Mehir

920 Words
Avuçlarım arasında titriyor ve ağlıyordu onu teselli ediceğimi sanıyorsa yanılıyordu, yaptığı şey kabullenebileceğim bir durum değilken ona olan aşkım beni ona karşı hasaslaştırdığı hissettirmicek,ona karşı olan yumuşak yüzüme güvenerek böyle işlere kalkışmaması gerektiğini bilicekti.Boynuna bir öpücük kondurup çıktım odasından. Umarım nekadar ciddi olduğumun farkına varmıştır. Aşağı indiğimde salonda kimse yoktu,sesler mutfaktan gelince oraya doğru ilerledim. Reyyan hanım tezgahta bişeyler hazırlıyordu, Stasya'da sofrayı hazırlıyordu. Mehdi baba ve Sami'yi bahçede görünce yanlarına gittim. - Han hoca iki saatte burda olucak -tamam baba Sami puştu hiçmi birşeyden etkilenmiyordu,gevşek gevşek gülüyordu halime, benim halime güleceğine Esra'ya ne açıklama yapıcak ,kız abisini ohalde görünce ne dicek bunu niye düşünmüyor salak, aman siktir et o düşünmüyorsa benmi düşünücem. Mehdi baba ile işleri hakkında konuşmaya başladığımızda bugün yaşanılan tüm yanlışları halı altına süpürmek sanırım kolayımıza geldi. -Mehdi abi buyrun kahvaltı hazır Stasya'nın sesiyle bizi buyur edip hep beraber mutfağa geçtik mutfağa girdiğimizde Reyyan hanım mutfakta yoktu,muhtemellen kızının yanındaydı.Mehdi babada ben gibi etrafa bakınıp oturduktan sonra ,çayları dolduran çalışanına - Reyyan hanımla Rüya'ya söyle insinler kahvaltıya Kadın tabi diyip çıktı. Biraz zaman geçince hep beraber geldiler.Rüya gözleri kızarmış, kimseye bişey demeden annesiyle yan yana geçip oturdu. Ikiside cezalı gibiydi,Rüya bana , Reyyan hanımda kocasına tripliydi. Anne kızı o halde görünce gülesim geldiysede tuttum kendimi, Sami puştu Rüya'yı kızdırmaya çalıştı bir ara , önündeki tuzlu uzatırmısın kardeşim,ekmek uzatırmısın kardeşim Rüya ilkkinde tepki vermeyip tuzu uzattı donuk bir yüzle, ekmeği uzatırken tek kaşı yukardaydı şüpheledi Sami'nin sırıtmasından,şüpheci hali bile öyle seksiydiki Mehdi babadan dolayı başımı eğdim ama Sami'nin onu yumuşatmaya çalıştığını bildiğimden güldüm. Bıraktım oda oyununu oynasın madem herkes bir oyun peşinde, enazından Sami'ninki masum bir oyundu , hızla çayını içip bukez bardağını uzatınca - kardeşim çayımı doldururmusun Bu kez Sami değil hepimiz gülümsedik Rüya hariç - Stasya Sami beyin çayını tazele lütfen, hepinize afiyet olsun Nazına canımı verdiğim, biz üç erkeğede tribini yapıp kalktı sofradan. Elinden bu geliyordu bitek oda bugün bunu silaha dönüştüp baba,abi, koca demeden bir bir üzerimize sıkıcaktı. Rüya kalkıp gittiğinde babası bunun için bizi bilgilendirdi sağolsun,oyüzden alınmaca,darılmaca yok nede olsa evin biricik kızı o diyip bıyık altından gülmeyide ihmal etmeden. Kahvelerimizi bahçede içtik,yine iş hakkında konuşmaya başladık biara Reyyan hanımda gelip yanımıza oturdu.Sohpetimize biraz dahil olunca Mehdi baba ona biz evlenene kadar işe gitmemelerini , eğer kocası isterse Rüya'nın öyle işe gidip gelebileceğini söylemesiyle Reyyan hanım yüzüme baktı. - Bir müddet çalışmasını istemiyorum ama bunu Rüya ile konuşup öyle kararlaştırıcaz - anladım oğlum Ne anladı bilmiyorum ama ben o galeciriyi ordan def etmeden ve Bedri'nin canını almadan kadınımı oraya göndermicem,bunuda kocası yanımızda yokken söylicektim. Kapıya bir adam gelmiş ve Kadir adamı kapıda bekletip yanımıza koştu - Ahmet bey adında biri geldi hocaymış dedi - Reyyan Rüya hazırsa aşağı inin,git kızınla ilgilen Reyyan hanımla birlikte bizde kalkıp, Ahmet beyi karşılayıp hep beraber salona geçip Rüya'nın inmesini