Kaybetme

1537 Words
Esra Rüya’yı alıp Kilyos’ta ikisinin hep gittiği sahildeki sakin sessiz yere götürmüştü. Rüya öyle çok ağlamıştı ki arabada uyuyakaldı. Esra Han’ın sözlerini düşünüp durdu. Annesi altı yaşında o ve ablasını terk etmiş oda Rüya onu terk etmesin diye bildiği tek yolla aşkını göstermeye çalışmış. O kadınları tek gecelik bilen bir adamdı. Sevgili olmayı bilmeyen biriydi, hiç sevgilisi , kız arkadaşları olmadan büyüyen iki koca adamdı. Han için üzülmüştü aslında yaptıklarına ilk başta çok kızdı hatta delirdi ama şimdi sakin kafayla düşününce iki koca adama da acımıştı. Bilhassa Sami ben ne yaptım demesi komiğine gitti şimdi düşününce gülüyordu. Bu adamları ehlileştireceklerdi. Ama önce Rüya’nın toparlanması gerek. O zamana kadar o iki salak cezalı dedi içinden, güldü bu düşüncesine. Esra’da Sami’ den çok etkilenmiş bilhassa onu eski müvekkilden koruduğu an çarpılmıştı güçlü duruşuna, sahiplenici tavırlarını çok beğenmişti abisin hal hareketleri gibiydi ama her erkek gibi oda hataları olan ehlileşmeyi bekleyen minik bir kurt yavrusuydu. Kilyo’sa giderken Rüya uyandı ve gördüğü yeri sevdiğinden rahatladı. Iki kızda Han’nın adamları tarafından takip edildiklerini bilmeden kayalıklara oturdular.Naim beyin mekanıydı burası ,Rüya Esra’ya bakıp, - Esra kahve alsana Naim babadan bize Naim bey Rüya’yı tanıdığında dördüne yeni giriyordu. Ailesini hep bu küçük ıssız sevimli yere getirirdi Mehdi bey. Naim’le de yıllar boyunca süren bir dostluk kurdular, Rüya Naim beyin kızı gibiydi her şeyini bilirdi çok severdi bu masum kızı - Naim baba merhaba biz geldik. - Esra kızım hoş geldin nerede benim prensesim o niye gelmedi - Kayalıklardayız bize iki filtre kahve yaptırır mısın, sonra senin yanına uğrarız demesiyle Yaşlı adam bir sorun olduğunu anlar. Rüya ona sarılıp öpmeden kayalıklara gitmezdi ki , kesin bişey olmuştu. - Tamam git sen ben göndereceğim kahveleri Naim bey olayı bilmeden Mehdi beyi aramak istemedi. Uzaktan bakar kızına , sırtı dönük başı eğik şekilde oturuyor kayalıkta, arkası dönük olsa da üzerindeki elbise oldukça şık bir elbiseydi ve öyle bir elbiseyle kayalığa oturacak kadar kötü ne yaşamış olabilirdi bu masum kız. Kendine de bir kahve isteyip dertleşecekti kızı gibi gördüğü bu iki kızla. Esra’yı da Rüya sayesinde tanımıştı. Hala kulaklarında o sözü - Baba bizim apartmana bir kız taşındı adı Esra, bana arkadaş olalım mı dedi İlk arkadaşını öyle anlatmıştı birkaç dişi dökülmüş ,sevimli tatlı kız çocuğu baba gördüğü adama arkadaşını tarif ederken ki hali, nede çabuk geçti zaman, şimdi olgun bir genç kadındı , kayalıkta sırtı dönük oturan kız. Kahveler hazır olunca garson çocuğa dışarı bir masa at üçte sandalye koy diye talimat verip, kızlara seslenip eliyle gel işareti yaptı. Adamları Han’nı aradı ama Han o sinirle telefonunu fırlatıp parçalara ayırmıştı. Clupte olan Kadir’i arayıp -abiye ver telefonu Deyince Kadir korkarak kapıyı çaldı ve içeri girdi. Ortalık savaş alanı gibiydi, zaten sesleri duymuştu oyüzden korkuyordu içeri girmeye -siktir git Kadir Diye bağırdı elinde viski şişesiyle oturan adam. -abi çocuklar senle konuşmak istiyor Uzattı telefonu Kadir , kulağına koyunca Han adamı - Abi Esra hanımla Rüya hanım Kilyos’ta ıssız bir mekana geldiler. Atmış yaşlarında bir adamla masada kahve içiyorlar haber verelim dedik Han başta babası olduğunu düşündü, sonrada aklına geleni söyledi -resim çekip atın bu telefona Adamlar kareyi zoomlayıp birkaç resim çekip gönderdi. Han adamına “bir dakika “ deyip resme