Hayat, öyle bir anda vuruyordu ki kırbacını sırtımıza acıdan bağırmak bile lük olur hale geliyordu. Öyle beklenmedik yapıyordu ki bunu ne şaşırmaya, ne ağlamaya ne de haykırmaya fırsat bulabiliyordum. Şimdi de hayat bana aşkı tattırmak için önüme bir fırsat çıkarmıştı ancak en büyük kırbacı bu kişinin benim hayati değerlerimin çok ama çok farklı olmasıydı. Yaman ve ben birbirimize çok uzaktık ama lanet olsun ki çok da yakın gibiydik. Dün gece yaşanılan anlardan sonra açıkçası onunla kalmaya cesaretim olmadığı için odama geçmeyi tercih etmiştim. Şimdi ise gözlerime nüfus eden güneş ışınları nedeniyle kaşlarım çatıldı. Anlaşılan kalkma vaktim gelmişti. Yavaş yavaş gözlerimi araladığımda başta ne olduğunu kavrayamadım ve gözlerimi kırpıştırdım ama kesinlikle karşımda yan yatmış dirseğini yat