Abimler bir yandan döne döne Meltemi ararken ortalık acayip karıştı...
Lale abimin Ebruya olan aşkını herkes gibi duyunca sahneden hain planlar içine giriyor hem Meryem den hemde Ebru'dan kurtulmak için bir takım planlar yapmış...
Meryem birgün belediyeye abimin yanına gelmiş haftada bir kaç kez gelir zaten karnı burnunda beşinci çocuklarına hamile bu sefer nasıl olduysa tek geliyor bebek önceki ikisi ikizdi çünkü... Belediyede kendi baktığı bölümlerden sıkıntılı bir adama para teklif ederek Meryem'e askıntı olmasını ve sıkıştırıp öpüp koklamasını istemiş adamda parayı görünce hemen zıplayıp kabul etmiş... İlk olarak Meryem'den kurtulacaktı planı tıkır tıkır işlerken abiminde ordan geçmesini sağlayacaktı... Meryem belediyeye girince adam yenge hanım hoşgeldin demiş Meryem de hoşbuldum demiş Vedat abinin yanına mı demiş oda evet demiş Vedat abi aşağı indi biraz önce Lale başkanımla beraber demiş halbuki abim odasında nerde aşağıda demiş Meryem'de ben götürüyüm yenge seni demiş adamda arşivin ora sessiz sakin olur hep orası bağırsa bile kimse duymaz zindan gibidir orası inmişler adamla Meryem bakmış Vedat yok nerdeler demiş Meryem adam taciz etmeye başlamış Meryem'i sıkıştırmış duvara doğru abanıyor hayvan gibi Meryem'in üstüne o ara Lale de abimi bir şekilde aşağı indirmiş evrak bulma bahanesine abim sesleri duyunca koşarak gidiyor bırak bırak yapma diye ağlıyor Meryem hem hamile iki canlı zorlanıyor bebekten hemde adam hayvan gibi iri yarı karşı koyamıyor gücü yetmiyor abim birde ne görsün adam Meryem'in üstünde zevke gelmiş abimin geldiğini görünce daha hayvansı hareketlere ve laflara başlıyor yıllardır delirtiyorsun beni çıldırtıyorsun her zaman beni bir bakışınla bir hareketinle azdırıyorsun bayılıyorum senin her hareketine seksi hatunum benim falan filan diyerek tecavüzünü tamamlıyor boşalıyor Meryem'in içine...
Abim şoklar içinde gözlerinden kızılca alevler çıkıyor önce adama kafa göz dalıyor adamı yere yatırıp öldüresiye dövüyor güvenlikler çok zor alıyor abimin elinden adam dayak yemekten bayılmış sonra Meryem'e dönüyor yemin ederim bana senin Lale ile burda olduğunu söyleyerek kandırıp getirdi demiş Meryem ağlamaklı tokatı iyi bir indiriyor abim bu sefer Meryem'i çok kötü dövüyor yüzü gözü mosmor olmuş zavallımı yemin ederim seni aldatmadım senin isminin altında sana böyle delice aşıkken nasıl yaparım nasıl böyle düşünürsün diye hem ağlıyor hemde abimin tokat darbelerini yiyor garibim... Dayak atmaktan nefes nefese kalan abim oturuyor yere biraz soluklanarak başlıyor konuşmaya siktir olup gidiyorsun hemen burdan görmeyeceğim bir daha seni hemen boşanıyoruz orospuluklarını benim adımın altında yapmana bir daha müsade etmem diyerek yapma Vedat yapmadım yapmam ne olur niye inanmıyorsun sen bana diye ağlıyor hala Meryem lan orospu sana mı inanacağım gözlerime mi adam üstüne çıkmış sikiyordu seni benim karımı sikiyordu lan neyine inanayım ben şimdi senin sende zevkten dört köşe altına inliyordun demiş abim yok öyle birşey hamileyim ayı gibi adama gücüm yetmedi diye devam ediyor ağlamasına... Abim ayağa kalkıp bunun kolundan zorla kaldırıp dua et karnında bebek var yoksa ben biliyordum sana yapacağımı bütün çocuklar için DNA testi yaptıracağım onlarında benden olduğu meçhul zaten diyor abim Meryem yemin ederim hepsi senin saçmalamayı keser misin artık Vedat delirdin mi sen diyor hala ama abimin gözünde bitti Meryem ölse de geri dönüşü olmazdı artık ve Meryem'i kapı dışarı ediyor abim... Lale'nin kurnazca hazırladığı oyunlarının biri olmuştu amacına ulaşmıştı... Bende hastane den çıkmıştım Ekrem Ata'yı asker ocağına teslim etmek üzere izin istedim Ömer den oda abla kendini fazla yormayacaksın ama dönüşte de kontrol edeceğim seni hastaneye geleceksin dedi tamam kuzum gelirimde dikkatte ederim dedim Yeğenimi asker ocağına teslim edecektik bunu asla kaçıramazdım Ekremle eve geçtik önce bir duş alıyım hastane kokusu iyice bulaştı hayatım dedim tamam canım dedi hatta Ebru ben yıkayım abi sende hazırlıklarla ilgilenirsin dedi Ebru Ekrem'de iyi olur bacım dedi gitti konvoy eşliğinde götürecektir Ekrem Atamı... O ara Ekrem Ata'ya bir haber geliyor ilkim'in sevdiği kızın abileri askeriyeden birilerini ayarlamış hain planları varmış dikkat et diye uyarmış haberi getiren kişi Ekrem Ata babasına birşey diyememiş Meryem olayı daha taze zaten kafası karışık birde benimle uğraşmasın diye hem Öner'i hemde Ekrem'i arayıp acil konuşacakları olduğunu söylüyor eski eşim Serdarı da çağırmış demiş durum böyle böyle böyle doğruda olabilir yalanda ne yapmalıyım ben diye fikir sunmuş Serdar ben dayı oğlunu arayıp durumu anlatıyorum diyor tamam denilmiş Ekrem'le Öner de koruma yerleştirmek istemişler içeri Ekrem Ata'yı korumaları için Serdar dayısının oğluna anlatıyor tamam ben her konuda yardımcı olurum korumaları sokarım içeri bir şekilde Ekrem Ata da benim odamda dursun nereye gidersem yanımda götürürüm demiş zaten hepi topu bir ay yapacak idare ederiz demiş komutan... O ara biz bunlarla uğraşırken Lale ikinci hamlesini yapıyor ve Ebru'nun da kalemini kırıyordu... Abime olan aşkı artık hastalık derecesine kadar gelmişti...
Abimin Ebruma ve Yarenime aldığı köpeği fırsattan istifade kaçırtıyor birkaç kişiyle beraber birden bire Bob ortadan kayboluyor ama biz Ekrem Ata'nın telaşesinden çok sonra farkediyoruz ne yazık ki... Akşam üzeri yola çıkacağız diye aradı Ekrem arabalar bir bir geldi herkes arabalara doluştuk Abim Ebruyu aldı yanına biz Ekrem ben benim çocuklarım bir bindik Yaren Ekremin oğlu Vedat Ata ile iki arkadaşlarıyla ayrı annemler babamlar ablamlar herkes ayrı ayrı konvoy oldukça kalabalık ikiyüzden fazla araba vardı konvoyda önce bir şehir turu sonrasında asker ocağına gitmek üzere yola çıktık asker ocağına geldik herkesle tek tek kucaklaşan Ekrem Ata en sona beni Serdarı annesini ve babasını bıraktı... Annesi ağlamaktan helak oldu artık Lale ilk defa böyle görmüştüm Lale'yi... Anne yüreği tabi içi yanıyordu... Ekrem Ata da annesini teselli etmekten nizamiye kapısından giremiyordu bile Bölük komutanı Serdar'ın akrabası kapıya kadar geldi sağolsun bende tanıyorum ama fazla görüşemedik biz bu adamla ama tanıyorduk birbirimizi Ekrem'in eli omuzumda adam geldi yanıma yenge çok geçmiş olsun dedi Ekrem'in alı al moru mor oldu sağol abi dedim nasılsın ağrın sızın varmı dedi konuyu ben kapatmak istedikçe adam sürekli sorular sorarak sanki kasıtlı uzatıyordu Serdar da yanımızda içten içe seviniyordu sanki Ekrem'e karşı zafer kazanmış gibi hastaneden izinli çıktım Ayhan abi burdan sonra tedavime geri devam edeceğim nişanlım her zaman yanımda dediğimde omuzumu yavaşça sıkarak gayet memnun olduğunu belirtti Ayhan abi şok oldu ya yenge filan dedim ama siz benim hala oğluyla barıştığınızı sanıyordum kusura bakmayın dedi uzaklaştı yanımızdan Serdar'da ne nişanı ne zaman nişanlandınız siz diye başladı kes lan sesini dedi Ekrem hemen tamam uzatmayın şimdi hiç sırası değil diye susturdum... Neyse Ekrem Ata'yı nihayet teslim edebildik Lale ayrılabilmişti nihayet oğlundan herkes arabalara binmeye başladı büyük oğlum anne ben babamla geri dönebilir miyim dedi baban da kabul ederse olur oğlum dedim Serdar da sinirli sinirli gelsin dedi... Lale de bizim arabaya biniverdi hayır olsun inşallah dedim Ekrem'e oda çok şaşırdı Çağan uyuyakalmıştı zaten araba Eylül ablama seslendim arabanda yerin varmı dedi var dedi Çağan'ı senin arabaya alsak pusetiyle Lale ağlayıp duruyor benim arabada çocuk uyanırsa dayanamaz dedim tamam dedi Eylül ablam Ekrem hemen aldı Eylül ablamların arabasına yavaşça koydu Çağan'ı... Herkes yerleşti yerine dönüşe geçtik Pozantıya girmek üzereyiz gülüm güzel bir yer var burda ilaç saatin geliyor oraya gidip birşeyler yiyelim acıkmadın mı sen daha dedim Lale'yi işaret ettim hala ağlıyordu üç saattir hiç susmadı Ekrem abimi aradı hemen kulaklığı taktı gardaş ileride yemek yemek için duralım mı Evrim'in ilaç saati geldi dedi abimde olur demiş bir konu daha var Lale hala ağlıyor durduramadık bir türlü dedi abim hemen sağa çekti arabayı abim abim durunca herkes durdu tabi abim herkes iki kilometre ilerideki lokantayı tarif ederek gitmelerini söyledi Öner biz abim Ebru bir iki araçta koruma kaldı geri kalan herkes gitti lokantaya... Abim bizim arabaya arkaya Lale'nin yanına bindi sarıldı konuşuyordu Laleyle teselli vermeye çalışıyordu... Ebru bunu farkedince sinirlendi doğal olarak oturduğu koltuktan inerek abimin arabasında abimin yerine oturdu hemen tam arabayı çalıştırırken Öner Ebru'nun yanına arabaya basıp eve gidecekti Ebru kesin yada burda kalırsa abimin ağzına sıçacak ipler bu sefer kökten kopacaktı biliyordum tanıyordum dostumu.. Öner de bunu anlamış olacak ki yenge yapma demiş Öner in arabadan burda kalırsam daha beter olacak herşey demesine rağmen inmemiş yenge hele sen sür ileride benzinlik var elini yüzünü bir yıka konuşalım abim çok kızar bu durumda bırakıp gidersen demiş Ebru da kızmış lan it gözümün önünde bu karaktersize sarıldı birde bana mı kızacakmış abin canına okurum valla demiş hele yenge sen az ilerideki benzinliğe çek demiş Öner ısrarla... Ebru öyle bir sinirle patinaj ata ata bastı gaza tozu dumana kattı resmen... Ekrem bu hiç iyi olmadı hayatım Ebru fitilini ateşlenmiş dinamit gibi önüne kim geçerse yakar kavurur dedim aynen gülüm bu hiç olmadı ama dedi Ekrem'de üzgün bir şekilde... Abim hemen arabadan indi Ebruyu aradı Ebru sürekli meşgule veriyor abimde sinirlendi vay amına koyum senin kadın dedi Öner diye seslendi korumalardan biri geldi hemen başkanım Öner abi Ebru yengenin yanında dedi Öner i arayacaktı tam abim Öner aradı abi sıkıntı yok yengeyle az ilerideki benzinliğe gidiyoruz lavabo ihtiyacı varmış ben götürüyorum dedi sakince benim telefonları niye açmıyor meşgule veriyor o zaman kilitlendi diyor abi dedi tamam geliyorum bende dedi abi biz geliriz sen orda kal dedi Ebruyu sakinleştirmesi lazımdı abime yalan söylüyordu bu sefer kökten biterdi tamam dedi abim bir sigara yaktı Ebru gelene kadar bekledi Lale'nin yanına arabaya bir daha binmedi yarım saatten fazla sürdü abim sinirlendi yine Öner'i aradı nerde kaldınız lan ne bitmedik benzinlikmiş amına koyum dedi... Ebru basmış gitmiş Öner yalvar yakar Pozantının girişinde anca ikna etmiş Ebruyu yenge kulun köpeğin oluyum yalan söylemek zorunda kaldım abime ne olursun abim beni keser öldürür demiş Ebru durmadan basıyormuş gaza bir ara hafif direksiyon hakimiyetini kaybedince yenge kurban oluyum şurda dur bari bir elini yüzünü yıkayalım gözlerin kıpkırmızı oldu abim bizi bekliyor yapma dedi mecbur durmak zorunda kalıyor Ebru başka bir benzinliğe girip parkediyor Öner'e bir bağırıyor üstüne yürüyüp göğüslerine vurup duruyor tamam yenge haklısın yenge estek köstek sonra Öner'e sarılıp hıçkırıklara boğuluyor kuzum... Yenge sen bi elini yüzünü yıka gel ben burda bekliyorum demiş Öner hemen direksiyona geçerek beni aradı Evrim durum böyle böyle abimi idare edin Ekrem abiyle alıp geleceğim şimdi Ebru yengemi dedi tamam dedim bende Ekrem'e yavaşça anlattım abimi idare etmemiz lazım sevgilim dedim tamam hallederiz gülüm Öner kesin getirecek mi Ebruyu dedim getireceğim dedi dedim tamam gülüm hallederim ben dedi aşkım... Ekrem başladı şimdi kafasını dağıtmaya abimin çok iyi tanıyorlar birbirlerini çocukluk hatta bebeklikten beri... Lan it benim karım ilaç içecek yemek yiyelim diyorum sen burda hatunların arasında ne bok yiyorsun dedi hemen aha sıçtık dedim tamam biliyorum gardaş Ebruyu bekliyorum biraz daha bekleyelim mi bacım diye bana geldi abi çok acıktım ben biliyorsun beni aç kalmayı sevmiyorum dedim tamam ballı lokmam dikişlerin daha duruyor senin ilaç saatin geçmesin dedi tamam ben Ebruyu arayım o zaman onlar direk geçsin dedim yok dedi abim aha inanmadı herhalde diyerek korktum Ebru'nun telefonu kilitlemiş Öner'i ara sen dedi tamam abiciğim dedim direk Pozantıya geçsinler burda çok oyalandık dedi hemen Öner'i aradım bak böyle yaptık siz direk Pozantıya geçin dedim bu çok daha iyi olmuş aklınızla bin yaşayın valla Evrim abime nasıl açıklardım ben yoksa bir saat sürerdi geri dönmemiz dedi Ebrum nasıl dedim telefonu almış hemen çok kötü lolipop şekerin dedi hemen konuşacağız hele bi sağ salim gidelim dedim ama ne olursun toparla kendini abim seni böyle görmesin dedim tamam senin için bitanem sen yeter ki üzülme daha yeni çıktın ameliyattan dedi kocaman öpüyorum seni gelince konuşacağız dedim tamam dedi tekrar arabalara bindik abim arka kapıyı açtı in aşağı dedi Lale'ye Lale hala ağlıyor şimdi valla tokat manyağı yaparım seni kes artık şu ağlamayı sinirimi zıplatma benim in çabuk arabadan Öner'in arabayla devam edeceğiz biz seninle dedi tamam dedi sil o gözyaşlarını yeter sinirlerim bozuluyor iyice diye bağırdı abim bir daha tekrarlamam ona göre dedi tamam dedi Lale mecbur abim döverdi valla hiç tahammül edemez ağlayan birine kim olursa olsun hadi bitanem siz yavaş yavaş çıkın geliyoruz bizde dedi abim tamam abim dedim su verdi abim Lale'ye yıka elini yüzünü yeter dedi Lale aldı elini yüzünü yıkadı abim Ekrem'e hadi dedi tekrar onlarda arabaya bindi çıktık yola tekrar Öner'i aradım ne yaptınız dedim lokantaya girdik biz tamam sıkıntı yok dedi ohh çok şükür dedim ne oldu dedi Ekrem sorun şimdilik durdu sevgilim lokantaya girdik dedi Öner dedim iyi bari dedi ben hayran hayran Ekrem'i izliyorum hafif Ekrem'e döndüm kafamı koltuğa dayayarak Ekrem'de elimi tutuyor sürekli oynuyor elimle benim ona baktığımı farketti yada sesim çıkmayınca merak edip döndü hemen bana yoruldun demi gülüm dedi hemen yok hayatım ben çok iyiyim dedim dönüp dönüp bana bakıyor sürekli ne oldu birşey oldu dedi panikle hemen sen niye öyle bakıyorsun ağrın mı var dedi yok ben sana bakarak iyileşiyorum dedim bir durakladı anlamadım aşkım dedi sen ne harika adamsın ya ben sana her geçen gün daha çok bağlanıyorum aşık oluyorum dedim gerçekten mi dedi ee herhalde dedim her geçen gün senin yeni yeni harika huylarını görüyorum seni izliyorum hayran olmamak elde değil dedim o senden kaynaklanıyor gülüm bende sana her geçen gün daha çok aşık oluyorum iyi ki senin peşinden gelmişim ama çok geç tabi dedi üzülerek takılma artık oraya geldin ya iyi ki geldin sevgilim iyi ki beraberiz şimdi dedim aynen gülüm dedi Pozantıya girmiştik artık lamba kırmızı yanında durduk mecbur hemen yaklaşarak bana dudağıma kocaman bir öpücük kondurdu ohh dedim en sonunda bu dudaklarımı senin dudaklarına mühürleyeceğim gülüm o olacak bu kadar mı tatlı olur bir dudak ya dedim güldük beraber yalnız ben çok acıktım hayatım yoksa şimdi şuan seni yiyebilirim dedim nerdeee o günler dedi hemen... Yalnız bir ara yüreğime indi abim inanmayacak sandım hayatım dedim neyi niye gülüm dedi beni öne sürdün ya ilaç alacak gidelim filan dedin abim siz gidin ben beklerim der diye çok korktum dedim yok gülüm abin beni çok iyi tanır ben abini çok iyi tanırım sana düşkünlüğünü de çok iyi biliyorum Eylül ve eylemden çok sana düşkün senin üzerinden yürümem lazımdı Ebru ve sen kırmızı çizgisiydiniz Ebru yok sorunda onunla zaten senden yürüdüm bende dedi çok iyi yaptın her geçen gün seni böyle hayran hayran izlemek istiyorum sevgilim bundan sonra dedi bence hiç bir sakıncası yok gülüm bende sana aynı şekilde karşılık veririm dedi...
Yemek yiyeceğimiz yere geldik Ekrem arabayı park etti ama ben öyle yan oturunca dikiş yerlerim ağrımaya başladı Ekrem çantamı aldı ilaçlarım çantamdaydı çünkü hemen koşarak yanıma geldi anladı hemen kapıyı açtı indirdi beni araba jip olduğu için kucaklayıp indirdi beni sonra bir eliyle belime sarıldı diğer eliyle de elimden tuttu yavaş yavaş gülüm acele yok dedi abim ani fren yapıp indi arabadan ne beni gözü gördü ne Lale'yi bastı Ebru'nun yanına gitti hemen eyvah kavga edecekler Ekrem hızlanalım dedim yok canım başka derdin var mıydı küçük hanım rahat ol birşey olmayacak dedi dediği gibi de oldu biz kapıdan girince Ebruyla abim sarılıyorlardı birbirlerine ohh çok şükür dedim hemen ben ne dedim sana gülüm rahat ol demedim mi dedim dedin bitanem dedin sen kocana güven rahat ol dedi tamam sevgilim ben rahatım dedim ahh dedim ağrım iyiden iyiye artmıştı hemen Ebru gördü koşarak yanıma geldi kuzum çok özür dilerim ben sinirden seni unuttum dedi sessizce abim geliyor sus konuşuruz sonra dedim ebru da diğer elimi ve belimi tuttu artık yürüyemeyeceğim çok yoruldum dedim abim hemen masa sandalye getirin buraya dedi abim çok özür dilerim benim yüzümden oldu düşünemedim affet ballı lokmam dedi abim sandalye getirdi hemen Öner oturmamda yardımcı oldular masa diğer sandalyeler babamla annem geldi kızım ne oldu ağrın mı var hastaneye gidelim dediler ikisi birden hemen Ebru girdi hemen devreye annem babam sakin olun şimdi bu pis boğaz kızınız aç karnını doyursun hiçbir şeyciği kalmaz dedi gülerek doğru diyorsun kızım dedi babam hemen gülerek hemen yemeklerini getirin kızımın dedi babam masa donanmaya başlarken gelenlerden atıştırmaya başladım hemen salata çiğ köfte çorba geldi sanki kıtlıktan çıkmış gibi nasıl yiyorum Ekrem bana bakıp bakıp gülüyor sürekli ara da onunda ağzına tıkıyorum birşeyler gülmesini engellemek için abim durdu duramadı way amına koyum ulan ben bunun kadar yesem dana gibi olurum kesin kıza bak ya dünyayı yiyor hala fit bu cimcimem diyor gülerek Ebru da bende aynı bu cadı yiyipte inkar edenlerden dedi abime destek olarak... Lale'ye gözüm kaydı bir ara gözlerini kırparak sinsi sinsi duruyor kim bilir aklında ne var hangi tilkiler dolanıyor abimlere bakarak...