KÖROĞLU’NDAN…
Begüm bayılmadan önce belinden tutmayı başarmıştım. Ayvaz eline ne geçirirse sağa sola fırlatıyordu. Pars’ın onu tutmaya kabil olması mümkün değildi. Aslında şu andan itibaren genel kurmay başkanı da gelse tutamazdı. Dağa çıkacaktı. Kimse engel olamazdı.
“Pars 15 dakika sonra harekât. Ayvaz komuta sende. Begüm uyanır uyanmaz bende dahil olacağım.”
Ona istediğini verdim. İstediği yetkiydi. Hülya’ya tecavüz edecek orospu çocuklarının ümüğüne çökme yetkisi. Vermeseydim de gidecekti. Pars apar topar çıkınca Begüm’ü kucaklayıp revire götürdüm. O sırada seslere gelen Seyfettin Albaya kısa bir özet geçtim. Tabip Teğmen Sinan Begüm’ün tansiyonunu ölçüyordu.
“6 ya 4 komutanım. Şimdi serum bağlayacağım.”
Tahsin endişeli gözlerle izliyordu bizi. Tekerlekli sandalyede olmanın verdiğ
