Ekrem kendi oğluyla da konuştu Vedat Ata ile onunda oluru vardı babam sen mutlu ol yeter Evrim ablamı çok seviyorum ikinizde birbirinizi çok mutlu edersiniz siz mutluysanız bende çok mutlu olurum demiş hemen... Geriye babam ve Serdar'ın onayı kalmıştı bu arada abimin Lale'den olma oğlu ani bir kararla askere gitmek istediğini söylemiş eski eşimle bana şok etmişti beni... Tabi ben bu ani kararı hepsinden önce biliyordum anne ve babasından da önce o zamanlar Serdar ile yeni boşanmıştık o ara çocuklar illa babamın dükkanına gidelim diye ısrar edince kırmadım her ne kadar gitmek istemesemde çocuklarımı da alıp Serdar'ın restoranına gitmiştik Serdar o ara benim üzerime çok düşüyordu tekrar evlenme niyetini sık sık dile getirsede ben istemiyordum artık Serdar'ın yanında işe başlayan bir bayanla tanışmış aşık olmuştu Ekrem Ata abim kendi oğluna Ekremin adını Ekremde oğlunun adına abimin adını vermişti öyle kararlaştırmışlar çok önceden... Lakin kızın ailesi çok sıkıntılı babası ve abilerinin karanlık işleri çoktu mafya tefecilik adam yaralama gasp vs vs... Paraları bitince İlkim'e Ekrem Ata'nın sevdiği kızı rahatsız ederek tehditle şantajla döverek kızın bütün parasını alıyorlarmış yine öyle bir gün otururken abileri ve babası gelmişti kız koşarak Serdar'ın yanına giderek abi burdada buldular beni diye ağlamaya başladı ne oluyor diye gözlemlemeye başladım Serdar'da tamam bacım sen sakin ol hiçbir şey olmaz yapamazlar burda sana birşey dedi baktım Ekrem Ata sinirle kalktı dışarı gidiyor ben bunların anasını avradını diyerek hemen yardımcıma dönerek çocukların yanından ayrılma sakın diyerek Ekrem Ata'nın peşinden koştum bende benim peşimden de Serdar koşarak geldi dışarı çıkmamla Ekrem Ata'ya yumruk atmaları bir oldu hop hop ne oluyor diye bağırdım sen karışma elinin hamuruyla diyerek bir yumruk daha çaktı yeğenime ordaki odunu alıp yumruk atanın kafasına geçirdim odunu asıl sen benim yeğenimin üzerinden çek o pis ellerini it herif dememle ortalık birden karıştı restorandaki çalışanlar Ekrem Ata'nın arkadaşları Serdar da bana el kaldıran adamın kolunu havada yakalayıp kırarım lan o elinin senin deyip kırmıştı çatır çutur seslerini duymuştum... Hemen Ekrem Ata'yı kolundan çekiştirip restorana girdik... Serdar'da peşimden geldi çocukları al çık sen eve geçin dedi İlkim sende Evrim ablanlarla git kızım diye ilave etti Serdar... Onu da alarak eve geldik Ekrem Ata'ya pansuman yapmaya başladım hemen... Yardımcıma çocukları yaptırmasını söyledim... Hala elim ayağım titriyordu ne oluyor halacığım kim bu it kopuk takımı seninle alıp veremedikleri ne dedim sinirli sinirli... Hemen kız araya girdi Evrim hanım dedi... Ona döndüm Ekrem Ata'nın bir suçu yok onunla Serdar abi beni koruyorlar, onlar benim ailem ne yazık ki ailem biri babam diğerleri de abilerim dedi gözleri dola dola taştı ve ağlamaya başladı... Konuşmasına devam etti çocukluğumuzdan beri annem ben iki küçük kız kardeşim var benim, bizi sürekli döverler ne olursa olsun para bulun gelin derler ne yazık ki insan kendi ailesini seçemiyormuş dedi iyice hıçkırıklara boğularak kızcağız... İçim paramparça olmuştu gidecek yeriniz sığınacak kimseniz yok mu dedim... Kafasını yok anlamında salladı maalesef yok dedi... Annen nerde kız kardeşlerin filan