bekledik. Rüya krem renginde uzun bir elbise ve başındada önleri dantelli bir şalla aşağı indiğinde hayranlıkla ona baktım. Ne kadar da ağlamış gözleri kızarıp,şişmişte olsa güzelliğine hiçbirsey gölge düşüremiyordu. Annesiyle birlikte merdivenlerden aşağı inip yanımıza geldi. Reyyan hanım mevlut okuttuğu için hep evinde , Rüya mevlütlere giydiği nikaha en uygun elbisesini giyip öyle gelmiş olması içimi rahatlattı.Kavga esnasinda bitti demişti, oyüzden anlık bir sinirle herşeyi yakıp yıkacağının sinyalini vermiş ve artık bunu bildiğim için ona talak hakkını vermicek,istesede kabul etmicektim. Babası başıyla ikili koltuğu gösterdiğinde oraya geçip oturdu,bende yanına geçip oturdum.Nikah şahidimiz Sami ile Kadir olmuştu. Hocada karşımıza geçip oturduğunda önden duasını okuyup,önce Rüya'ya sonrada bana anne baba isimlerimizi sorup kağıda yazdı, sonra nikah şahitlerinin adını yazıp -kızım mehir olarak ne istersin dediğinde Sami piçi dururmu hazır fırsat ağına gelmiş - kardeşim işi ucuza getirme,canına oku demesiyle hoca dahil herkes bıyık altından güldü, - merak etme ağa babasına yakışır birşey isterim diyip önce babasına sitemini yaptı sonrada benim canıma okumak için derin bir nefes alıp "ağırlığımca altın istiyorum" Öyle tatlı söylemiştiki o pembeleşmiş burnuna bakıp güldüm.Hoca'nın halinemi gülsem,Rüya'nın kabul etmiyeceğimi sanmasınamı... Dahada bekletmeden , - hocam kağıda benim kilom ağırlığınca yaz 115 kilo altın ve Sultan Ahmet'teki üzerimde tapu hakkı olan dükkanıda yaz dediğimde Mehdi beyin yüzüne baktım.O dükkanı o vermişti bana ve bugünde kendi payım olan yarı hissesini kızına veriyordum. Göğsünü kabarttıp gözlerini açıp kapattı. Gurur duyduğunu anladım , Rüya gülüşünü saklayıp bişey demedi.Hocada kağıda elleri titreyerek yazdı. Madem benim altımda olacaktı ozaman benim ağırlığım kadar altınıda hakediyordu. - Mehdi Hanzade kızı Rüya Hanzade 115 kilo altın ve bir dükkan mehir karşılığında Çetin Saygın oğlu Han Saygın'ı eş olarak kabul ettinmi -ettim üçkez sorulup aynı cevabı aldıktan sonra ,banada sordu bende Rüya'm gibi bekletmeden üçkez aldınmı demesine aldım diyip nikahımızı kıyıp,duamızı okudu. Herkes hayırlı uğurlu olsun dediğinde Mehdi baba kızına elini uzattı.Gözleri dolu dolu baktı babasına uzattığı eli tutup öptü ,babasıda anlını öpüp - Allah utandırtmasın Bugün için en anlamlı sözdü ve herkes üzerine nasibi kadar alıp amin diyip sustu. Sonrada annesine sarıldı dahada kendini tutamayıp ağlayarak, bende uzattığı eli öptüm Mehdi babanın oda sarılıp hayırlı olsun dedi. Annesinin elini öpüceğim vakit gözyaşlarını silip elini çekti - özürdilerim oğlum Diyerek sarıldı, o hatasını biliyordu ve birdaha böyle birşeye kalkışmaması konusunda her nekadar eşide konuşsa,bende uygun bir zamanda konuşacaktım. - üzülmeyin lütfen konuşarak çözüceğimize inanıyorum Kendiside bana hak vermiş olmalıki sözüme karşılık gülümsedi.Rüya tam kaçacaktıki Sami kolundan tutup başını göğsüne yasladı -gel kız buraya valla küsmen umrumda değil ben 20 yıldır bu anı bekliyordum. Rüya Sami'nin göğsünde kıkırdayarak gülüp parmak uçlarında yükselip kulağına birşey fısıldadığında Sami kahkayı patlattı.Bukadar sarılma yeter diyip bu kez kolundan ben tutup kendime çevirdim.Güzel kadınımın anlını öpüp başını göğsüme bastırdım oda ellerini belimde tuttu.Artık benimdi kimsede kusura bakmasın onu sardım diye,çenemi başına koyup fısıldadım. -Rüya'm kadınım
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD