Asmin Avluya kucağımda çarşafla indiğimde Azade Hanım siyah şalının ucundan tutup omzuna atarak bana doğru yürüdü. “O kucağında tortop ettiğin nedir?” “Çarşaf…” dedim. “Kanlı çarşaf..” Çarşafı elimden çekip aldı. İğrenir gibi kanlı yere baktı. “İyi! Üstüne düşeni yapmışsın! Bundan sonra da oğlumun yatağından kaçayım deme! Ta ki gebe kalana kadar!” “Mirhan ağa, eski odanda kalacaksın dedi.” Bunu dediğim anda siyah sürmeli gözleri yeterince korkunç değilmiş gibi iyice açarak burnundan nefes alıp verdi. Çarşafı yere atarak üstüne bastı. “Olmaz öyle şey! Önce gebe kalman gerek!” Sesi sert, bakışları nefret doluydu. Sonuçta ölen kız kadının sadece gelini değil, aynı zamanda akrabasıydı. “Ben ne yapabilirim ki? Beni kovdu odadan. O odaya nasıl döneyim,” dediğimde bir anda yüzüme t