İMKANSIZ AŞK VE MUTLU SONUM

İLK ÖPÜŞME...

Hastane odasında Ekrem'le iyice sohbet koyulaşmıştı birden bire Ekrem ciddi bir şekilde bana bakmaya başladı ben heyecanlı heyecanlı birşeyler anlatıyordum oda bana hayran hayran bakmaya başladı yaklaştı iyice bana dudaklarıma küçük bir buse bıraktı az biraz geri çekilerek tekrar bir defa daha yaklaşarak gözlerini yumup biraz daha uzun ve içten öptü beni bende karşılık vermiştim artık engel olamıyordum kendime bu kadar yakınlaşmışken bütün hücrelerim uzun bir aradan sonra Ekrem Ekrem diye hep birden dile gelmişken kapı çaldı hemen toparlandık bizde Ekrem'le... Babam Mehmet amcam Abim Meryem hepsi birden gelmişti abim bir bana bir Ekrem'e bakıp duruyordu bir de bıyık altından sırıtıyordu bize en son Ekrem dayanamadı sinirlendi ne var lan komik birşey mi var ne gülüp duruyorsun amına koduğumun bebesi dedi öhö dedim pardon gülüm kusura bakma sinirlerimi bozuyor bu abin benim dedi Babamla Mehmet amcamda onlara gülüyor Bekirim zamanında bizde böyleydik demi hem birbirimizden ayrı yapamazdık hemde birbirimize küfür ederdik dedi babamda aynen aynen Mehmedim aynı biz dedi herkeste gülmeye başladı... Meryem çok geçmiş olsun kuzum nasılsın ağrın sızın varmı dedi o arada yanıma geldi hemen her yerim ağrıyor bebiş üstümden tır geçmiş gibi dedim bir merhem yapmış bana bu tarz şeyleri çok iyi bilen bir kadın on parmağında on marifet sanki elinde sihirli bir değnek var ve hemen şıp diye iyi ediyor seni öyle bir pozitif kadın...

Sen ne yaptın nasıl gidiyor hamilelik dedim birden çok iyi sabahtan kontrolümüz vardı Vedat'la gittik ikizler geliyor hemde erkek dedi gözlerinin içi gülerek... Dayanamadın demi güzellik ben söyleyecektim dedi hemen Abimin suratı düşerek... Ayy çok mutlu oldum harikasınız ya dedim tebrik ettim hemen ikisini de Ekrem bu ne hız lan biraz soluklan dedi gülerek sende çok yavaşsın adamım az bana çekseydin ya bir tanede kaldın dedi abim altta kalır mı... Babamlarda kenarda abimlere bakıp bakıp gülüyorlar tabi Meryem'le bizde gülüyoruz... Sonra kapı çaldı tekrar Ebrum canım can dostum gelmişti elinde koca bir buket gül ve papatya ikisini de çok sevdiğimi bildiği için ikisini de yaptırmış gelmiş canım arkadaşım Yarenimde yanında oda benim gibi halasının yolundan gelmek istiyormuş iç mimar olacakmış duyduğuma göre çok mutlu oldum... Gelsenize dedim ağzım kulaklarımda abim pür dikkat Ebru'ya bakıyordu hala çok seviyordu her halinden belli Ebrumda abime kaçamak bakışlar atsa da hiç konuşmadı abimin birkaç laf atmasına rağmen hala affetmiyordu abimi kim bilir ne yaptıysa artık abim hiçbir zaman bilemedik tek bildiğimiz şey hala birbirlerine sırılsıklam aşıklar abimde Ebru'ya çok kızgın olduğundan bütün bayanlardan intikam alma derdindeydi ama hem hamile kalıyordu birlikte olduğu bayanlar hemde evlenmek zorunda kalıyordu sırf ebrudan intikam almak için yapıyordu ama çocuk abimin en ince damarı elli tane çocuğu olsa elli birinciyi isterdi o derece kırmızı çizgisiydi... Meryem hadi gidelim canım deyince hareketlendiler abimler... Ekrem gelmiyor musun sen dedi abim... Yok ben burdayım birşey lazım olursa ben bakarım dedi Ekrem'de... Oturduk Ebrumla saatlerce sohbet ettik kahkaha attık Ekrem anlamasın diye ara ara göz göze bakışıp anlattık derdimizi hemen Ekrem hopluyordu ne dediniz siz yine öyle bakışarak birbirinize ayıp oluyor hanımlar bende burdayım diyerek güldürüyordu bize.... Sonra Ebrum ben evi hazırlattım bir müddet seninle kalacağım canım seni ben iyileştireceğim canım kardeşim dedi... Ekrem benden önce hemen çok sevindiğini ifade ederek valla çok iyi fikir Ebru tebrik ediyorum seni senden başka da bu deli kıza kimse bakmaz dedi gülerek... O benim canımdan kanımdan öte Ekrem abi kimselere bırakmam ben bacımı dedi canım benim... Bende koruma yerleştirdim bir daha o it rahatsız edemeyecek seni dedi gözlerinden alevler çıkarak buna izin vermem bir daha dedi Ekrem... Öyle de oldu elinden ne gelirse beni korumak için çabaladı Ekrem... O ara bir skandal daha patladı abim İstanbuldayken birlikte olduğu bir kadınla daha ilişkisi ortaya çıkmış gazeteler manşetten vermişti... Şok şok şok belediye başkan yardımcısı yine uslanmıyor İstanbul macerasından bir oğlu daha oldu diyordu... Ebrum sinirden hop oturup hop kalkıyor ben kiminle evlenmişim ne uçkuru düşük biriymiş bu şerefsiz adi herif diye alev topuna dönmüştü... Bu kadın abime babalık davası açmıştı ismini sonradan öğrendik Helinmiş kadının ismi... Abimde mahkemeye giderek bana çocuğumuzun olacağını söylemedi kafasına göre doğurdu söylemiş olsaydı haberim olsaydı konu buralara kadar gelmezdi diye hakime ifade vermiş ben kabul etmemezlik yapmıyorum ama konuyu buraya taşımadan bana haber verebilirdi demiş hakime... Kadında karşılık olarak defalarca aradığını ama cevap vermediğini mecbur konuyu buraya taşıdığını ifade etmişti... Abim o çocuğunu da nüfusuna almıştı bir yeğenim daha olmuştu... Ekrem'in de dediği gibi bu ne hızdı hakkaten Yaren, ikiz kızları Ada ve Ecrin, Ekrem Ata, Mehmet ve Bekir sonra Vedat ve Meryem şimdi de bu yakışıklı Vedatcan dokuz çocuğu olmuştu ve yine Meryem hamileydi ve yolda iki bebek daha vardı abim hakkaten durdurulamaz bir hal almıştı... Tabi Vedat Can'dan sonra Meryem le de evlilikleri çatırdamaya başlamıştı o ara Lale hain planlar peşindeydi abime kafayı iyiden iyiye takarak Meryem'inde abimi elinden aldığı zaman Lale'de film kopmuştu... Abiminde Meryem'le olan evliliği çatırdamaya başlamışken abime yine yaklaşmaya başladı... Bu arada Lale Meryem'le ilgilenmesi için bir erkek ayarladı Meryem'e yakınlık göstermesi için ve Vedat'a yakalatmak için hain bir tuzak kurdu... Meryem ne kadar ben yapmam böyle birşey kocamdan başkası beni bağlamaz desede abim ihaneti kaldıramam deyip tek celsede boşamıştı Meryem'i... Lale'ye de gün doğdu tabi bu arada abimle tekrar beraber oldu ve şok Lale tekrar hamileydi şaşırdık mı asla abim ve çapkınlıklarından biri yine... Ve tekrar Lale hamile olduğu için nikah kıydı abim Lale'ye ama Lale bebeğini birkaç ay sonra düşürmüştü... Abime fena kafayı taktı... Abimin Ebru'ya olan aşkı ilgisi ve düşkünlüğünden dolayı Lale kafayı yemişti artık ve şuan ki rakibini Ebru olarak görüyordu ne yapsamda acaba hem Vedat'ı hem Ebru'yu yaralasamda bir araya gelmeseler diye aşırı stresten bebeğini düşürmüştü... Ve ilk aklına gelen Bob köpeğimiz onu ortadan kaldırırsam eğer ikiside tekrar bir araya gelemezler diye hain bir plan yapmış ve Bob u kaçırmıştır... Bobu aramadığımız yer bakmadığımız taşın altı kalmamıştı Ebru yemeden içmeden kesilmiş kimseyle benimle bile doğru düzgün konuşmaz olmuştu gözümün önünde arkadaşım can dostum erimiş bitmişti... Ve Bobdan ne bir iz ne bir haber kalmıştı Ebru en son abimin yakasına sarılmış Bob benim elim ayağım herşeyim onu bulmadan benim karşıma gelme demişti... Yaren bitap düştü oda babasını sorumlu tutuyordu nerde senin gücün nerde senin babalığın nerde Bob nerde baba neden hala bulamıyorsun benim bebeğimi ben onunla beraber büyüdüm neden yok şuanda yanımızda diye babasına haykırmıştı ağlayarak... Ekrem Vedat abim Öner Babam Mehmet amcam herkes bir koldan aramaya koyuldu civar köylere illere bile bakıldı taş taş üstünde kalmamıştı ama bobdan hiçbir haber yoktu artık iyiden iyiye ümitler tükenmişti... O ara abim bir ekiple Bob'u ararken Lale'ye aşık olan bir adam pusuya yatmış silahıyla abimi ve yanındakilere ateş açmışlardı... Abim ağır yaralı olarak acil hastaneye kaldırılmıştı... Yanındaki adamlardan da yaralılar ve ölüler vardı... Haberler son dakika geçiyordu Başkan yardımcısına hain pusu diyerek hemen koşup geldi herkes hastaneye bende hastanedeyim hala zaten Ekrem'le bizde ameliyathanenin önüne gittik... Abimin ameliyatı bitmiş yoğun bakımın önünde stresli bir bekleyiş başlamıştı... Ebrumun ve Yaren'imin gözyaşları durmuyordu bir türlü o ara bir baktık Bob koşarak geldi durduramamışlar Bob'u durduramazlardı zaten ki öylede oldu zaten birden bayram yerine döndü ortalık abim için dua etmeye başladık bu sefer Bob hastanede havlamaya yani boblamaya başladı abime sesleniyordu ben burdayım geldim diye yarım saat bobladı hiç aralıksız abimde yoğum bakımında duymuş olacak ki kırk dakika sonra doktor geldi ve müjdeyi verdi abimin kurtulduğunu söyledi çok şükür Allah'ım sana çok şükür dedik hep bir ağızdan gözyaşları mutluluk gözyaşlarına döndü artık... Abim bir müddet hastane de yattıktan sonra eve çıkarttılar eve gelir gelmez abim Bob'a seslendi kim yaptı bunu sana oğlum söyle babaya ben onların cezasını vereceğim dedi Bob'ta boblayarak abimleri peşine taktı Ekrem Öner ve babam da gitti onlarla Mersin'in Tarsus ilçesinde bir köye gidip orda bir ev göstermiş Bob havlayarak taş taş üstünde bırakmamıştı abim faturayı ağır ödemişti orda Bob'u kaçıranlara...