I - LOŞ ODA

584 Words
Kırmızı loş bir ışıklı odadaydım...Başım o kadar hızlı dönüyordu ki. Gözlerimi açamıyordum, burası neresiydi? Ellerimi kıpırdatmaya çalışıyordum, ama uyuşmuş gibi sadece gözlerimi açıp kapatabiliyordum. Ah, görüntü o kadar bulanık ve dönüyordu ki, sanırım kusacağım! Yerimde kıpırdanmaya çalıştığım an başım daha da fazla dönüyordu, kusmamaya çalışarak gözlerimi açık tutmaya çabalıyordum...Nefesim kesik kesik olmasına karşın vücudum sanki felç geçiriyordu. Etrafımda adım sesleri duyuyor gibiydim, sanrı da olabilirdi çünkü boğuk duyuyordum. Hiçbir şey hatırlamıyordum ama başıma bir darbe aldığımı anımsıyor gibiydim. Kendimden geçiyordum, gözlerim artık açılmamak için direniyordu... Vücuduma biri dokunuyordu...Ellerimi oraya yöneltmek istesem de uyuşukluğum buna izin vermiyor gibiydi! Yüzüme bir darbe gelmişti! Acıyla inlerken sesim boğuk çıkmıştı...Yanımda olan kişi gözlerimi parmaklarıyla açıp, -"Uykucu güzel, başrol filminde uyuman ne kadar doğru! Eğlencesini çıkarmalısın!" Boğazımı sıkmaya başlamıştı, vücudumun her yerinde el hissediyordum! Kabus olmalıydı, bu bir kabus değil mi! Hiçbir yerimi hareket ettiremediğim için gülüşmeler ve keyifli cümleler duyuyordum. -"Venüs! Bana her zaman aşıktın ve kendini bana sunmak için delirdiğini biliyordum, ama bu kadar hızlı olacağını kim bilebilirdi?" Zorla nefes almaya çalışırken, tiksinircesine Sarp'a bakmaya başlamıştım. -"S-sen, senden hep n-nefret et.." Sarp dudak büzmüştü, -"Ben de seni seviyorum Venüs, eminim bu görüntüleri tüm ailen ve çevren sevecek!" Dudağını dudağıma yapıştırmıştı! Gözyaşlarım yanaklarımdan süzülürken, ellerimi zorla kendisine yapıştırırken, etraftan silah sesleri yükselmeye başlamıştı. Sarp küfür edip, -"Dışarıdakilerin icabına bakın! İş üzerindeyim!" Dudağımı parmağıyla sıktığı sırada kapı kırılmıştı! -"Seni kendi ellerimle öldüreceğim!" Sarp boğazımı sıkmaya başladığında, tek el silah sesi duyulmuştu. Gerisi karanlık... Nefes nefese uyanmıştım! Etrafıma baktığımda odamda olduğumu anımsamıştım. Nefesimi düzeltmeye çalışarak yatağımda doğrulmuştum. Dizlerimi karnıma çekerek sessizce ağlamaya başlamıştım, artık bu duruma katlanamayacak haldeydim! Asla doğru düzgün uyuyamıyordum, sürekli aynı kabus! Hem zihin hem de beden olarak aşırı yorgundum, hiçbir şey yapmak istemiyordum. Yalnızca kabus görmeden uyumak istiyordum! Gözlerimi kapımın tıklatılmasıyla aralamıştım, saate baktığımda sabahın yedisiydi! Yorganı başıma kadar çekip uyuyor taklidi yapmaya başlamıştım. Kapı bir daha tıklatılmıştı, kapı kolunun sağa sola oynatılmasından açılmaya başladığını anladığımda, yüzümü duvara dönmüştüm. -"Venüs, hala uyuyor musun?" Ses çok tanıdıktı, ama anımsayamamıştım. -"Sevgilim?" Nefesim kesilmişti, Sarp'ın sesiydi bu! Kabus mu görüyordum yine! Bu imkansız bir şeydi! İrkilmiştim, ani bir hareketle yastığımın içinde acil durumlar için sakladığım bıçağımı almıştım. Ellerim titriyordu, arkam hala dönük bir şekilde yatarken ayak sesleri yakınlaşmaya başladı. Ani şekilde ayağa kalkıp bıçağı ona doğru tutmaya başlamıştım, Sarp sırıtıyordu -"Bana benzemeye başladın ha? Bak o kadar da vahşi değilmişim?" Ellerimin birbirinden destek almasını sağlarken, -"Bana sakın yaklaşayım deme! Nasıl yaşıyorsun sen!" Sarp ellerini havaya kaldırmıştı, -"Ben sana ne yaptım? Sadece benim olmanı istedim Venüs." Bir adım daha atmıştı, bıçağı göstererek, -"Sakın! Şaka yapmıyorum bu sefer seni yok ederim!" Titriyordum, Sarp sadece bana bakıyordu, nefesimi düzeltmeye çalışıp sırtımı duvara yaslamıştım. Boğazını temizleyip, -"Titriyorsun, sanırım sana verdiğim dozlara bağımlı oldun." Hıçkırmıştım, -"S-sen tanıdığım en adi psikiyatristsin Sarp! Bana yıllarca hasta muamelesi yaptırdın!" Sarp tepkisizce bana bakıyordu, -"Bana bağımlısın çünkü hastasın Venüs! Olmayan senaryoları yaşıyorsun, sana kimse zorla dokunmadığı halde öyle olduğunu düşünüyorsun." N-nasıl? -"Elinde ki bıçak değil, ayna." Ellerime baktığımda ayna tutuyordum! Sinirle onu yere fırlatırken yere çökmüştüm, Sarp iç çekip, -"Hadi kahvaltını et, ilaçlarını içmen gerekiyor sevgilim." Başımı sağa sola sallamıştım, -"İçmeyeceğim! Beynimi uyuşturuyorsun sen, sana asla güvenmiyorum!" Kolumu kavramıştı, -"Sana soru sormadım, içeceksin!" Beni hışımla kaldırmıştı, çekeleyip odadan çıkartırken çırpınıyordum, Sarp canımın yanmasını önemsemeyerek, -"Dozunu arttıracağım ki bana asla karşı koyamayacaksın! Sen bana bağımlısın ve öyle kalacak Venüs!" Tırnaklarımla yeri çiziyordum, Sarp beni baş aşağı taşıyordu onu tekmeliyordum! Beni masaya bırakıp saçlarımı kavradığında, -"Bak! *masadaki belgeleri gösteriyordu* Seni bunlarla bana bağladım! Kimse seni benden alamaz!" Ağlamaya başlamıştım, Sarp kahkaha atıp, -"İstediğin kadar sızlan, sana benim olacaksın demiştim sevgilim."
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD