İLK İTİRAF...

1415 Words
Odamda Ekrem'le ve Ebrumla sohbet ederken doktor geldi dosyama baktı bilgi aldı hemşire hanımdan ağrınız var mı dedi az biraz dedim rica etsem kalkıp odada yürür müsünüz biraz dedi tabi diyerek yavaşça kalkarak yürüdüm son adımı atarken belime kramp girmişti Ekrem ve Ebrum hemen ne oldu diyerek paniklediler... Doktor bey neyi var dedi hemen Ekrem tekmelerden kaynaklı zannedersem geçici bir durum diye düşünüyorum mutlaka kontrollere bekliyorum dedi ve gitti çıkış işlemlerimi yapmak için Ekrem'de çıktı doktorun peşinden... O gelene kadar da Ebru hemen dolaptan benim için getirdiği kıyafetleri getirdi ve giyinmemde yardımcı olmuştu hakkını asla ödeyemem öz ablalarımdan hiçbir farkı yoktu benim için... Aaa az kalsın unutuyordum dedi Ebru neyi kız dedim gülerek çantasına sarılarak makyaj yapmaya başladı beni hemen hem gülüp hem beni güzelleştirmeye çalışıyor Ekrem'in aklını başından almam için mosmor ve yara bere içinde olan yüzüme makyaj yaparak izleri kapatmaya çalışıyordu kız meftun olmuş bu sana ne yaptın söyle çabuk dediydi gözlerimizle konuşurken bende kim dedim utanarak yanaklarım al al olmuştu Ekrem abi kim olacak dedi bende sana öyle gelmiş yok öyle birşey diyerek kaçırmıştım gözlerimi gözle konuşmadan Ekrem'de siz ne konuştunuz öyle diye anlamış gibi sormuştu... Ebru hala ısrarla Ekrem abi sana karşı boş değil aha da buraya yazdım balım dedi üstüne vura vura yineledi... Ekrem işlemleri tamamlayarak kapıyı vurup gel dememizi bekledi sabırsızlıkla ben gel diyorum Ebrum me diyor kız dur deyip tekrar gel diyorum Ebrumda gülerek tekrar me dedi yine... Kızlar karar verin geliyim mi gelmeyim mi dedi Ekrem dışardan gülerek... Son bir rütuş kaldı bir dakika abi dedi ne rütuşuymuş o dedi meraklı meraklı Ekrem'de... Tamam işte bitti gelebilirsin abi dedi Ebrum... Kız önce ben baksaydım aynadan dedim... Sen bacına güvenmiyor musun çirkin mi yapacağım seni aşk olsun dedi hemen dudağını büzerek Ebrum... Ekrem içeri girdi benden gözünü alamadı öyle bir hayran hayran bakıyordu ki bende aynı hayranlıkla ona bakıyordum kaç gündür yanımda saç sakal karışmış yorgunluğu gözlerinden okunuyor ama hala beni düşünüyordu kendini nasıl hissediyorsun iyi değilsen biraz daha bekleyelim dedi Ekrem... Hemen yok biran önce evime gidip çocuklarıma sarılmak öpüp koklamak istiyorum dedim... Tamam yavrum sen emret ben yapıyım dedi birden şaşırdım Ekrem'den hiç duymadığım sözcüklerdi bunlar... Doğrulmak için kalkmaya çalışıyordum Ekrem hemen yanıma geldi bir eliyle elimden tutup diğer eliyle de belime destek olarak kaldırdı beni birde yavaş yavaş aman dikkat et canım diyordu sürekli Ebru'da kıs kıs gülüyordu yanımızda... Neyse ağırlığını bana ver arabaya kadar beraber gidelim dedi Ekrem tamam ama yürüyebiliyorum ben kendim sıkıntı değil dememe rağmen itiraz yok küçük hanım doktorun karşısında kramp girdi gayet yavaş hareketlerle gidiyoruz ona göre atom karıncalığın tutmasın yine diyerek uyardı beni... Tamam tamam kaynana tamam dedim bende gülerek... Evime gelmiştim nihayet insanın evi gibisi yok evim evim güzel evim diye boşa dememişler... Herkes evdeydi ablamlar annem babam abim eşi tüm ailem annem geldi diye çocuklar koşarak yanıma gelip bacaklarıma dolandılar ne kadar çok özlemişim sizi canlarım