SİMYA’DAN… Simya titriyordu. Az önce olan şey bedeninde milyonlarca sinir ucunu uyarmıştı. Önünde diz çökmüş Toprak yavaş hareketlerle kalktı. Simya yüzüne bakmaya utanıyordu. Gözlerini önüne düşürmüş bir yandan da dudağını ısırıyordu. Hareketinin farkında bile değildi. Oysa Toprak o kadar çok etkilenmişti ki. Masumiyetinden. Kendisinden utanmasından. Çenesinden baş ve işaret parmağı ile tutup yüzüne bakmaya zorladı. “Bana bak. Bak bana.” O kalın kirpiklerin arasından lila renkli gözler utana sıkıla yukarı kalktı ve Toprağın bakışlarında sabitlendi. Bir yandan dudağını mahcup bir hareketle ısırmaya devam etti. Olanca çocuk merakıyla bakmaya devam ediyordu. Toprak dayanamadı yanağından öptü. Simya öpüşü hissetmek ister gibi gözlerini kapattı. “Utanma artık benden”. Yüzü yeniden düştü.