Bunun ceza olduğunu düşünüyordu. Onların olmadığı her yer bana ödüldü. Ne diyordu dövüş kulübü filminde? "Sahip oldukların, sonunda sana sahip olur.” diyordu. Bu cümle, içinde bulunduğum durumu özetliyordu aslında. Onlar lüks eşyaların, paranın ve gösterişin peşindeyken, ben bu şeylerin esiri olmamıştım. Bana ceza gibi görünen bu durum, aslında bir özgürlüktü. Eşyalar beni tanımlamaz, onların varlığı ya da yokluğu benim kim olduğumu değiştirmezdi. Yer yatağında yatmak benim için bir rahatlıktı, hem fiziksel hem de ruhsal olarak. Baba evimde de böyleydi; yer yatağında yatmak, dünyaya karşı daha sade ve mütevazı bir duruştu. Özümüzdü bir kere. Kendi büyükleri nerede yattı sanıyordu? Bu yüzden, onlar bana ceza vermek istediklerinde bile, farkında olmadan bana en büyük ödülü veriyorlardı: Ö