İMKANSIZ AŞK VE MUTLU SONUM

EKREM'İMLE EVLENİYORDUK NİHAYET...

Saat sabah sekiz olmuştu Ekrem hala horul horul uyuyordu... Bende bir on dakika içim geçmiş horultusundan uyanmıştım geri uyku da tutmadı bir daha yavaşça kalktım yanından çarşafı biraz daha üstüne çektim uyusun biraz daha diye rahatsız etmeyim diye balkona çıktım Ekrem'in telefonunu alarak... Fatih'i aradım efendim abi dedi hemen Fatih benim sana zahmet bana sade bir kahve getirir misin dedim emrin olur yenge dedi ama sessizce gel kapı kilitli yavaş tıklat abin uyuyor dedim tamam yenge dedi kapattı... Ben o arada bir sigara içtim odanın kapısına yavaşça gidip çok yavaş hareketlerle kilidi açtım o ara tıklattı kapıyı Fatih kahvemi verdi yenge çubuk kraker de getirdim istemedin ama dedi sağol iyi yapmışsın teşekkür ederim sessizce gönderdim kapıya da yavaşça kilitledim yine... Balkona geçtim yine kahvemden bir yudum aldım birkaç tane de çubuk kraker yedim sonra sigara yaktım... Her sabah mutlaka kahvaltıdan önce benim bir kahve sigara keyfim olmazsa olmazımdı...

Sonra baktım kapı zorlanıyor sonra kapı dan dan dan vurulunca Ekrem sıçradı yataktan uyku sersemi gülüm diye bağırdı hemen ben sandalyeden kalkana kadar burdayım sevgilim iyiyim dedim kapıyı açmaya gittim Ekrem Ata gelmiş yavrum kuzum dedim hemen halam güzelim ne olmuş sana delirdim dedi hemen bugün terhis olacaktı aklımdan tamamen çıktı... Kim o dedi Ekrem hemen sinirli sinirli... Adaşın dedim lan it böyle mi girilir odaya babası kılıklı dedi hemen babanda böyle dan diye giriyor odaya kapı çalma huyunuz yok sizin dedi... Doğru dedim bende gülerek... Ekrem Ata ya Ekrem amca halamı bıçaklamışlar ben daha bir saat önce duyuyorum sen olsan benim yerimde kapı mı gelir aklına dedi oda sitem ederek... Sultanım nasılsın nasıl oldu diye sarılarak girdik içeri... Balkona geçelim dedim kahve ve sigara ha dedi hemen Ekrem Ata çok şükür minnoşum iyisin dedi hemen tebessüm ederek... Ekrem de kalktı geldi hemen sen ara kahve yaptın da içiyorsun gülüm dedi senin telefonundan Fatih'i aradım o getirdi sağolsun dedim beni uyandırsaydın ya gülüm dedi çok güzel horluyordun aman uyuyordun kıyamadım dedim Ekrem Ata gülecek gülemiyordu ne münasebet canım ben horlamam asla dedi Ekrem Ata tutamadı kendini kahkahayı bastı hemen bende gülüyorum ama çaktırmıyorum lan it sen ne gülüyorsun horlamam diyorum inanmıyor musun gel buraya diye Ekrem Ata'nın üstüne gitmeye başladı Ekrem Ata'da geri geri kaçıyor hem gülüyor hemde Ekrem amca sana dağlar kadar güveniyorum ama halam diyorsa kesin bir bildiği vardır halam daha ağır basıyor diyor... Gel lan buraya diyor Ekrem masanın etrafında bir tur atıp Ekrem Ata hemen arkama geçiyor tamam hayatım bende çok yorgun olunca horlarım ki sen kaç gündür uykusuzsun normal bitanem filan diye konuşuyorum maksat ortam yumuşasın diye ben horlamam gülüm dedi homurdana homurdana tamam aşkım ben yanlış duymuşum sen haklısın dedim kapatıyım konuyu diye hala uzatıyor Ekrem Ata sus dedim en sonunda tamam halacığım tamam sustum dedi Ekrem Ata... Ekrem o ara telefonunu aldı Ekrem Ata'ya ne içeceksin çay mı kahve mi dedi kahve olsun şekerli Ekrem amca dedi tamam dedi Fatih duydun mu dedi duydum abi sana da çay getiriyim mi dedi yok kahve getir bozmayalım ortamı dedi tamam dedi... Ben bir elimi yüzümü yıkayıp geliyorum dedi Ekrem tamam canım dedim o ara Ekrem Ata'nın kafasına ensesinden tarafta tokatı patlattı geçerken dua et halana bununla kurtuldun dedi ya Ekrem amca ya çocuk gibisin valla dedi Ekrem Ata'da suratını büzerek... Kuzum çok özür dilerim benim tamamen aklımdan çıktı sen bugün terhis oldun demi dedim aynen halacığım niye özür diliyorsun sen bu durumda nasıl geleceksin minnoşum aşk olsun dedi tabi aşk olacak lan dedi Ekrem lafa girerek.. Nasıl oldu halacığım kim bu şerefsiz dedi hemen sinirli sinirli sen boşver onu bunu nasıl geçti askerlik dedim Ekrem evet bir sıkıntı oldu mu dedi hemen ne sıkıntısı dedi evet birkaç sefer olay oldu ama korumalar ve komutanın dikkatiyle bertaraf oldu Ekrem amca dedi ne olayı neler oluyor dedim korkuyla halacığım sakin sakin iyiyim ben dedi sarıldı öptü hemen neler oluyor çabuk biriniz anlatın bana dedim İlkim'in abisi gülüm dedi Ekrem ee abisi askerde Ekrem Ata'ya tuzak kurmuş Ekrem Ata'ya haber gelmiş bizde tedbirimizi aldık hallettik birşey yok dedi Ekrem... Ama olabilirdi dedim devam ettim ben sana demedim bunun abisi ve babası benim aklımı çok kurcalıyor diye sen benim lafımı nasıl dinlemezsin diye Ekrem Ata'ya bağırdım... Halacığım tamam sıkıntı yok halloldu Öner amca yakından ilgilendi takip etti dedi başlatma Öner'inden sana birşey olabilirdi deyip ayağa kalktım içeri geçtim hemen sinir ilacımı almam lazımdı yoksa atak geçirecektim hissediyordum halacığım çok özür dilerim seni üzmemek için söylemedim dedi Ekrem Ata'da peşimden gelerek hiç cevap vermedim hemen ilacı alacaktım baktım su kalmamış tekrar balkona gidip kahvemden bir yudum aldım Gülüm o öyle olmaz su getirsinler dedi balkondan çocuklar su getirin buraya çabuk dedi öylece sustum tek bir kelime dahi etmedim amacım ilacın etkisini göstermesini beklemekti Ekrem Ata hemen sarıldı öpüp duruyor beni sırnaşma lan karıma dedi Ekrem hemen güldüm bende kurban olurum senin gülüşüne dedi yanıma geldi bu seferde Ekrem öptü beni... Bıktım bu Vedat'lardan diyordum şöyle bir bakıyorum da Ekremler de aynıymış dedim gülüm ben ne yaptım şimdi dedi dudağını büzerek Ekrem sen niye bana söylemiyorsun o kadar şey oluyor dedim ama Ebruyla göz göze konuşunca ne konuştunuz demeyi biliyorsun ben herşeyi anlatıyorum sana sen niye saklıyorsun benden birşeyler Ekrem Ata'ya dönerek sende dedim sinirle... Ekrem hemen yanındaki sandalyeye oturarak elimi tuttu ve lafa girdi gülüm Ekrem Ata doğru da olabilir yalanda dedi tam emin olmadan söylemek istemedim söyleyecek oldum bir sürü olaylar oldu fırsat olmadı ben niye karımdan birşey saklayım manyak mıyım ben dedi hemen elimi öperek... Aynen hala kesin birşey yoktu Ekrem amcam doğru söylüyor bende ihtimal vermiyordum ama Öner amcam tedbiri elden bırakmadı dedi... Serdar amca da sürekli ilgilendi sık sık geldi askeriyeye dedi gerçekten mi dedim evet dedi Ekrem kalktı hemen yanımdan elimi bırakıp Serdar'ın ismi bile sinirlendiriyordu Ekrem'i bana yaptıklarından dolayı... Aslında çok iyi biriydi kişilik karakter olarak ama hep dışarı iyiydi eve hiç iyi olmadı... Ebru gülerek kapıdan içeri geldi Bob nerde dedim hemen evde bekliyor seni dedi ebrumda getirseydin ya dedim çok özledim dedim evde görüşürsünüz artık dedim Ebru da... Tatlım hoşgeldin diye Ekrem Ata'ya sarılıp öptü hoşbuldum Ebru anne dedi hemen Ekrem Ata... Bobla ilgili bir sıkıntı mı var dedi vardı bitti çok şükür balımın sayesinde dedi bana bakarak nasıl yani dedi Ekrem Ata tekrar kaçırılmıştı senin askeriyeye teslim ettiğimiz gece dedi Ebru yaa dedi üzülerek Ekrem Ata da ama halanın aklına yıllar önce yine kaçırıldığı yer geldi oraya gittik ordaydı bulduk getirdik çok şükür geldi benim herşeyim dedi gözlerinin içi ışıl ışıl oldu Ebrumun... Ya neler olmuş böyle bir askere gidip geldim hepi topu dedi Ekrem Ata hemen... Ekrem Ebru'ya seslendi bi bakar mısın diye o ara bizde Ekrem Atamla sarıldık birbirimize...

Cimcime sen burda kalacaksin biraz demi dedi Ekrem Ebru'ya burdayım abi dedi oda benim bir iki işim var gülüm sana emanet dedi hayırdır abi sıkıntı yok demi demiş oda yok Evrim'e birşey deme ama evlilik hazırlıklarına başlamamız lazım artık hazır Bekir babadanda izin çıkmışken dedi gözlerinin içi gülerek ama sen ne olur söyleme süpriz yapacağım gülüme ben demiş tamam demiş Ebru'da sevinçli bir şekilde... Gülüm benim bir iki işim var belediyeden aradılar fazla uzun sürmez bacıma emanet edip hemen gidip geliyorum birşey istiyor musun gelirken getiriyim dedi yok sevgilim tamam sen gel yeter deyip uğurladım Ekrem'imi... Ebruya döndüm direk ne diyor sana Ekrem ne dedi dedim dedi ya cano belediyeden aradılar gülüm sana emanet dedi birşey olursa mutlaka ara filan dedi dedi Ebru da... Bendeki laf işte gizli birşey var senden medet umuyorum bende Ebru söyler diyorum ama Ebru ketumdur asla söylemez diye sitem ettim... Valla birşey yok kuzum diye yemin etti Ebru he bende yedim dedim... Ömer geldi o ara baktı ben balkonda sigara içiyorum ablam çok çabuk toparlandın sen bakıyorum da otele çevirmişsin burayı dedi sitem edercesine... Seni evine gönderelim artık oldun sen diye devam etti gerçekten mi dedi çok mutlu olmuştum... Yalnız birkaç tetkik yapacağız akşamı bulur akşam gidersiniz dedi Ömer tamam dedim sevine sevine... Sonradan öğreniyorum normalde hemen çıkartacakmış Ömer beni ama Ekrem ablanı akşama kadar oyala ben evde ablana süpriz yapacağım evlenme teklifi edeceğim demiş oda çaktırmadan sırıtıyor sıkıştırdım ama ser verip sır vermedi eşşek sıpası... Neyse Özlem geldi birkaç ünite kan aldı gitti... akşama kadar vakitte geçmiyordu çıkıp Çağanıma kavuşmak istiyordum evimi de çok özlemiştim bir ay olmuştu nerdeyse evimden uzak kalalı...

Ömer geldi ablam sonuçlar çok çok iyi beklediğiminde üstünde çıkış işlerini yaptırıyorum reçetesi bu yenge diye ebruya uzattı ilaçlarını ve pansumanını atlamayın dedi tamam canım bende ablan dedi Ebru da banyo yapabilecek miyim kuzum dedim ablam dur su sızdırmaz bantlardan olacaktı bende banyoya girmeden onları dikişlerin üzerine yapıştır öyle gir banyoya demişti nihayet şu ilaç kokularından ve hastane kokusundan kurtulacaktım artık dedim... onbeş yirmi gün sonra duruma göre ben bakacağım dikişlerine ondan sonra da dikişlerini alırım dedi Ömer gitti su sızdırmaz bantları getirmeye... Halacığım bende çıkış işlemlerini yaptırıyım dedi Ekrem Ata da gitti bende o ara ebruya Ekrem'i bi arar mısın canım gelsin artık sabahtan beri yok ortalarda hastaneden çıkacağım piyasa da yok dedim sinirli sinirli... Ebru Ekrem'i arayarak bana verdi biraz çaldıktan sonra nefes nefese açtı telefonu nerdesin sen nefes nefesesin dedim sinirli bir şekilde gülüm Ekrem Ata aradı çıkış işlemlerini yapıyoruz halamın diye bende koşarak arabaya bindim geliyorum gülüm kızma hemen dedi tamam deyip kapattım hemen telefonu Ebru'ya verdim sinirli bir şekilde... Ne oldu kız neye sinirlendin sen yine dedi Ebru bu Ekrem yine birşeyler karıştırıyor dedim güldü Ebru da nerden anladın kız hemen telefondan dedi... Yalan söylüyor panikledi kesin bu bir bok yiyor dedim saçmalama kesinlikle öyle birşey yapmaz Ekrem abi aldatmaz seni dedi Ebru inşallah o hatayı yapmaz dedim bende yine sinirli bir şekilde... Neyse Ekrem koşarak geldi on dakika sonra direk bana gelip sarıldı gülüm niye kızdın kapattın telefonu dedi hiç bir şey yok dedim ama hala sinirliyim Ebru da güldü kız Ekrem abim seni aldatsa on dakikada buraya gelir mi hiç dedi... Neee dedi Ekrem hemen lan amına koyum ne aldatması benim gözüm senden başkasını görür mü gülüm kurban oluyum sen ne dersin dedi niye o telefon geç açıldı ve nefes nefese açıldı o zaman dedim bende gülüm dedim ya Ekrem Ata aradı halamı çıkartıyoruz Ekrem amca diye aradı bende koşarak arabaya geçtim geliyorum diye gülüm tamam ya neyse bilemiyorum artık dedim arkamı dönüverdim hemen tutuştu yine her zamanki gibi Ekrem...

Dur bi bakıyım sana dedi Ekrem çocukken de sen Micky mouse çok severdin çok güzel olmuş dedi yeni pijama takımımı görünce evet dedim kestirip attım Ebru'nun koluna girdim hadi çıkalım diye yok öyle bir dünya küçük hanım diye itiraz gecikmedi Ekrem den... Kocan varken burda bacınla çıkamazsın dedi tek kaşını kaldırarak... Hayırdır erkeklik damarların mı ağır bastı dedim evet karımla beraber çıkacağım burdan müsadenle küçük cadı diyerek Ebru'nun kolundan çıkarttı beni elimi sımsıkı tutarak şimdi oldu böyle çıkılacak bu kapıdan dedi keyifli keyifli Ekrem... Var sende birşey de çözerim ben seni birazdan dedim hemen... Çıktık eve gireceğiz tam ben eve geçiyorum dedi kaçtı Ebru Ekrem Ata da Ebru anne benide bekle dedi oda kaçtı ne oluyor nereye dedim ama koşarak gittiler... Allah Allah ne oluyor bunlara dedim Ekrem'e bilmem gelirler daha sonra dedi umursamaz bir şekilde... Çağan evde mi dedim evde dedi Ekrem de... İyi hemen açta kapıyı oğluma doya doya sarılacağım dedim emrin olur gülüm dedi hemen Ekrem gülerek ya birşey var sizde bugün çok belli oluyor ama kokusu çıkar elbet o zamanda elimden çekeceğiniz var demedi deme diye tehdidimi savurdum... Bir eliyle kapıyı açarken diğer eliyle de sımsıkı tutuyordu elimi Ekrem kapıyı açtı ışıklar niye kapalı antrenin ışıkları hep açık olur diyorum evde kimse yok mu Ekrem yok gülüm Çağan salonda diyor eee salonunda ışığı yanmıyor birşey olmasın oğluma diyorum normalde benim sesimi duyunca oğlum mutlaka ses çıkarırdı Ebru da bu huyunu bildiği için Çağan'a sus sesini çıkarma anneye süpriz yaptık mutlu olacak anne diye oyun gibi söylemiş Çağan'ın sesi yok ben iyice evhamlandım sinirlendim iyice elimi sımsıkı tutuyor bırakmamam için ya gülüm burdadırlar nereye gidecekler bu kadar korumalar var birşey yoktur diye beni sakinleştirmeye çalışıyor o ara salonun ışıklarını yaktı Ekrem süpriz diye bağırdı herkes birden alkışlıyor herkes şok oldum resmen ne oluyor diye etrafa salak salak bakıyorum o ara oğlum koşarak geldi yanıma bacaklarıma sarıldı hemen ne oluyor burda dedim kekeleyerek Ekrem güldü EVLENİYORUZ GÜLÜM dedi... Ne ne zaman dedim yine şok bir biçimde şimdi gülüm şimdi dedi... Sen sabahtan beri bunun için mi yoktun yanımda binbir türlü yalanlar söyleyerek dedim evet gülüm hazır Bekir babada izin vermişken çok uzamıştı yılan hikayesine dönmesin artık diye biran önce olsun istedim dedi... Yani bir dakika sabahtan beri hepiniz bir filmler çeviriyordunuz bunun için mi dedim yine evet gülüm evet dedi yine Ekrem... Ebrum geldi hemen nikah şahidin benim bebişim dedi gözlerine bakarak görüşeceğiz seninle dedim hiçbir şey yapamazsın demişti Ebru da herşey senin mutlu olman için bitanem diye devam ettik gözle konuşmamıza... Abimde geldi tebrik etti şöyle bir salondaki herkese baktım herkes çok şıktı sonra Ekrem'in üstüne baktım sabah hastaneden çıkarken üstünde eşortman vardı şimdi siyah kumaş pantolon ve beyaz gömlek var pantolonun içine sokmuş bir şekilde sonra kendi üstüme baktım eksik birşeyler var dedim Ekrem hemen tutuştu ne gülüm ne neyi atladım salak kafam eşşek kafam dedi hemen sende değil bütün sorun bende dedim Ebru