Alp, gözlerini uykudan sıyrılmanın verdiği rehavetle açtı ve olduğu yerden doğrulacağı sırada kollarının arasında ağırlık hissetti. Gözleri aşağı kaydı. Kollarının arasında Alisa masum ve tatlı biçimde uyuyordu. Minik kız çocuğu gibi küçücüktü. Kıpırdanmamaya özen göstererek yüzüne baktı. Boşta olan elini yüzüne düşen saçlarına götürdü ve yavaşça geriye attı. Dün gece yaşananlar tam anlamıyla kâbustu. Gözlerinin içi kızararak, yaşlar hücum ettiğinde düşüncelerini bir kenara bırakmayı denedi.
Küçüklüğündeki saçma ötesi hayallerinden birinin şuan gerçekleşmiş olması kaderin cilvesiydi. Alisa sanki Liseye yeni geçen kıza andırmaktan çok, minik kız çocuğuna andırıyordu. Kapının hafifçe tıklanarak içeri girilme sesiyle bakışları çevrildi. Seçil Hanım odasına girdiğinde, uyanık görmesiyle şaşkı
