Kalbimin atışını değiştiren nadir anlar yaşamıştım fakat hiçbiri bugün yaşadıklarım kadar hızlandırmamıştı. Büyük bir cesaretle herkesin içinde onu öpmek, kalbimin yerle bir olmasına yetmişti. Kalbime söz geçiremeyen ben, ne olacağına dair düşüncelerim kesintiye uğruyordu. Yaptığım şey hem olması gereken gibi gelirken hem de pişmanlık alarmlarının çalmasına neden oluyordu. Kafam karmakarışıkken ne istediğimi bilmiyor ve böyle olunca da inkâra başvuruyordum. En kısa zamanda bir muhakeme yapıp neyin doğru olduğuna karar vermem gerekiyordu. Onun dokunuşu bile midemi bulandırması gerekirken aksine bana olan dokunuşları hayatımın doğru anı gibi geliyordu. Ne zaman öpse kendimi ona bırakıp her şeyi unutuyordum, zaten ama Kutay’ın benden bir şeyler sakladığına emindim. Sorularımdan kaçıyordu.