deyip tam eğiliyordum ki Ekrem kızdı ne yapıyorsun sen dedi... Çocuklarıma sarılacağım dedim üzülerek... Eğilmek sıkıntı olur senin için dedi Ekrem yine... Saçmalama ya çocuklarım onlar benim diyerek ani bir şekilde sinirle eğilince çıt diye bir ses geldi belim kilitlemişti yine canım çok yanıyordu ama belli etmemeye çalışsam da Ekrem kızdı Ekrem kızınca çocuklar da çok korktu Çağan'ım hemen dudağını büzüp ağlamaya başladı Serdar'da anneeee diye ağlamaya başladı aşklarım bitanelerim birşeyim yok deyip sıkıca sarıldım Ekrem'e kızdım ne bağırıyorsun çocukların yanında bana diyerekten yavaşça doğrularak içeri salona geçtim çocuklarımın elinden tutarak Ekrem geride kalmıştı... Sofralar hazırlanmış mis mis kokular geliyor hoşgeldiniz hepiniz kocaman canım ailem diyerek girdim salondan içeri... Herkesle tek tek kucaklaşarak benim için hazırlanan yere oturup ayaklarımı uzattım izin isteyerek... Ekrem ben müsadenizi istiyorum özür dileyerek dedi nereye dedim hemen gitmek nerden çıktı gözlerime hüzün düşüvermişti hemen küçük hanım evime bir gidiyim saç sakal karıştı üzerimi değişip çeki düzen veriyim geri geleceğim merak etme istediğin birşey var mı gelirken alıyım dedi kulağıma fısıldayarak ben de yine sessizce sen gel yeter bana dedim gözlerinin içi gülerek gitti... Millet bahçeye sigara içmeye çıkmış babamın işleri varmış çıktı ebruyla ben vardık salonda çocuklar da uyuttuktan sonra... Yardımcım dan telefonu mu istedim ve hemen Ekremi aradım uykulu bir sesle açtı telefonu efendim gülüm ağrın mı var dedi hemen kaç gündür uyumuyor hastane köşesinde etrafımda dört döndü yorgun düştü itiraz etsede her halinden belliydi... Yok ben seni merak ettim geleceğim deyip gittin gidiş o gidiş dedim saate baktı çok özür dilerim hemen geliyorum duştan sonra mayışmışım çok özür dilerim hemen geliyorum dedi hayır gelme yat uyu sen şimdi sabah kahvaltıya gelirsin kaç gündür helak oldun zaten benim yüzümden dedim hayır hayır ben elimi yüzümü yıkayıp çıkıyorum hemen deyip telefonu kapattı o gelene kadar herkeste dağıldı zaten bire geliyordu geldiğinde araba sesi geldi dışarıdan... Hemen gidip kapıyı açtım korumalar olduğu için daha rahattım yoksa tekrar gelip heran dövecekmiş gibi korkardım evde bu korkuyu kafamdan sildim hemen... Ekrem tıraş olmuş spor birşeyler giyip gelmiş üzerine bu seferde ben ona hayran hayran bakakalmıştım... Hoşgeldin dedim gözlerimin içi gülerek herkes nerde dedi evlerine gittiler dedim hoşbuldum o zaman gülüm deyip dudağıma tekrar içten bir öpücük bıraktı.. Sonra kapıyı kapattım hemen elimi tutup salona gittik beraber ikimizin de gözlerinin içi gülüyor ve kalbimiz yerinden çıkacak gibi çarpıyordu... ne içersin dedim benim bardağıma bakarak sen ne içiyorsun dedi kahve dedim tamam ben alırım sen otur dedi ben yaparım iyiyim desemden kendi gidip kahvesini alıp geldi... sonra sohbete koyulduk... Eskilere gittik çokkk eskilere beni ilk gördüğü doğduğum zamandan başladı anlatmaya bir kere şöyle olmuştu şunu yapmıştın şöyle olmuştu hayır öyle değildi böyleydi bilmem ne konuşup konuşup gülerken birden ciddileşti Ekrem... ve şu sözler döküldü ağzından 16-17 yaşından beri bana aşık olduğunu ama imkansız bir aşk diyerek duygularının yanlış olduğunu yapmaması gerektiğini söyleyerek itirafı geldi anlamadım