hemen anladı gülmeye başladı Ekrem Ebru'ya bir kızdı gülme evlenmeyeceğim diyor gülüm sorun sende değil bende diyor diye Ebru abi sakin ol ya o anlamda değil biz birazdan geliyoruz dedi koluma girip yatak odama çıktık Ebruyla seni keseceğim niye söylemiyorsun bana dedim sinirli sinirli süpriz söylenir mi bitanem kızma bak şu elbise çok güzel olur hem beyazda dedi tamam dedim giyinmek için tam soyundum ben Ekrem koşarak kapıyı çalıyor kilitledik içeriden resmen kapıyı kıracak gülüm yapma ne olur sevdamız taçlansın artık vuslat bitsin diye süpriz yapmak istedim biran önce karım ol istedim nasıl bağırıyor git şuna söyle kuzum bağırıp durmasın başım ağrıdı dedim Ebru da gülerek gitti kapıyı açtı abi sakin dedi kaldı Ekrem durur mu koşarak içeri yanıma geldi... Hemen üstümü kapattım elbiseyle ne yapıyorsun sen böyle girilir mi iç.. sarıldı hemen Ekrem bana benimde lafımı ağzıma tıkadı... Ne oluyor sevgilim dedim daha ılıman bir dille ne olursun bırakma beni söz sen ne dersen ne zaman dersen o zaman olsun yeter ki hayır deme bitirme bizi dedi ne diyorsun sen aşkım Allah aşkına dedim kendine gel Ekrem abi birşey olduğu yok diye girdi devreye hemen Ebru gülerek... Bi aptallaştı yine Ekrem ne dedi kaldı abi birşey yok Evrim'in kıyafetleri uygun değildi nikaha uygun olsun diye değiştirip makyaj yapıp geleceğiniz dedi Ebru... Ha öyle yani dedi Ekrem şok halindeydi hala... sen ne anladın sevgilim dedim ne biliyim sen öyle sorun sende değil bende deyince evlenmeyeceksin benimle sandım dedi ben bir kahkaha attım ama aşağıdan babam demiş Evrim Ekrem'in yularını iyi almış eline yandı Ekrem oğlum diye gülmüşler aşağıdan da kahkaha sesleri gelmeye başladı hadi hadi çıksana abi hazırlansın Evrim hem nikahtan önce gelini görmek uğursuzluktur diye Ebru güldü yine bende biran önce karın olmak için sabırsızlanıyorum hadi sevgilim dedim hemen dudağımdan öperek bende bende diyerek oynaya oynaya gitti... Çok komik bu Ekrem abi hiç yaşlandırmaz bizi dedi Ebru gülerek... Aynen dedim bende gülerek çocukluğumda da çok güldürürdü ama birliktelik başladı başlayalı daha çok güldürüyor beni dedim Ebru da aynen tatlım hele o panikleme halleri tutuşma halleri bitiriyor beni Ekrem abinin yüzüne bakınca gülmek geliyor içimden istemsizce diye hem gülüp hem giyiniyorum aşağıdan kahkaha sesleri yükseliyor Vedat uğraşıyordur kesin abimle dedi Ebrum da saçlarımı toplayıp makyajıma geçti Ebrum şöyle bir bakıyım dur bi dedi bende boy aynamdan baktım evet oldu dedik ikimizde aynı anda güldük sonra aynı anda... Sonra dur ben abimi çağırıyım beraber inin diye aşağı indi hemen Ekrem merdivenlerden koşarak çıktı patır patır düştü o ara millet yine bir gülmeye başladı abimde şaşkın aşık dedi hemen... Gülüm diye yatak odamın kapısını açtı gülerek girdi bir yandan da üstünü çırpıp düzeltiyordu birden kilitlendi kaldı bana olmuş mu dedim olmaz mı gülüm diye gözlerinin içi parlayarak çok güzel olmuş hemde dedi asıl şimdi oldu nikahı şimdi kıyabiliriz sevgilim dedim gülerek geldi hemen yanıma alnımdan öptü ben kolunu uzatacak diye beklerken Ekrem beni kucağına aldı Ekrem ne yapıyorsun dedim gülerek nikah kıymaya gidiyoruz gülüm dedi böyle mi gideceğiz karıştırdın sen herhalde dedim yine gülüyorum yavaşça indirdi abimde yukarı geldi niye inmedi bunlar diye merak etmiş doğru bu gerdeğe girerken yapılacaktı demi gülüm dedi yuhhh öküz öküz diye bir ses geldi kapıdan abim ben nasıl gülüyorum ama yürü kız vermiyorum ben seni bu sapığa dedi göz kırparak ulan öldürürüm seni kardeş filan demem haa dedi hemen sinirlendi Ekrem elini tuttum hemen hadi diyorum ama gülmemi de durduramıyorum abimde gülüyor aşağı indik neyse ben hala gülüyorum bir bardak su verir misiniz dedim yardımcım hemen suyu getirdi derin bir nefes aldım gülme krizim geçsin diye ama aklıma geldikçe gülüyorum ara ara neyse nikah masasına geçtik Mehmet amcam kıyacak nikahımızı belediye başkanı olarak abim Ekrem'in yanına Ebrumda benim yanıma geldi Mehmet amcam konuşmaya başladı işte iyi günde kötü günde filan diyerek Ekrem'e sordu Ekrem gözlerimin içine bakarak evettttt diye haykırdı alkışlıyor bravolar havada uçuşuyor sonra Mehmet babam bana sordu o ara Çağan geldi yanıma kucağıma çıkmak istedi huysuzlanarak Ekrem sen dur ben alırım gülüm dedi Ekrem aldı kucağına Çağan'ı Evrim sen ne diyorsun kızım dedi Ekrem Ata ve Vedat Ata bağırdı durun bu nikah kıyılamaz diye abim güldü direk eşşek sıpaları dedi niyeymiş o dedi hemen Ekrem sinirli sinirli bağırdı siz kardeşsiniz evlenemezsiniz dedi Ekrem Ata hepimiz koptuk gülmekten ulan ben senin dedi hareketlendi hemen Ekrem kolundan tutarak gel buraya gençler tadını çıkarıyorlar dedim gülerek sen de de şu evet cevabını artık dedi sinirleri tavan yapmış iyice belli iyi stres olmuş evetten başka cevap hakkım yok mu dedim hayırrrrr dedi sesini yükselterek... sakin ol lan it bağırma bacıma dedi abimde hemen araya girerek bağırmıyorum lannn diyor ama ses tonu hala yüksek Mehmet amca şu defteri verir misin artık imzalara geçelim artık diye höst lan höst dedi hemen Mehmet amcam deftere elini vurarak yangından mal mı kaçırıyorsun sen kızım daha cevap vermedi dedi kaşlarını çatarak geri bastı hemen Ekrem hayatım biraz sakin olur musun artık relaks sakin dedim tamam gülüm dedi kafasını yere eğerek sayın belediye başkanım tekrar soruyu alabilir miyim dedim hay hay gelin hanım dedi gülerek amcam Ekrem'i kocalığa kabul ediyor musun dedi bende aynı Ekrem'in bana yaptığı gibi gözlerine bakarak evet diye haykırmak istiyordum oda sanki yaramazlık yapmış annesi babası kızmış çocuk gibi başını yerden kaldırmıyordu elimle çenesini kaldırıp bana bakmasını sağladım baktık baktık birbimize evetttt diye bağırdım bende alkışlar patladı yine imzaları atıyorduk Yaren bağırdı hala ayağına bas ayağına dedi Babamda gerek yok her türlü yular kızımın elinde dedi yine bir kahkaha koptu... Mehmet amcam direk nikah defterini bana uzattı çok mutlu olun tamam mı çocuklar hiç birbirinizi üzmeyin dedi amcam... Tamam söz Mehmet amcam dedi hemen Ekrem amcamda onun sırtını sıvazlayıp gelini öpebilirsin evlat dedi yüzünde güller açarak bana döndü ve alnıma upuzun bir öpücük kondurdu...

Ve mutlu son artık Ekrem'imle evlenmiş resmi olarak karı koca olmuştuk... Çok şükür Rabbime bugünleri de gördüm nerden nereye...