baktı. Bu Mehdi bey değildi. Rüya başını 60-65 yaşlarında bir adamın omzuna koymuş oldukça üzgündü, Esra da Rüya’nın elini tutmuş hep beraber eski bir masada oturuyorlardı önlerinde de kahveleri - Kim lan o adam - Abi bilmiyoruz ama Rüya hanım ağlayarak sarıldı adama oda onu teselli ediyor, sanırım bir yakınları babası yaşlarında . - Bu yerin konumunu at Deyip kapattı telefonu, konum geldi ama yüzü yoktu karşısına çıkmaya. Hem Ne diyecekti ki, - Offf ulan offf adi herifin tekiyim ben Kendine sövüp sövüp duruyordu, viskisinden bir yudum daha aldı. Sami’de kendisini otelde atmış odada volta atıyordu. Esra onu terk etmiş ikiside bu adamları istemiyordu. Gözlerini kapattığı an Esra’nın gülüşü aklına geliyordu. Yok ben kendimi kaptırmayacağım. Esra’nın bir suçu olmadığı halde onu bırakmasını kabullenmek istemedi. Demek ki benden etkilenmedi , beni istemeyeni bende istemem. Hemen telefonundan eski takıldığı esmer siyah saçlı Buket’i aradı ve otelin adını verip -gel dedi. Ulan bir sana mı yükseldik sanıyorsun ortalık kadın dolu istediğimi altıma alırım, üstelik ne nazları var ne küsmeleri seninle mi uğraşacağım. Yarım saat sonra Buket gelince kapıyı açtı. Ah ulan Esra bu sen olsaydın çiçek kokunu getirseydin bana çok mu şey istiyorum lan. Karım ol dedim. Kötümü ettim hak etmiyorsunuz lan hakkettiğiniz bu diye içinden geçirip Buket’i tutup yatağa fırlattı. Buket şuh bir kahkaha ile - Çok mu azdın merak etme ben seni rahatlatırım Gözleriyle kasıklarına baktı. Hep olan çadır şimdi yoktu, bu moralini bozsada belli etmemeye çalıştı kadın. - Önce seni hazırlayalım aslanım deyip Sami’nin önünde eğildi ve elini penisinin üzerinde gezdirdi. Kemerini çözüp fermuarını indirdi. Sami kadını görmek istemediği için gözlerini yumdu. Onun görmek istediği tek kişi Esra’ydı. Pantolonunu ve boxerını indirince ağzına alıp emdi. Sami Esra’yı hayal etti ve o şekilde ereksiyon oldu başka türlü sertleşmeyeceğini biliyordu. Sertleşen erkekliğini tutup sıvazladı. -dön arkanı Kadının yüzüne bakmadan, elbisesini kaldırıp, Buket’i yüz üstü yatağa yatırıp dizleri yerde domaltıp arkadan girdi içine. - Ohhh Esra’m Diye inledi Sami siyah saçları görünce girip girip çıktı. Kadının memelerini avuçlayıp sıktı sert bir şekilde ,kadını becerirken bir tek Esra vardı aklında. Buket dönmek istedi izin vermedi. Yüzünü görmemeliydi siyah saçları yeterdi. Birkaç kez daha girip çıkınca kadının sırtına boşaldı. - Kim bu Esra dedi buket -sanane lan kahpe Deyip cebinden çıkarttığı paraları yüzüne atıp -defol git dedi. Buket yere düşen paraları alıp, üzerini de toparlayıp çıktı odadan. Ah ulan Esra geçmeyen siniriyle kendini yatağa attı.Rahatlıyacağını düşünmüştü ama aksine dahada sinirliydi Naim bey her iki kızın masada dertlerini dinlemek istemiş ama bu derdin aşk olduğunu anlayıp irdelememişti. Kızları utandırmak istemedi. Sadece eski anılardan bahsettiler. Naim bey aslında çok varlıklı bir adamdır, trafik kazasında hamile eşini ve iki kızını kaybetmiş. Kendini eşinin de çok sevdiği bu kayalığa gömmüş ,ufak kimselerin gelip gitmediği bir mekan açmıştı. Mehdi beyle dost olmuşlar hafta da bir iki kez iki arkadaş burada bir araya gelip sohbet edip dertleşiyorlardı. Bu iki kızıda kendi kızları gibi görmüş ve babacan bir tavırla yaklaşmıştı hep. Rüya on üç yaşında doktoru tarafından taciz edildiğinde Mehdi beyle beraber adamı, bu kayalıkların dibine gömmüşler ve bu iki dostun sırrı olmuştu. Reyyan hanım saatte bakıp Rüya’yı aradı - Rüya neredesiniz kızım - Naim babanın yanındayız anne - Yaa öylemi tamam yavrum selam söyle Naim abiye - Naim babamın da selamı var geç kalmayız anne görüşürüz. Naim beyle ettikleri sohbet iki kıza da iyi gelmiş biraz rahatlamışlardı. Saat geç olmadan kızlar eve geçmiş annesi Reyyan hanımda kızları sıkıştırır, onlar arabadayken ne diyeceklerini bulmuşlardı. Sami kısa boylu,kel ve çirkin, Han ise kaba saba, görgüsüz bir adamdı diceklerdi. Reyyan hanım iki kızında evlilik yaşı geldiği için evlensin istiyordu ama madem adamları beğenmemişlerdi ozaman yapacak çokta bişey yoktu. Ama yine de mutluydu Rüya ilk kez bir adamla buluşmayı kabul etmişti. Belki bundan sonra gelen teklifleri ret etmez tanıma şansı verirdi. Naim beyin mekanında yemek yedikleri için, babasını öpüp odalarına geçti her iki kızda. Rüya hala Han’ın öpücüğü sanki dudaklarında mühür gibi hissediyordu ve poposuna vurduğu anı düşündü pikenin altına saklandı. Onu rahatsız eden öpmesi, dokunması değildi aksine çok etkilenmişti, onu rahatsız eden başka adamların yanında ona bunu yapması. O Malatyalı bir adamın kızıydı onlar için bu durumlar çok yanlıştı. Madem mahremiydi nasıl başka bir adamın yanında beni öper diye içinden geçirdi. Onu hafif görmüştü, o adamlar ona gülmüştü omzundayken. Onu onca adama karşı basit bayağı bir kadın gibi göstermişti. On üç yasındayken gittiği doktor muayenesinde doktor babasına hasta ile yalnız kalmak istiyorum demişti. Rüya sedyede otururken sırtını açmış, doktor sırtını dinlerken onu kucağına doğru çekip oturtturmuş ve yeni yeni oluşan göğüslerine dokunmuş sıkmıştı. Rüya ağlayınca öpmeye kalkmış gitmesine izin vermeyince Rüya’da bağırmıştı o esnada babası dinlenme alanında dergilere bakıyordu kızının sesini duyar duymaz koşup içeri girip doktoru dövmüş ve doktor mesleğinden men edilmişti. Rüya, annesi, Esra öyle biliyordu ama Naim beyle konuşan Mehdi bey durumu anlatınca Naim bey göstermediği gücünü kullanıp onu Kilyos’a getirtmiş ve adamı döve döve öldürüp kayalık dibine gömdürmüşlerdi. Esra Rüya’nın taciz psikolojisinin yeniden tetiklendiğini düşünmüş korkusundan tek bir soru soramıyordu. Halbuki Rüya’yı etkileyen şey onu hafif görmesiydi. Rüya Han’a aşık olmuştu. Hatta ona üzülmuştü yaşadıkları zor şeylerdi. Annesi ve babası tarafından sevilmeyen bir çocuktu ama onu basit bir kadın olarak görmesini kendine yediremedi. Telefonundan Han’ı silip engelledi ve bir daha asla o oyuna girmemeye yemin etti. Günler geçip gitti bu bir haftada Rüya odasından hiç çıkmadı. Ne işe gitti, ne dışarı çıktı, nede oyuna girdi. Telefonunu da kapalı tuttu. Annesi Reyyan hanım sürekli Esra’ya sorular sormak için arıyor ama Esra’da kaçamak cevaplar veriyordu. Adliyedeyim Reyyan teyze, dışardayım Reyyan teyze, müvekkilim var yanımda Reyyan teyze deyip deyip geçiştiriyordu. Esra da Sami’nin onu aramasını bekliyordu ve o aramadıkça aramayacaktı onu. Demek ki dediği gibi aşık olmamıştı ona , gönül eğlemişti Sami , onun için değerli olsaydı gelirdi arardı ama umduğu gibi olmadı. Reyyan hanım biliyordu ne varsa o buluşmadan sonra oldu bu iki kız ondan bişeyler saklıyor. Rüya’nın bir iki gece Han diye ağlayarak uyanmasına şahit olmuştu ve bu normal değildi. Hayır kızı aşık olmuştu hatta Esra da. Hanın daha önce gönderdiği kartta telefon numarası vardı. Evin her yerini didik didik aradı o ve Stasya en son Rüya bahçede civcivlerinin yanına gitmişken odasına girip komidin de kartı buldu. Hemen kartı alıp odasına gitti numarayı aradı. - Merhaba Han beylemi görüşüyorum
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD