İMKANSIZ AŞK VE MUTLU SONUM

ABİMİN DOĞUM GÜNÜME BÜYÜK JESTİ...

Sabah erkenden Ebru abla ekibine kahvaltı yaptırıp dokuz olmadanda alıp çıkmıştı... Bizde saat on buçuk gibi uyanmıştık Ebrumu lolipop şekerimi aradım hemen günaydın güzellik kalktınız mı dedim günaydın balım hiç uyudun mu diye sorsaydın daha doğru olurdu dedi ne oldu çok mu gürültü yaptık dedim gülerek yok kız abin doğru durmadı sabaha kadar beni uyutmadı dedi oda güldü şimdi kendi horul horul uyuyor ama ben biliyorum ona yapacağımı dedi daha yüksek güldü bu sefer Ebrum... O ara abim kafayı kaldırmış bir uyutmadın yavrum ya dedi pişkinliğe bak ya dedim bende kahkaha attım... Aynen balım senin bu abin çok pişkin dedi Ebrumda ballı lokmam bana pişkin demez açma aramızı bacımla bizim diyor Abimde Ebruma... İyi ki geldiniz valla size gülmekten karnıma ağrılar giriyor dedim Ebrumda sen hep gül olur mu ballı lokmam yeter ki gül dedi canım benim... Ben çok acıktım hadi kahvaltıya inelim dedim tamam canım derken bir ses geldi ahh diye kalk çabuk beni sinirlendirme Vedat Evrim çok acıkmış dedi Ebrum gülerek... Bende güldüm Ekrem duşta daha çıkar birazdan abime işkence yapma dedim gülerek bende kapattık telefonu... Ekrem nerde duşta çıkmış arkamda kiminle konuşuyorum diye radarları açmış yine pür dikkat dinlemede... Hayatım ne yapıyorsun sen arkamda dedim hemen bir hışımla sarıldı belime acele etme dedin sen Ebru'ya demi dedi evet sen duştasın diye öyle dedim çok iyi oldu bu deyip hemen beni kendine doğru çevirip dudaklarıma yumuldu öyle böyle değil bu sefer bayağı sert olmuştu sevişmemiz bornozum vardı üzerimde hemen kuşağını çıkarttı bornozu omuzlarımdan indirip aşağı bıraktı o arada deli gibi öpüyor beni kendi bornozunu da çıkartıp attı hemen yere beni kucağına hoplattı bacaklarımı da ayırdı yine yatağa doğru devrildik deli gibi öpüyor sevişiyor benimle ama doğum günün kutlu olsun güzel karım benim diye mırıldanıp daha hızlı sevişmeye başlıyor benimle daha önce hiç böyle hızlı ve sert yapmamıştı kocam canımı acıtmamak için ama bu sefer çok sert olmuştu yine beni şaşırttı kocam ve çok mutlu etmişti... Yanıma yattı nefes nefese beğendin mi ikinci doğum günü hediyeni dedi gülerek sigara yaktı hemen sonrada beni çekiştirip koltuğunun altına aldı... Dahası var mı dedim bu bu kadardı şimdilik oda dedi gülerek eve gidince devamı gelecek diye devam etti... Sigaramızı içtikten sonra beni kucaklayıp banyoya gittik beraber tekrar duş almaya ama ordada doğru durmadı bir postada duşun altında seviştik buda hızlı ve sert olmuştu... Duşumuzu alıp çıktık duştan üzerimizi değiştirdik bavullarımızı topladık beraber saat onbir buçuk on ikiye geliyordu... Fatih'i aradı Ekrem bavulları arabaya indirin dedi tamam abi deyip hemen odamıza geldi Fatih... Abi bunları ben eve gönderiyorum temiz kıyafetler senin arabada dedi nasıl temiz kıyafetler hayatım dedim şaşkınlıkla... Gülüm burdan İstanbul'a geçiyoruz parti tüm belediye başkanlarını ve yardımcılarını çağırdı eşleriyle oraya geçeceğiz dedi çocuklar dedim gelecek onlarda ben Serdar'ın okul müdürüyle konuştum bu hafta gitmeyecek okula dedi bir hafta mı kalacağız dedim yok gülüm iki veya üç gün en fazla eve dönünce çocuk sersem gibi okula gitmesin dinlensin diye iki günde fazladan ilave ettirdim dedi ayy anlayışlı kocam benim deyip sarıldım hemen güzel karım diyerek karşılık gecikmedi kocamda bana sımsıkı sarıldı yenge yanına alacaklarını ayır istersen bunları eve yollayacağım dedi dur dedim makyaj malzemelerimi ve kişisel eşyalarımı ayırdım hemen bunlar bende kalsın dedim tamam yenge dedi eve gidecekleri korumalara verdi geri kalanları da Fatih alarak abi bunları ben sizin arabaya koyuyorum deyip çıktı Fatih... Bizde kocamla sarılarak çıktık koridor da abimle Ebrum sarmaş dolaş geliyor ama abim doğru durmuyor sürekli Ebruma öpücük tacizleri atıyordu ohh bee sizi böyle görmek ne kadar güzel çokkkk uzun zaman oldu sizi böyle mutlu görmeyeli dedim onlarda gülerek yanımıza geldi aynen balım dedi Ebrumda gözleriyle... Abimde aynısını sesli söyledi aynen ballı lokmam deyip hafif burnumu sıktı... Asansörle aşağı indik Ekrem siz geçin ben hesabı kapatıp geliyorum gülüm dedi o ara Fatih gelip arabanın anahtarını bana verdi çocuklar nerde Fatih dedim Ketty le beraberler kahvaltı yapıyorlardı yenge dedi tamam dedim Ekrem'e dönüp baktım daha gelmiyordu restorana geçtik Çağan koşarak geldi anne biliyor musun İstanbul diye bir yere gidecek mişiz dedi hayretler içinde İstanbul ne anne dedi hemen sorular geliyor dedi Ebrumda gülerek evet başladık yine dedim abim eğildi gel ben sana anlatıyım Karadayım deyip kucağına aldı bu kıyağımı unutma balım dedi abim göz kırptı bana... Kıyak ne demek Karadayı diye başladı yine Çağan'ım... Ebrumla ikimiz kahkaha attık hadi açıkla dedi Ebrum abime... O ara Ekremimde gelmiş elini omuzuma atmıştı sıcaklığını hemen iliklerime kadar hissetmiştim çabuk geldin sevgilim dedim niye hesap hazırdı karttan ödedim çıktım gülüm dedi... Ben bulaşık yıkarsın zannettim hesap bayağı yüklüdür dedim Benim gülüme feda olsun deyip alnıma hemen öpücüklerini bırakmıştı bile sevdiğim... Çok enfes bir kahvaltı hazırlatmış Ekremim kahvaltımızı yapmıştık hem gözüm hemde karnım tıka basa doymuştu yarına sabaha kadar yemek yok sana ballı lokmam dedi abim gülerek... Ekremimden cevap gecikmedi hemen sanane lan karışma benim karıma dedi... İşte benim kocam abime bile kafa tutuyor her zaman ki gibi dedim gülerek... Herhalde gülüm anca konuşur senin bu abin başka bir icraatı yok dedi sinirli bir şekilde... Abimde karşısından kis kis gülüyordu bayılıyorum bu şaşkın aşığı kızdırmaya diye bıyık altından gülmeye devam etti ama seviyorum bu köftehoru benim bacımın üzerine benim beklentiminde çok üstünde düşüyor afferin lan iyi ki çöpçatanlık yapmışım size dedi gülerek... Çöp çatan ne demek Karadayı dedi yine Çağan hepimizi bir gülme tuttu... Hadi hadi lan ver cevabını yeğenine dedi kahkaha atarak Ekremim... Çağan'ın yoğun soru yağmurları eşliğinde otelden çıkmıştık Karadayı ben sizinle gelebilir miyim dedi Çağan'ım abimin kucağında gel aslan parçası dedi abimde... Serdar'a döndü Ebrumda sen de gelir misin bizimle bitanem dedi hemen Ebrumun elini tutarak olur Ebru teyzeciğim diye teklifini kabul etti canım oğlum... O zaman Fatih'te bize kaldı aşkım bizde onu alacağız dedim Ekremin bir dönüşü vardı bana neeee diye kükredi Ebrumla abim nasıl kahkahayı bastı Çağan'la Serdar da herkes gülüyor diye güldü ne olduğunu anlamadılar bile... Ne o yenge dedi gülerekte Fatih anlamadı birşey garibim... Geç arabana beni kendine bulaştırma Fatih dedi... Niye kızdın çocuğa şimdi birşey demedi ki dedim bende gülerek... Demesin zaten diye homurdanarak arabaya bindi abimle Ebrumda gülerek arabalarına geçti çocuklarımı da yanlarına alarak bende Ekremimin yanına bindim hemen iki avucumun arasına kafasını alarak kendime döndürüp dudaklarına peş peşe öpücük bıraktım benim kocam kızınca ayrı bir seksi geliyor gözüme odaya birşey unuttuk diye çıkalım mı dedim gülerek... Hadi gülüm hadi İstanbul'a gideceğiz daha dedi homur homur etti... Radyoyu açtım kanalları gezerken Yıldız Tilbe çalıyordu

Bal mısın, şeker misin?...

Utanma, utanma, gel otur kucağıma...

Çağırsam gelir misin?...

Nazlanma, nazlanma, ot diktin ocağıma...

bayılıyordum bu kadının deliliklerine ve şarkılarına hemen sesini açtım sonuna kadar ohh diye oynamaya başladım... Ekrem de bana baktı gülmeye başladı tempo tutmaya başladı direksiyona vurarak... Hoppaa ohhh yandan yandann diye nasıl oynuyorum ama abimlerde yandan bize bakıyorlar ohh diyor Ebrumda arabalarında oynamaya başladı...

İstanbul'a gelmiştik bile ohhh miss güzel Türkiye'min her yeri cennet vatanımın deyip üst camı açtım ve ayağa kalktım üşütme gülüm dikkat et diye uyarı da gecikmedi kocamdan... Kollarımı açtım iki yana kafamı da havaya kaldırdım ohhh mis mis diye diye Ebrumda videoya çekmiş hemen... Bir müddet öyle gittik Ekrem bacağıma yavaşça dokunarak ineceğiz gülüm hadi gel yanıma dedi hem arabayı kullanıyor hemde elini uzattı daha rahat iniyim diye centilmen kocam benim dedim... Genel başkan yardımcıları ve sekreterleri koşarak karşılamaya geldiler bizi Serdar korktu beş altı kişi koşarak üzerimize gelince benim arkama saklandı bacağıma sarıldı aşkım yok birşey korkma deyip sarılıp kucağıma aldım oğlumu nasıl sıktı boğazımı sarılacağım diye oğlum yavaş boğacaksın beni dedim Çağan nasıl gülüyor yine elimle kollarını biraz gevşetmesini sağladım oğlum neye gülüyorsun sen dedim Çağan'a... Anne çok komiksin sen yaaa dedi tekrar güldü Bende güldüm neyim komikmiş aşkım dedim... Herşeyin anneee herşeyinnn dedi ellerini havaya kaldırarak herkes gülmeye başladı bu sefer... Maşallah Evrim başkanım çocuklarınız çok şekerler dedi ilke hanım teşekkür ederim öylelerdir dedim bende tebessüm ederek uzattığı elini tutup tokalaştım oğlum indirebilir miyim seni artık dedim çok mu ağırlaştı oğlum ne diyorum kendi kendime... Yokkk dedi omuzlarını kaldırdı Serdar... Ekrem anladı hemen belimin ağrıdığını Serdar bana gel oğlum annenin beli ağrıdı herhalde deyince Serdar kendini benden biraz geri çekip bana baktı sonra Ekrem'e kollarını uzattı... Teşekkür ederim sevgilim her zaman ki gibi hemen imdadımı duyup koşuyorsun dedim... Anlıyorum hemen gülüm surat ifadenden deyip kolunu dışa doğru açarak koluna girmemi teklif etti göz hareketiyle bu teklife hayır demeyeceğimi biliyor kocam dedim gülerek girdim koluna sımsıkı tuttum.. Odalarımıza yerleştik hemen daha çok gelecek başkanlar varmış bizden önce yedi başkan ve yardımcıları geldi dediler ne yapalım dedi Ekrem abimde bana dönerek senin sevdiğin mekana gidelim mi ballı lokmam dedim aaa evet abicim çok iyi olur dedim nereymiş ora ben niye bilmiyorum dedi Ekrem kaşlarını çatarak... Lan herşeyi de bilmeyiver biri de eksik kalsın ne olmuş deyip ilave etti abim şimdi bunlar amına koyum sabaha kadar anca gelirler bizde keyfimize bakalım dedi abim iyi hadi gidelim dedik Ekrem Ebru'nun yanına gitti koluna girdi nereymiş bu mekan sen biliyor musun cadı dedi... Eee herhalde abi Evrimle ilgili herşeyi bilirim ben otuz yıldır hiç ayrılmadık biz dedi güldü Ebrum... Nere dedi Ekrem yine bende o ara Çağan birşey sordu ona cevap veriyorum Ekrem'in kulağına eğilip birşey söyledi Ebrum haa tamam öyle desenize dedi Ekrem neyle desinler hayatım dedim hiççç yeri dedi nereymiş dedim hafif tatlı sert yaparak Kartal'da bir mekanmış dedi nereymiş ora dedim mangal ocakbaşı rakı hani karıcığım deyip koluma girdi en sevdiğin dedi arabaya doğru yürümeye başladı o ara abim Melih bey biz çıkıyoruz yemek yiyeceğiz geç geliriz sabah toplantı da burda oluruz dedi geldi peşimizden abimde Ebru'ya sarıldı hemen onlarda arabalarına geçtiler... Abim o ara Yıldız Tilbe'yi aramış abimler çok önceden tanışıyorlar birkaç sefer abim Cumhuriyet Savcısı olduğu dönemde Yıldız Tilbe'nin lehine karar verdirip yardımcı olmuş daha sonra da çok kez bizim beldeye çağırıp konser verdirdi ve hepsinde sahneye beni çıkarırdı abim çocukluğumdan beri hayrandım bu kadına ben... Ooo başkanım diye açmış telefonu uzun zaman oldu demiş aynen öyle oldu naber nasılsın güzellik demiş abim Ebrum videoya çekmiş sonradan İstanbul'a girerken arabanın üst camına çıkıp kollarımı açarken videonu çektim deyip açtıydı Ebrum sonra otomatik bu videoya geçmişti telefonu... Bir mekanda çıkıyor musun bu akşam demiş bugün gündüz çıktım bitti başka bir yer yok demiş Yıldız ablacığım o zaman ben senden bir rica da bulunsam bir yere davet etsem gelir misin deyince Ebrum o ara şaka demiş abime bakarak video da... Evrim'in doğum günü onun sevdiği bir mekan var Kartal'da biz oraya gidiyoruz gelir misin sende başka bir programın yoksa demiş yaa Evrim kaç oldu cimcime çok küçüktü sahneye getirmiştin bir keresinde beni çok güzel taklit edip oynamıştı hiç aklımdan çıkmıyor o hali dedi oohhoo o köprünün altından çok sular aktı ama hala senin en büyük hayranlarından biri daha biraz önce İstanbul'a girerken senin şarkını açmış son ses seni taklit ederek oynuyordu demiş abim gülerek Yıldız ablacığım da gülmüş tamam sen geçince bana konum at gelirim bende gelirim deyip kapatmışlar telefonu... Westa'ya girdik Müdür Adnan bey koşarak geldi kapıya ooo kimleri görüyorum çok uzun zaman oldu gelmiyorsunuz Evrim hanım deyip ilk bana elini uzatıp tokalaştık eşim Ekrem dedim hoşgeldiniz Ekrem bey dedi tokalaştı sonra abimle sarıldılar yenge hanım hoşgeldiniz sizde dedi... Bayağı değiştirmişsiniz buraları ben geldiğimde böyle değildi Adnan bey dedim evet Evrim hanım tadilat yaptırdık isterseniz sizi şöyle alıyım en güzel yerimize dedi deniz tam net görünüyordu o ara abim telefonunu aldı birşeyler yaptı benim gördüğümü görünce Ekrem'in aksine yavaşça kilitleyip cebine koydu yavrum gel biz böyle geçelim dedi benim sırtımı kapıya döndürerek oturduk çocuklarda Çağan Ekrem'le Ebru'nun arasında Serdar da abimle benim aramda... hemen masanın üstüne kurdukları mangalın içine yanmış köz getirdiler etleri tavukları sipariş verdik biber domates kuru soğan filan abimde bir büyük rakı mezeler tabiki ve kırmızı şarap dedi çocuklara da meyve suyu söyledik siparişler hızlı bir şekilde geldi abimin gözü fildir fildir yine Adnan bey'e baktı abim yanına çağırdı eğildi yavaşca birşeyler dedi tamamdır başkanım dedi gitti ne oldu abim ne dedin Adnan bey'e dedim o ara Ebru'nun kulağına eğildi geldi dedi kim geldi dedim arkamdan Evrimciğim diyen bir ses dönüp baktım aaaa diye gözlerim ışıl ışıl ayağa nasıl kalktığımı bilemedim elim ayağıma dolanmıştı iyice bir sarıldım Yıldız ablacığımmmm deyip mekanda herkes Yıldız Yıldız diye tempo tutmaya başladı bal kız olmuş bu cimcime iyice dedi abimde bende ballı lokmam derim hep dedi gülerek canım benim iyi ki doğdun küçük Yıldız dedi birde kendi yeni çıkardığı son albümü Hasbelkader i imzalayıp verdi bana senin bu gıcık abin son dakika haber verdi hediye ne alabilirim diye düşündüm bir an İstanbul'a gelirken benim şarkımı açıp oynamışsın yine beni taklit ederek dedi güldü ve devam etti sana en güzel hediye bu olur diye düşündüm dedi tekrar tekrar sarıldım çok teşekkür ederim çok mutlu ettiniz hayatımda geçirdiğim en güzel doğum günü dedim mutluluktan ayaklarım yere başlıyordu adeta... Eyvah yandık dedi Ekrem'de gülerek niyeymiş o kocam dedim artık yedi yirmi dört Yıldız hanımın şarkıları çalar benim sana yazdığım şarkınında pabucu dama atılır dedi Ekrem'de aşkım onu da dinlerim bunları da dinlerim niye beni hevesimi kursağımda bırakıyorsun dedim dudağımı büzerek tam Ekrem şaka yapıyorum karım diyecekti Yıldız abla o buğulu sesiyle başladı...

Olsun mu olmasın dert sana uğramasın...

Gitsin de gelmesin bir daha ayrılık hiç...

Mevlam sakınsın seni her türlü gözden...

Aay... aay...

Bit dersin bitmez ki...

Aşk laftan anlamaz ki...

Hayran hayran bakakalmıştım bir alkış koptu mekandan o ara müzisyenleri de geldi birkaç tane fazla değil kanun darbuka birde keman Adnan bey'e ne dedin dediydin ballı lokmam bunu demiştim dedi ilave etti Ekrem çitayı yüksek tutunca benim altta kalmamam lazımdı yavrumla bizim sana da hediyemiz bu iyi ki doğdun benim güzel kardeşim ballı lokmam dedi abim abiii çokkkkk mutlu ettiniz beni çok teşekkür ederim diye gözümden mutluluk yaşları akmaya başladı abim geldi sarıldı hemen Ebrumda geldi yanımıza oda sarıldı bana Yıldız abla o ara müzisyenleriyle konuşuyordu döndü baktı ben ağlıyorum mutluluktan kız anam bu zillinin en mutlu günü niye ağlatıyorsunuz benim juniorumu deyip beni oynatmak için çal dedi müzisyenlerine hemen... Hoppppa ohhh yandan çiki çiki dedim bu sefer ayağa kalktım Ekrem her ne kadar sinirli sinirli baksada görmezden geldim kıvıra kıvıra yan yan ayaklarımı yere sürte sürte Yıldız ablanın taklidini yapmaya başladım o ara Ebrum iyi bir kahkaha attı videoya kayıt etmeye başlamıştı bile Yıldız abla da kalktı beraber tıpa tıp aynı oynuyorduk millet hem alkış tutuyor hemde aaa tıpa tıp aynı oynuyorlar diyorlardı... Ekremimle abimde tempo tutuyor herkes eğlenmeye başlamıştı Ebru'ya hadi gel dedim Ebrumda hemen Ketty e telefonu vererek asla bir kare bile kaçırma deyip telefonu Ketty nin eline tutuşturmuştu bile... tamam Ebru hanım diye videocu Ketty olmuş Ebrum da geldi hemen yanımıza kıvıra kıvıra tepinmeye başlamıştık aynı Yıldız abla gibi bütün mekan coşmuştu biranda sonra çocuklar da yanımıza gelmişti mekan birden bayağı coşmuştu

Ben o yâre canımı...

Ömrümü, hayatımı...

Seve seve her şeyimi...

Ben o yâre kalbimi...

Yatağımı, döşeğimi...

Sererim, haberi olsun...

ohhh kocam deyip kaldırmaya gittim ellerimizi tuttuk önce yerinde oynuyordu yok mok desede kaldırdım kocamıda onunda içinde ne cevherler varmış bir oynamaya başladı bana eşlik etmek için ohhh çok eğlenmiştik sabaha kadar... Yıldız ablacığımda sağolsun sabaha kadar gitmedi yanımızdan hoş sohbettir şarkılardır oynamalardır alkolünde iyi dibine vurmuştuk benim için unutulmazzzzzzz bir doğum günü olmuştu... Durdum gözlerim dolmuş taşacaktı nerdeyse şöyle bir derin nefes aldım Ekrem elimi tuttu hemen sevgilim dedi beni gerçekten çok mutlu ettiniz diye başladım sözlerime hepinize çok çok teşekkür ederim aslında ben çok şanslıyım dedim sizin gibi beni çok mutlu eden üzerime titreyen bir aileye sahibim asıl siz iyi ki varsınız benim hayatım da hepinizi çok çokkk hattaaa çokkkk seviyorum dedim ayağa kalkıp herkese tekrar tekrar sarıldım...