ÖMÜR’DEN…
Hani her insanın böyle içi coştuğunda kendini attığı bir yer vardır ya. Yani en azından benim var. Kendimle baş başa kaldığım bir yer. Nelere şahitlik etmedi ki burası.
Kendimle baş başa kaldığım, kendimle kanlı bıçaklı olduğum, kendimle kavgalı olduğum, kendimle kavga ettiğim kısacası kendim olduğum yer. Hayatım boyunca davranış bilimleri üzerine bir ilgim oldu. Mesleki deformasyon deyin ya da ne bileyim tarih tutkunu bir profesörün geçmiş ırklar, kültürler ile empatisi. Adına ne dediğiniz önemli değil davranış bilimleri incelenebilen bir şey. Yani adı üstünde konuşmak gerekmiyor. Karşı taraf bir şey yapıyor sen bir şey yapıyorsun ve sözsüz bir iletişim oluyor. Sarılmak gibi.
Ya da karşı taraf bir şey yapmıyor siz onu gözlemliyorsunuz ve bunun üzerinden kendinizce bir kanıya