dedim... Onlar evdedirler şimdi ben burdayım bana ulaşamadılar ya onlara yüklenirlee döverler dedi yine kız ağlayarak... Hemen telefonu elime alarak Öner'i aradım telefonu açar açmaz efedim Evrim dedi senden bir ricam olacak dedim... Senin rican benim için emirdir bacı dedi... Sana bir adres göndereceğim hemen ordan bir anne ve iki kız çocuğu var onları alıp geliyorsun bana çok acil ama dedim... Hayırdır dedi Öner... Gelince konuşuruz dedim... Tamam adresi gönder hemen sen dedi Öner... Telefonu kapatıp hemen mesaj bölümüne girerek şuraya evinin adresini yaz gönder, annenleri de ara hazır olsunlar buraya gelecekler dedim yük olmayalım abla size dedi hüzünlü bir şekilde abla diyebilir miyim size dedi İlkim... De hadi sen benim dediklerimi yap dedim... Öner de uçarak gidip anne ve çocuklarını aldı geldi yanıma... Anne benden 4-5 yaş büyüktü babasının zoruyla kumar borcu karşılığı bu adama verilmişti... Kadına dedim ki burda istediğiniz kadar kalabilirsiniz bura sizinde eviniz dememle kadının boynuma sarılıp ağlaması bir oldu Allah razı olsun sizden çocuklarınıza bağışlasın bize ailemiz sahip çıkmazken siz sahip çıktınız sizin hakkınızı ödeyemeyiz diye sıraladı sonra ama dedi durdu... Aması ne dedim... Benim bu şerefsiz kocamla çocuklarım sizinde başınıza bela olur biz hiç size rahatsızlık vermeyelim dedi... Saçmalamayın lütfen dedim, yardımcı mı çağırarak odalarını hazırlamasını söyledim, tamam diyerek gitti sonra odalarına geçerek hele siz dinlenin sabah konuşuruz ne yapmamız gerektiğini dedim gönderdim... Öner hala beni bekliyordu Serdar da çıktı geldi o ara iyi misiniz siz diye merak ettim dedi... Kaşı gözü patlamış bir halde asıl sen iyi misin bu ne hal dedim iyiyim birşey yok öldürmez bu yaralar beni dedi alaycı bir tavırla... Oturduk yardımcım bize kahve hazırlayıp getirdi... Sende yatabilirsin Ketty biz biraz oturacağız bekleme sen dedim... Peki efendim iyi geceler deyip gitti... Öner neler oluyor Evrim anlat bakalım dedi... Valla benim bildiğim pek birşey yok aslında Serdar anlatsın diye topu ona attım... Oda anlattı en ince detayına kadar... Eğer bu adamlar bu denli tehlikeliyse ilk işimiz korumaları çoğaltmak dedi ve telefonunu eline alarak söylediğini yaptı bir saat geçmeden bir sürü koruma yığıldı kapıya bende sürekli burdayım Evrim için rahat olsun birşey olursa telefonun ucundayım dedi ve gitti Öner... Sende gidebilirsin artık Serdar evine dedim ben burda kalsam filan diye geveledi hadi evine dedim ya baksana şu halime adamlar beni kevgire çevirdi yine bulur döverler beni dedi daha beter ol çık git evimden dedim yine sinirli bir şekilde aheste aheste hareketlerle sırnaşma politikasıyla bak gidiyorum diye iki üç sefer tekrarladı hadi Serdar hadi diye gönderdim en sonunda... Ekrem Ata'ya bakıyım dedim onun odasına yöneldim oda benim yanıma geliyormuş eniştem gitti mi hala dedi Serdar gitti dedim bende he tamam gitmiş eniştem dedi yine lan oğlum manyak mısın sen Serdar gitti diyorum hala eniştemi diyorsun sen bu gerizekalı herife dedim sinirli sinirli tamam sultanım kızma sen Serdar ne deyim elliğin körü de Ekrem Ata elliğin körü de dedim iyice sinirle geç içeri konuşacaklarımız var seninle dedim baş üstüne kumandanım komutan sensin dedi alaycı bir tavırla anlat bakalım