım ben arkadaş

- Ben şimdi yemek isterim Sami kardeşim ne sipariş vereyim,hanımlar ne ister Ramazan'nın lafı bittiği an Sami bombasını patlattı

- Ramazan benle hatunum dürümede talip oluruzda sence Romeo, Jüliettine dürüm yedirirmi hemde burda ayak üstü demesi üzerine hepimiz güldük.

- doğru diyorsun Sami kardeşim burda mum ışığımız yok.

Sami gevşeği Ramazan'nıda kendine benzetmeden kızlara tek taşlarını, ve setlerinide seçmesi için çıkarttı tüm rafları. Rüya'ma zümrüt bir gerdalık beğendim "bu olsun" dedim başını aşaĝı yukarı indirdi gülümseyerek. Esra'da pırlanta bir set beğendi. Tek taşlarınıda seçtikten sonra hepsini yarın sabah yalıya getireceğini söyledi Ramazan ve çıktık. Arabaya tam binecekken Rüya kolumu sıkıp " Han bişey dicem ama gülmek yok tamammı" demesi üzerine " söyle yavrum, buarada aşkım desene bidaha " utanınca göz kırptım. Kulağıma yaklaşıp " aşkım dürüm yesek olurmu " hiç kusura bakmasın patlattım kahkamı kolumu boynuna dolayıp başını gögsüme çekip öptüm bikaç kez başını

- yaaa demesi üzerine

- ne dedi Allah'ına söyle Han dedi piç Sami

- sen dürüm diyince benimkinin canı dürüm istemiş, Esra geç kardeşim sen öne ben kadınımla arkada oturucam

- kimin kardeşi helal kız sana sizi süper biyere götürücem

Diyip şoför koltuğuna geçti Sami, Esra'da eli ağzında gülüşünü saklıyordu dişi aslanımdan oda öne oturunca,bende kapıyı açtım Rüya'm oturup az öteye yanaştı bende oturup kapıyı kapattım. Rüya'mın belinden tuttup kendime çekip bir kolumu omzuna atıp, diğer elimlede elini tuttum. Sami'ninde bir eli direksiyonda diğer eliylede Esra'nın elini tutup dirsekliğe getirdi. Bu yaştan sonra kadınlarımızı bulmuşuz, dört elle sarılırız tabi böyle ..

Rüya'mın kulağına kısık sesle konuştum

- Biz derken sadece ikimizimi kastettin diyip sol yanağını öptüm.

- hayır diye mırıldandı

- kimleride kattın diyince başını omzuma gömüp utanarak güldü

- biliyorsun

- senden duymak istiyorum hatun

- sen ve çocuklarımızı bi durdu sonra devam etti biliyorsun ben tek sayıları sevmem

Gelde tut şimdi beni , Allah'ım gürbüzüm zaten hareket halindeydi şimdi nefessiz kaldım, büyüdükçe yerim daraldı sal ulan beni der gibi çadırdan çıkmaya çalışıyordu.Omzundaki elimi sırtından aşağı kaydırıp tam karnın üstüne koydum. Gömleğinin ipekten oluşu hoşuma gitti yumuşacıktı

- Eğer bende Han isem karnına bastırdım avucumu burayı hersene doldurucam hatun.

Başını iyice omzuma gömüp hiçbir şey demedi. Çok utandıĝını biliyordum ama hakikati bilsin. Gürbüzü ozaman zaptedemiceğimi ben biliyordum oda bir zahmet bilsin artık. Elimi karnından çekip yavaşca ipek gömleğinin uzerinden yukarı koltuk altına doğru hareket ettirip parmak uçlarımla gögsüne değdirmemle vucudü ve hareketleriyle bana karşılık verdi. Nefesini tuttu, başını boynuma gömdü ve bacaklarını bastırdı birbirine... "Rüyaa " kulağına iyice yaklaşıp kulak memesini ağzıma alıp biraz emip hafifçe ısırmamla elini bacağıma koyup sağ bacağımı sıktı.

Mutlu anlarımın katili it oğlu it Sami...

- Geldik diyip dikiz aynasından otuz iki dişini göstermezmi. Esra hemen inince Rüya'da benden kaçar gibi sağ kapıyı açıp çıktı.

- oruspu çocuĝu dememle kahkaha atıp

- önünü ilikle ejderhanı sakla, kardeşimi korkutma piç dedi

Arabadan indi bende önümü düzeltip, sanki saklanılacak bişeydide uğraştım durdum bende. Ben ona gürbüz demeyi seviyordum, Sami benimkine ejderha, kendinkinede dragon derdi. şimdi anladınızmı bu itin oyundaki adınının anlamını.Önümü ilikleyip çıktım bende çıkınca oruspu çocuğu kahkaha attı ceketime bakıp eliyle düzeltmeye çalışında ittim. Kızlar ne olduğunu tabiki anlamadıkları için meraklı avukat sazan gibi atladı neden güldüğünü sordu o sordukca piç karnını tuta tuta güldü

- dürümcüye böyle önünü ilikleyip gelince Romeo , ona güldüm! ama sıkı durun cevap tam goldü

- keşke sende biraz efendi olsanda sende iliklesen önünü

Bukez ben patlattım kahkahı al sana mahremiyet piç Sami.Esra Rüya'nın koluna girip " gel balım biz geçelim" diyerek önden gidince Sami'de arkasından söylendi

- benim dragonu o ceket saklarmı, dragonuyla tanışsa küçük dilini yutucak haberi yok hatunumun