YEKTA
Bir elimde telefonum, diğer elimde kahvemle boğaz manzaralı balkonumda oturmuş boğazdan geçen gemileri izliyordum. Gecenin bir yarısı Ahu’nun aramasıyla uykumdan uyanmış, bir daha uyuyamamıştım. Çocukluğumdan kalan bir alışkanlıktı bu. Bir kere uykumdan uyanırsam, bir daha uyuyamıyordum.
Başta kızmak istemiştim. Daha yeni uykuya dalmışken bir anda kim arayıp uykumdan uyandırsa bağırır çağırırdım ama Ahu’nun ağlamaklı sesini işittiğimde tüm sinirim bir anda yok olmuştu. O sessiz ağlayış beni bir anda geçmişe götürmüştü.
Beş yaşımda evin telefonu çalmıştı bir anda. Gecenin bir yarısıydı yine. Telefonun sesine uyanıp ben açmıştım. Annemin ağlayan sesini işitmişti kulaklarım önce. Babaanneme sesleniyordu. Ona seslenişimi duymamıştı bile. Kaza yaptıklarını, durumlarının iyi olmadığını