ciddi ciddi ama nedir bu işin aslı astarı birde senden dinleyim dedim halacığım bu yaşıma kadar anamla babamla konuşamadıklarımı hep seninle konuştum ve Serdar e... benim kaşlarımı çattığımı görünce hemen amcayla diye kıvırmaya başladı sizlerle konuşuyorum ben bu kıza ilk gördüğüm andan beri aşığım halam ve niyetim ciddi evlenmek istiyorum öyle eğlenilecek bir kız değil oğlum sen manyak mısın babası abisi sıkıntılı bu insanların öldürürler seni dedim hala biliyorum herşeyi göze aldım şimdi benim yanımda mısın yoksa değil misin deyip beni tarafımı belirlemeye zorladı lan şerefsiz ben ne zaman senin yanında olmadım ama babası ve abisi benim aklımı çok kurcalıyor dedim kurcalamasın halam sultanım çözülür oda bir şekilde Rabbim büyük dedi ellerini açarak.. Halam bir konu daha var sakın kız hamile deme dedim aynı babasının kopyasıydı bebeklikten beri abimde her gördüğü bayanla beraber olup hamile bırakıyordu korktum biran... yok halacım yok asla dedim ya bu kız eğlenilecek kız değil evlenilecek kız diye afferim lan babanın bir huyunu da alma zaten dedim bunlarda askerliğini yapmayana kız vermiyorlarmış dedi ha onlara kadar konuştunuz yani dedim evet hala ben askere gitmek istiyorum biran önce çıksın aradan dedim deyiverdi babanlar biliyor mu dedim yok hala bir sen birde eniştem dedi yine başlatma eniştenin şarap çanağından dedim valla ağız alışkanlığı hala kasıtlı yapmıyorum dedi kuzum tamam tamam dedim nasıl yapacağız şimdi askerlik işini dedim hala senden ricam asker gecesini sen hazırla oğlum nereye gideceksin nerde askerlik yapacaksın ne zaman gideceksin neye göre kime göre yapacağım daha annenin babanın haberi yok gelmişsin benim iki ayağımı bir pabuça sokuyorsun dedim sakin ol kraliçem Serdar abiyle konuştum onun bir akrabası mı ne varmış Bölük komutanı Afyon Sandıklı da yapacağım kısa dönem askerliği bir ay sonra filan dedi anneme ve babama söylemek ve asker gecesi hazırlıklarına başlamamız lazım dedi sanki büyük bir zafer kazanmışcasına peki yarın babanla ve annenle konuşalım bakalım dedim tamam dedi tamam sultanım en candan halam en tatlı halam diyerek odasına gitti keyifli keyifli uyumaya bombanın pimini çekip kucağıma bıraktı eşşoğlu eşşek babası da aynı babası kılıklı nedir bu baba oğuldan çektiğim benim... Artık uyu uyuyabilirsen Evrim...
Ertesi gün önce abimi aradım dedim bugün boş vaktin var mı seninle birşey konuşmam lazım abi dedim hayırdır güzellik bir sorun mu var dedi sorun değilde bilmen gereken bir konu var abi dedim ne dedi telefonda olmaz dedim ama Lale'nin de olması gerekiyor deyince o zaman konu benim eşşek sıpasıyla alakalı dedi aynen abi dedim tamam öğlen yemeğe çıkalım sen ben Lale dedi Lale'yi ben mi arayım sen mi ararsın dedi sen ara Meryem çok gergin bu ara duyarsa kıyamet kopar daha evdeyim dedi peki tamam abi öğlen görüşürüz diyerek kapattım hemen Lale'yi aradım öğlen müsait misin dedim hayırdır dedi Ekrem Ata ile ilgili bir konu var abimle konuştum öğlen yemek saatinde görüşelim çok yoğunmuş dedi dedim tabi abimin adını duyunca müsait olmasa bile olur der hep dediğim gibi de oldu tamam deyip kapattım... Bu kadına oldum olası hiç ısınamadım zaten ama arkadaşımdı herkesle arkadaş olurdum ama tek dostum vardı Ebrum yetiyordu her zaman bana canım benim...
Öğlen yemek saatinde abim bir restoranda yer ayırtmış gelen olmamıştır herhalde diye gittim baktım Lale koşarak gelmiş abimle tekrar barışmak istiyor ama Meryem işvesi ve cilvesiyle abimi elinde tutarak Lale'ye fırsat vermiyordu...
Hoşgeldiniz Evrim hanım ne alırsınız dedi ben bir sade kahve alıyım abim gelene kadar sonra yemekleri söyleriz dedim peki efendim nasıl isterseniz deyip gitti on dakika sonra abimin arabası ve iki koruma arabası kapıda belirdi... Hemen Lale'nin gözler ışıl ışıl oldu hareketlenmeye başlayınca arkama dönüp baktım abim geldi benim başımı öpüp ne yapıyorsun güzellik nasıl oldun dedi yanıma oturdu hemen Lale de hoşgeldin canım dedi hoşbuldum dedi ama pek abim bakmadı Lale'nin yüzüne çok bozuldu ama ohh olsun dedim içimden Lale'ye... Ne söylediniz dedi abim birşey demedik abiciğim sen gelene kadar ben kahve içtim her zamanki gibi dedi abim araya girerek... Lale de bitki çayı içti dedim afiyet olsun dedi eli benim omzumda sürekli hafif bana dönük oturuyor abim Lale de karşıdan oturuyor abimden gözünü bir salise bile ayırmıyordu... Yemekleri söyledik yerken abim dedi ne yaptı yine bizim eşşek sıpası dedi gülerek valla abi direk gireceğim konuya oğlun benim elime pimini çekmiş bombayı attı gitti dedim birazdan söyleyeceklerime hazır olun yok kalbim vardı yok yavaş yavaş de demeyin dedim konu ciddi o zaman dedi Lale hemde çok ciddi Ekrem Ata iki büyük karar almış dedim ve her zaman ki gibi bizden önce sana söyledi demi abim dedi abim hemen aynen abiciğim dedim Lale hemen devreye girdi neden bize gelip söylemiyor biz annesi ve babasıyız dedi kinayeli bir şekilde laf sokarak ben altta kalır mıyım hiç acaba sürekli abimle kavga edip bir tane oğlunuzu evladınızı ihmal ettiğinizden olabilir mi dedim Abim evet Evrimde çok ilgileniyor çocukta kimden ilgi görüyorsa ona gidiyor çok haklısın güzel bacım Allah senden razı olsun bizim ana baba olarak yapamadığımızı sen yapıyorsun oğlumuza dedi öyle değil mi Lale dedi abim sinirli bir atış atarak Lale'ye neyse konuya gelebilir miyiz acaba tekrar dedi hay hay dedim abi Ekrem Ata iki büyük karar almış dedim evet canım nedir onlar dedi abim biri oğlunuz aşık olmuş dedim Lale su içiyordu boğazında kaldı ne dedi bir dakika kim bu kız dedi abiciğim bir dakika onlar detaylar konuşacağım hepsini dedim tamam devam et dinliyorum dedi abim evlenmek istiyormuş dedim bu sefer abim sert bir bakış attı daha 23 yaşında dedi ne var abi sen onun yaşındayken Yaren doğmuştu dedim doğru dedi abim yine eeee sonra dedi abim son olarak bir ay sonra oğlunuz askere gidiyor dedim hem Lale hem abim neeeee diye bağırdılar nereye dedi abim hemen Afyon Sandıklıya dedim lan şimdi denir bu ne ara askerliği onaylandı yeri bile belli olmuş ne bu hız ne dedi abim çok sinirlenmiş öfkeden gözü dönmüştü resmen o an Ekrem Ata burda olmuş olsa kesin parçalardı kesin abim sinirlenince gözü hiçbir şeyi görmez çünkü... Kız nerde dedi Lale bizde bir görelim dedi şoku atlatınca benim evimde dedim sende ne işi var kaçırdı mı yoksa kızı dedi yok abi ben kaçırdım kızı dedim nee dedi gülerek abim ciddi misin sen kız dedi evet dedim kızdan biraz bahsettim ailesinden filan abim olmaz dedi kestirdi attı hemen abi bak kestirip atma hemen bu çocuk her huyuyla sen sen olsan bu durumda babam izin vermezse ne yaparsın kızı alır nikahı basarım aslanlar gibi dedi eee diyerek bir göz attım ben birşey demiyorum artık dedim tamam akşam sana geliyoruz kimmiş birde biz görelim bu kızımızı dedi abim hemen tabi Lale de keyiflendi abimle tekrar bir araya geleceğim diye...
Ve akşam olmuştu ve abimle Lale aradı geliyoruz yola çıktık dediler... Ekrem Ata hala ben evde olmayım annemle babam beni parçalar desede yok öyle yağma ben senin için kendimi feda ettim sen erkekliğin onda dokuzluk kısmını yapamazsın kaçamazsın izin vermem eşşek sıpası dedim ve oda eve gelmek zorunda kaldı... İlkim'in annesi evde yardımcım Ketty'e yardım etmeye başlamış yemeklere temizliğe hatta benim çocuklarımla bile ilgileniyormuş Ketty söyledi eve girince bana niye çalıştırıyorsun kadını dediğimde kendi girdi ben birşey demedim Evrim hanım dedi Fatma hanım hayırdır sen niye yapıyorsun dedim Ketty bunun için burda dediğimde Sen bize ailemin yapmadığını yaptın kapını açtın ben böyle utanıyorum izin ver bende bir işin ucundan tutuyum dedi hemen gözleri dola dola bir şartla dedim nedir dedi Ketty zaten tek başına zorlanıyor ona bir yardımcı bakıyordum aklımdaydı güvenilir birini bulamadım ücret karşılığında çalışacaksın Ketty gibi dedim yok sen daha ne yapacaksın kapını açtın kabul edemem dedi o zaman hiçbir iş yapmıyorsun dedim kestirip attım yapma Evrim hanım olmaz molmaz filan desede ya böyle ya hiç dedim kızların okumuyor mu dedim nasıl gönderiyim bu durumdayken dedi haklı kadın ben olsam bende göndermezdim gönderemezdim bu durumda evlatlarımı dedim o zaman güzel bir anlaşma yapalım seninle Fatma hanım dedim buyur Evrim hanım dedi sen ve İklim burda ev işlerine yemeye vs ye bakın ücret karşılığında hem birikim yaparsınız hemde yarın kızın evlenecek talibiz kızına dedim hemde senin küçük kızlarını ben okutacağım bütün eğitim masrafları bana ait dedim kadının gözleri yine dolmaya başladı ve ağladı ne deyim kurban olduğum Allah'ım seni evlatlarına evlatlarını da sana bağışlasın dedi amin amin çok amin Fatma hanım dedim çocukları da düşünme korumalarla gider gelirler dedim tamam sana güveniyorum dedi bak benim yanımda yıllar önce bir çocuk vardı ismi Ömer babası terk etmiş gitmiş hasta annesi vardı oda vefat etti çocuk bir çare kaldı ben onu okuttum ablalık yaptım şimdi doktor oldu mesleğini eline aldı abimler şimdi hastane yapıyorlar beldemize oraya başhekim olacak inşallah senin kızlarında öyle okur bizleri gururlandırır dedim inşallah hanımım inşallah dedi... Sofra hazırlama başladı abimler geldi hoş sohbet muhabbet kızımız nerde diye bakınıyordu abim hakkaten merak ettim benim oğlumun aklını başından alan kızı dedi İlkim de kahve yapmıştı işte kızımız bu abi dedim iyice baştan aşağı süzdü inceledi iyice uzun uzun baktı abim Lale kıskandı hemen dürttü kendine gel diye abim işin puştluğunda her zaman ki gibi Lale de kıskançlık krizine girmişti yine... Sonra abim birden ayaklandı kızım müsadenle sen artık bizim kızımızsın diyerekten alnından öptü kızı afferin sana bu deli oğlanı hizaya getirmişsin bizim yapamadığımızı yapmışsın helal olsun sana dedi...