BEGÜM'DEN... Yüzbaşı bohçalayıp beni omzuna attığında ormanın içinde bulunan Koru Motelin taşlı yollarından park alanına doğru yürüyorduk. Yerlerde yaklaşık 40 santim kar vardı ve yer yer geçit yolları açılmıştı. Saçlarım baş aşağı sarkmış olmanın verdiği bir ivme ile aşağı sarktıkları için zaman zaman görüşüm bulanıyordu. Çelik gibi sert ve sağlam adımlar atan Köroğlu’nun mabadı ile bakışıyorduk. Bir yandan debelenirken bir yandan da bırakması için söyleniyordum. O cevap vermeden Gülten’den geliyordu tepki. “Ne bırakması Begüm? Adam karartmış gözünü format atacak bize Hayri ile. Kapa çeneni anın tadını çıkar” dedi inanılmaz bir rahatlıkla. Üzerime çıkışta zoraki giydirdiği palto ile sıkı sıkı kavradığı için hareket edemiyordum. Sultan baş aşağı olduğu için pek algılayamamış olsa gerek