When you visit our website, if you give your consent, we will use cookies to allow us to collect data for aggregated statistics to improve our service and remember your choice for future visits. Cookie Policy & Privacy Policy
Dear Reader, we use the permissions associated with cookies to keep our website running smoothly and to provide you with personalized content that better meets your needs and ensure the best reading experience. At any time, you can change your permissions for the cookie settings below.
If you would like to learn more about our Cookie, you can click on Privacy Policy.
KARDELEN Uçağa binip giderken amacım aslında her şeyden kurtulmaktı. Benimle beraber gelen bu tehlikenin, son bulacağını umut ediyordum. Tüm töre geleneklerini, her şeyi geride bırakmayı hedefliyordum. Gitmeden önce ailem kendi kafalarına plan yapar gibiydi ama ne planı yapıyordu pek bilgim yok. Fakat pek de hoşuma gitmeyecek şeyler olacağını düşünüyordum. “Rahatla biraz, her şey çok da güzel olacak.” diyen abime baktım. İki abimde benim için çok uğraşıyordu ve bu töre adetlerinin ortasında en büyük şansım onlardı. Yoksa annem şimdiye beni on kez birileriyle evlendirirdi. “Öyle diyorsun da kolay sanki. Beni neyin beklediğini bilmiyorum, iyileşecek miyim onu da bilmiyorum. Her şeyi bir bilinmezlikten ibaretken rahatlamak biraz zor. Ama en azından senin yanımda olman bana daha fazla güç