neden ama neden birincisi kardeşim dostum arkadaşımın kardeşisin arkadaşının kardeşine bakmak bizde şerefsizliktir arkadaşının kardeşi seninde kardeşidir öyle gördük öyle büyüdük birde arada yaş farkı var tabi sapık derlerdi.. sadece dona kalmış onu izliyor pür dikkat dinliyordum Ebru nun tıkırtısı geldi içerden gel kız cadı buraya dedim gülerek kapıda kalma dahil ol sabahtan beri ordasın cadı gel gel dedi Ekrem de yakından dinle zaten yabancı olmadığın konular değil dedi gülerek kahveni alda gel dedim o arada elimi daha sıkı tutmaya başladı Ekrem gözlerime bakarak artık gem vuramıyorum duygularıma kim ne derse desin sensiz yapamam artık benimle evlenir misin gülüm diyerek cebinden tek taşı çıkararak... Ebru kahveyle hızlı adımlarla yanımıza doğru gelirken birden şok oldu evlilik teklifi gibi birşey beklemiyordu elindeki kahve fincanı düşürdü o şokla... Evet de evet yıllardır bekliyorsun sen abimi dedi ikimiz birden güldük Ekrem le yıllardır derken eee herhalde abi bu kız seni yıllardır bekliyor bir yeşil ışık gelmedi senden çok geç geldi demi itirafı hemde çok geç dedim bende dudağımı büzerek... ne geçi ne yıllardırı bana bir açıklayın bunları bakalım dedi Ekrem şaşkınlıkla ben sustum Ekrem elimi okşayıp dururken gözlerim daldı gitti eskiye geçmişe ebru sen söyle abicim ne zamandan beri bu deli kız bana aşık her ne kadar itiraf etmese de dedi abi çocukluktan beri biz vedatla evlilik hazırlıkları yaparken taaa o kadar eski mi gülüm dedi hayretle... kafa salladım sadece gözlerim hala daldığı yerden ayrılmadan... Evet dedim... Sen o gudubet karıyla evlenmeye hazırlanırken intihar etmişti hatırlıyor musun abi dedi evet dedim sen evleniyorsun diye dedi bu sefer elimi tuttuğu elini saçlarımı okşamaya başladı diğer eliyle de boşta kalan elimi tutup biraz daha yaklaştı saçlarımı öperek özür dilerim anlamadığım için çok özür dilerim dedi ağlamaklı bir sesle... ve doğal olarak şimdi bana çok geç gelen itiraf diyorsun çok haklısın bitanem çok özür dilerim ahh aptal kafam ahh diyerek kafasına vurmaya başladı eliyle... hemen elini tutup sarıldım ve ağlamaya başladık ikimizde ebru yavaşça kalkıp siz baş başa kalın ben odamdayım birşey olursa seslenirsiniz dedi ve gitti... Bir müddet öylece sarılıp ağladık ve Ekrem ara ara çok özür dilerim gülüm farketmediğim için çok çok özür dilerim diyordu... ne kadar öyle kaldık hatırlamıyorum... sonra birden toparlanıp Ekrem önce benim gözyaşlarımı silip sonrada kendi gözyaşlarını silerek bana baktı ve bundan sonra sana söz veriyorum o açığı kapatmak için var gücümle çalışacağım çok zaman kaybımız var gülüm çok dedi gözlerinin içi gülerek... O zaman bana biraz zaman ver çocuklarımla konuşayım dedim tamam bende kendi oğlumla konuşuyum vedatla ve babanla da konuşmam gerekiyor iki koldan girelim kolları sıvayalım aşkım dedi çocuklar gibi sevinerek... Sonra başımı omzuna koydum oda ben öyle yapınca koluyla benim omzuma sarıldı sabaha kadar öylece sarılıp uyumuşuz... Sabah Ebru da benim gibi çok erken kalkardı bakmış biz öylece uyuyakalmışız battaniye getirip yavaşça örtmüş üstümüzü... İyi de oldu üşümüşüm iyice her ne kadar Ekremin sıcaklığını iliklerime kadar hissetsemde uyuyanın üzerine kar yağar derdi annem hep...
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD