7 Bölüm. Bir yerden başlarken diger yandan kaybedersin.

1322 Words
Murat Yine çok güzel bir gün geçirdik. Bazen ya aşkımıza bir şeyler olursa diye korkmuyor değildim. Ama her hangi bir sorunumuz yoktu. Neden böyle düşündüğümü anlamazdım. Her halde annem yüzündendi. Hep iyi şeylerin ardından kötü haberler gelir diyordu. Bunu da babamın ölümü ile bağladığını çok iyi biliyordum. İyi bir evlilik hayatı olsa da babamı hala unutamamıştı. Ne de olsa bir-birilerinin ilk aşkları olmuşlardı. Evlenme kararı aldığında hiç istemesem de annem mutlu olsun diyerek bir şey söylememiştim. Zaten sonra babam dediğim adamın ona gerçekten iyi davranması benim ona baba dememe yardımcı olmuştu. Ne kadar isteseler de annemin ikinci evliliğinden çocuğu olmamıştı. Fakat sorun baba dediğim adamda olduğu için bu durumu kabullenmiştiler. Uzun zamandır Meltemi de görmüyordum. Her halde benden ümidini üzdü diyerek rahatlamıştım. Ve Bahara söylememek kararı almıştım. Ne de olsa benim için bir anlam ifade etmiyordu. Geçip gitmiş bir şeydi. Neden onunla ilişkimizi yıpratayım ki. Üstelik Bahara öyle bir ilişkim olup bitdiğini söylemiştim. Fakat onun annemin arkadaşının kızı olduğunu söylemediğim için huzursuzdum. Gerekmediği sürece de söylemek istemedim. Baharla aramdaki ilişkiye sevinip ve üzülen biri vardı. O da Sevda. Onu dışladığımızı, onu yalnız bıraktığımız için bize kızıyordu. Ama bizi mutlu gördüğü için de hep sevinirdi. Dırdır etmemesi için bazen onu da bizimle dışarı çıkarırdık. Zaman böyle akıp giderken artık 2 ay geçip gitmişti. Bahar artık üniversitenin son yılındaydı. Staj yapıyordu. Bu aralar kafası okuluyla ilgili bir az doluydu. Bazı geceler Bahar bende kalırdı. Birlikde sarılıp uyurduk. Onun mis gibi bahar esintili kokusunu içime çekmek menim en mutlu anım olurdu. İkişimizde bazı şeyleri ileri götürmek istesem de Bahar kendini buna hazır hiss etmediğini söylediği için ben de ona uyum sağlamıştım. Ne de olsa hayatına giren ilk erkek bendim. Ve bu anın daha özel olmasını istediği için hala birlikde olmamıştık. Baharımın güzel fiziği karşısında ne kadar dimdik dursam da bazı geceler ona sarılıp uyumak benim için zor olurdu. Ona tamamen sahip olmak istiyordum. Her zerresiyle benim olsun istiyordum. Ama bu Baharın kendi isteği üzerine olmalıydı. Bir gün Baharla üniversite çıkışı buluşmak için arabamın yanında beklerken Baharın bir erkekle çıktığını gördüm. Bir şeyler konuşuyorlardı. Ve Bahar beni gördüğünde çocukla vedalaşdı, o adam elini Baharı utazdı. Ve tokalaşarak yanından uzaklaştı. Bahar yanıma gelip dudaklarıma öpücük kondurarak "Nasılsın, aşkım? Çokmu bekledin? " diyerek yüzüme baktı. O an içimde o çoçuğun kim olduğuyla , ne konuştuklarıyla ilgili sorular geçiyordu. Elini tutduğu için o adama kızıyordum. Ama Bahara bunları anlamatamazdım. Baharın bana sadık olduğuna adım gibi emindim. "Merhaba güzelim. Hayır daha yeni geldim" - diyerek yüzünü okşadım. "O çocuk kimdi?"- diyerek sormadan duramazdım. "Üniversiteden arkadaş. Notlarımı istiyordu. O yüzden onları veriyordum" "Her halde yakın arkadaşsınız " " Hayır. Sadece Sevdanın arkadaşı olduğu için ona notlarımı verdim. Ne de olsa notlarımın benim kıymetlim olduğunu biliyorsun" diyerek bana göz kırptı. " Evet, sen çok titiz ve dikkatlisin biliyorum. Kitab ve defterlerine karşı bunu daha fazla olduğunu düşünüyorum. Ama sen bilirsin. Ben karışmam " deyip kafamı yana salladım. " Evet" diyerek kafasını kalbime koyarak "Kıskanma, Murat. Ben senden başkasına bakmam. Bir tek sen varsın ve hep sen olucaksın benim için." "Seni seviyorum, güzelim. Merak etme sana güveniyorum. Hem benim gibi yakışıklı bir beyefendiyi nerden bulucaksın" derken ona sarıldım. " Evet, evet. Bulamam zaten" ● ● ● ● ● Bahar bir insanla gelebilir insana. ● ● ● ● ● O gün Bahara evlilik teklifi etme kararı almıştım. O çucuğu yanında gördüğüm an kafamda yıldırımlar çarpmıştı. Bir kaç gün Baharın beğeneceyi yüzük aramaya başladım. Sonunda aradığım yüzüyü bulmuştum. Beğeneceyinden kuşkum yoktu. Sürpriz bir evlilik teklifi yapmak kalmıştı." Ama nasıl" diye düşünürken kendimi Sevdanın yanında buldum. " Naber kuzen" "İyiyim Murat. Sen nasılsın? Ne o? Bana işinmi düştü?" deyip güldü. "Kaç zamandır hiç kendiliğinden beni aramazsın ve geldiğinde de Baharın ısrarıyla geldiğini biliyorum" "Ben de iyiyim. Ama , evet haklısın" " Nede haklıyım?" " Sana işim düştü" " Aha kaç aydır bu anı bekliyordum ki, seni süründüreyim " deyip kahkaha atdı. " Hadi ya, şaka yapma zamanı değil. Gerçekten bir sorunum var. Nasıl yapacağımı da bilmiyorum " "Söyle bakayım. Kötü bir şey mi var?" "Hayır. Ben Bahara teklif edicem" " Yoksa düşündüğüm teklifmi?" deyip sırıtdı. " Evet, evlilik teklifi yapmak istiyorum. Ama nasıl bilmiyorum" " Önce seni kutlarım kuzen" deyip boynuma sarıldı. Daha sonra konuşmaya başladı. "Bence Baharın sevdiği bir yerde teklif etmelisin." "Nasıl yani?" "Bahar en çok ne sever?" " Beni tabii ki de-deyip güldüm. "Seni hınzır. Yok onu söylemiyorum. Kendi için en çok ne sever?" "Kitab okumayı. Kütüphaneye gitmeyi sever. Kitaplara bakmayı çok sever" " Evet, doğru yere ayak basdın. Şimdi çek ayağını oradan" diyerek güldü. "Ben hala anlamadım. Açıkca konuş" "Gel sana basit formada anlatayım aptal kuzen" diyerek anlatmaya başladı. Bahar Kaç gündür Muratı pek çok görmüyordum. İşlerinin fazla olduğunu söyleyip duruyordu. Ama onu özlüyordum. Böyle evde kendi kendime düşüncelere dalmışdım ki, telefonun çaldığını duydum. Arayan Muratdı. "Selam, güzelim." "Selam, Murat." "Ne o, birileri bana kızmış galiba" "Evet, ben seni özledim. Ve sen bana vakit ayırmıyorsun" "Biliyorum. Kötü bir çocuk oldum şu sıralar. Ama bu gün bunu telafi edelimmi? Seni çok seveceğin bir yere götüreceğim". "Nereye?" "Sürpriz. Gidince görürsün. Hadi hazırlaş yarım saate kapındayım" "Peki aşkım" diyerek kapatdım. Tam da yeni hazırlanıp bitirmişdim ki, kapı çalındı. Gelen Muratdır diyerek kapıya gitdim. Evet kapıdakı Muratdı. "Hazırmısın?" " Evet. Çantamı da götürüp çıkalım. Nereye gidiyoruz söylemiyecekmisin?" "Sürpriz adı üstünde. Nasıl söyleyim?" "Tamam. Sormuyorum bir şey Hadi o zaman erken gidelim. Görelim sürprizi" diyerek kapıdan çıktım. Kapıyı kilitleyerek Muratla binadan çıktım. Gideceğimiz yere vardığımızda şaşırmıştım. İlk defa beni buraya getirmişti. Bir kafeydi. Ama diger bir katı kütüphaneydi. İstediğim kitapları satın ala bilir, istediğimi okuya bilirdim. Böyle yerleri çok severdim. Murat da bildiği için bazen bana kitaplar alırdı. Ama bura çok daha keyifliydi. Okuduğum kitapları ona anlatmayı severdim. O da beni dinlemeyi severdi. Galiba söylediklerimi dinlemez, bana bakardı hep. Ama olsun. Benim için yapıyordu sonuçta. İçeri girdiğimizde ilk önce siparişlerimizi verdik, daha sonra kitap bakmak için yukarı çıktım. Gerçekten de güzeldi. Gözüme bie kitap göründü. Tanıdık bir kitap. "Murat, bak ben bunu hep arıyordum- "Küçük mucizeler dükkanı". Elime aldığımda içinden bir şey düştü. Yere eğilip götürdüğümde bir yüzük olduğunu gördüm. Murata göstererek Murat bak ne buldum. Bir yüzük. Kimin aceba? Murat bakmak için eline aldığında birden yere diz çöktü ve bana baktı. Şaşırmıştım. Yani bu evlenme teklifimiydi? Ne düşüneceğimi bilmiyordum. "Evet, güzelim. Ben koydum onu oraya. Ben şu an böyle mutlu hissediyorsam hepsi senin sayende. Hayatımda olduğun için teşekkür ederim. Ama ben senin hep hayatımda olmanı isterim. Böyle bir mutluluğun beni bırakıp gitmesini istemiyorum. O yüzden benimle evlenirmisin? Hayatımı aşkınla güzelleştirirmisin?" Mutlulukdan ağlamak istiyordum. Ama dışarıdan insanların bize baktığını gördüğümde çok utandım. Kızarmağa başladığımı anladım. "Güzelim. Ne oldu? Kabul etmiyecekmisin? "Hayır" "Ne hayırmı?" "O anlamda hayır değil. Evet anlamında. Kabul ediyorum" yani. Diyerek onu kaldırdım ve boynuna sarıldım." Çok teşekkür ederim. Ben çok şaşkınım şu an" . Murat yüzüğü parmağıma takarken ona sordum ki, "o kitabı seçeceğimi nasıl anladın?" " Ben seni kalbime seçip koymuşum. Onumu bulamıyacaktım" " Evet. Benimki de aptallık. Ama hiç beklemiyordum. Nerden aklına geldi böyle bir şey. Beni çok mutlu etdin" diyerek dudaklarına masum bur öpücük kondurdum. Sonra masamıza döndü ve bazı insanlar da yanımızdan geçerek bizi kutladıklarında aşırı utanmıştım. ***** Bir pazar sabahı Muratın evine gidip ona sürpriz yapmak kararı aldım. Akşamdan ona sevdiği yaprak sarmasından sarmış ve gelirken taze simit almıştım. Murat çok severdi sıcak simiti. Binaya vardığımda arabasının otoparkda olduğunu gördüm. Evet belki daha uyanmamıştır. İyi zamanda geldim. Güzel bir sürpriz olucak. Murat bana evinin yedek anahtarını vermişti. Eğer ihtiyaç olursa diye. Bu zamana kadar anahtarı kullanmamıştım. Ama evlenme teklifinden sonra böyle bir sürpriz iyi olucaktı. Kapısına yaklaşıp anahtarı çevirdim. İçeri girdiğimde bana bir şey oldu. Kalbim sanki çarpmayı unutdu. Kapıda kadın ayakkabısı vardı. "Nasıl?"- diyerek duvardan destek aldım. Belki Sevdadır ya başqa akrabası diyerek kendimi durdurdum. Yavaşça yatak odasına gitdiğimde gördüğüm manzara ile elimdekiler yere düştü. Murat yüzüstü uyuyor ve yanında bir kadın. Sese uyanmış her halde ki, ikisi de kafasını kaldırıp bana baktılar. Murat bir bana, bir de yanındaki kadına baktı. O an odadan çıktım. Çıkdığımda Muratın sadece bu sözlerini duydum. "Hiç bir şey gördüğun gibi değil. Anlatabilirim"
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD