GENCO “Dolap ağzına kadar dolu. Et de aldırdım. Ellerinle yemek yapmak istiyordun ya. İşte mutfak, işte malzeme. Yap da yiyelim.” Birlikte mutfağa geçmiş, onu tezgaha buyur etmiştim. Ben de köşedeki koltuğa geçip başımın arkasına bir yastık alarak uzandım. At binmekten yeni gelmiştik, Demre'nin biraz yorgun olduğunu düşünüyordum ama yemek yapmayı da o istemişti. Önce malzemelere ardından bana bir bakış attı. Öyle yavru kedi gibi bakınca acaba yemek yapmayı mı bilmiyor düşüncesi aklıma geldi. Düşünceden çabuk vazgeçtim çünkü yemek yapmayı bilmeyen biri kalkıp da ‘ellerimle yemek yapmak isterdim,’ demezdi herhalde. Mutfak önlüğünü üstüne geçirirken bakışlarında meydan okuma cinsinden bir ışık belirdi. “Parmaklarını yemeye hazır ol,” dedi iddialı bir sesle. “Parmaklarımı yerinde seviyo