Dışarıdaki arabanın içinde saatlerdir genç kızın evini izleyen Devrim kaslarının acıdığını hissetti. Nefesini bırakırken yatırdığı koltuğu normal konuma getirip kız kardeşinin arada kullandığı tek kişilik matarayı torpidodan çıkardı. Birkaç meyve çayı ve tek içimlik kahve de hemen yanındaydı. Sıcak su için ne yapacağını düşündü. En azından kahve şu an için fena fikir değildi. Gözleri yeniden Sare’nin evine çevrildiğinde ışıklarının yanıyor oluşu biraz olsun cesaret verdi. Kapıyı açıp çıkarak yürümeye başladı. Küçük bahçe kapısından geçip aralık duran apartman kapısına göz devirdi. İçinden “Aman ne kadar da güvenli.” diye geçirirken genç kızın dairesinin önünde kendine biraz süre tanıdı. Sonra zile basıp kapının açılmasını bekledi. Dakikalardır yerde kucağında boş kova ile oturan Sare is