When you visit our website, if you give your consent, we will use cookies to allow us to collect data for aggregated statistics to improve our service and remember your choice for future visits. Cookie Policy & Privacy Policy
Dear Reader, we use the permissions associated with cookies to keep our website running smoothly and to provide you with personalized content that better meets your needs and ensure the best reading experience. At any time, you can change your permissions for the cookie settings below.
If you would like to learn more about our Cookie, you can click on Privacy Policy.
Emir Ali, yanında Ömer, amcası ve babası ile birlikte gelmişti. Yalnız karısı, annesi, Ömer’in eşi ve yardımcıları bile araçta bekliyordu. Kerimhan, kattaki seminer salonunda oturuyordu. Emir Ali, kardeşinin peşinden odaya girer girmez, “Ne oluyor? Kübra nerede? İyi mi?” diye sorunca eliyle masayı işaret etti. “Oturun, konuşalım,” dedi her zamanki duru, ruhsuz sesiyle. Emir Ali, ağzını açıp adamın tavrına küfredecekken amcası Sedat Bey, omzuna dokunup susmasını ima edince hızla ağzını kapattı. Emir Ali, aile işlerinin yönetimini üstlenmiş olabilirdi ama onlar için her zaman lider Sedat Bey’di. Oğlu ölmemiş olsaydı, işlerin başına da o geçecekti. Bunu en başından beri kabul etmişlerdi. Emir Ali, kuzeni öldükten sonra işleri devralmıştı. Almak zorunda kalmıştı… Hiç hazır olmasa da üstl