5- SENİ BECERMEK İSTİYORUM +18

622 Words
"Seninle her karşılaşmamız ayrı bir zevk Beren." Hızla ayağa kalkıp elimdeki toprakları silkelerken kekeledim. "Ge- gelmeyeceğinizi düşünmeye başlamıştım." Bakışları üzerimde dolandı ve vücudumu araızca inceledi. Bugün üzerime ince askılı, çiçekli mini bir elbise giymiştim ve makyaj yapmadığım yüzüme düşen sarı saçlarımı dağınık bir topuzla dizginlemeye çalışmıştım. "Ne o?" diye sordu. "Yoksa bütün gün beni mi bekledin?" "Tabii ki hayır," diye itiraz ederek alt dudağımı dişledim. Afrodizyak erkeksi kokusu başımı döndürmüştü. Neden bu adama karanlık bir kara deliğe çekilir gibi çekiliyordum? Hayatımda ilk defa, bir erkeğe karşı hissettiğim bu güçlü duygular karşısında bozguna uğramış gibiydim. Bir kaç adam hızla bahçe kapısından içeri girerken, önlerini ilikleyip Kuzey'in önünde saygı duruşunda bulundular. "Kuzey Bey! Tamir için geldik efendim." "Çatı katında ki giyinme odası," dedi gözleriyle evi işaret ederken. Adamlar hızlı adımlarla eve dalarken ağzımı bile açamamıştım. Ne özelim olabileceğini söyleyebilmiş, ne de benden izinsiz eve birilerini soktuğu için tek kelime edebilmiştim. "Kasabada ki dedikodular kulağına geldi mi?" "Hangi dedikodularmış onlar?" "Ev sahibin Aslan Bozkurt'la ilgili dedikodular tabii." "Patronunuz umurumda bile değil..." "Neden? Adamın çok zengin, ünlü bir mafya olduğunu duymadın mı yoksa?" Bir eli cebindeyken, Kuzey'i inceledim. Uzun bacakları, geniş omuzları ile dudaklarımı dişleme isteği yaratıyordu ben de. "Adamın parası neden beni ilgilendirsin?" "Bu dünyanın düzeni para üzerine kuruludur." "Sizin düzeniniz öyle kurulmuş olabilir ama benim ki öyle değil," dedim çenemi dikleştirerek. "Zengin züppeler kasabada ki kadınların ilgisini çekebilir ama benim ilgimi çekmenin yanından bile geçemez." Cem Korutürk, hem zengin, hem ünlü hem yakışıklıydı ama bu bana mutluluğu getirmemişti. "Senin evinde dahil olmak üzere burada ki tüm evlerin, arsaların, onlarca geminin, gece kulüplerinin olmasıda mı ilgini çekmez? Kadınına sağlayacağı sınırsız para ve güç peki?" "Öyle... Patronunuz muhtemelen buruşuk, kocamış, çirkin züppenin teki. Her gece bir kızı yatağına alıyordur kesin!" Yorumsuz bırakarak bana bakmaya devam ederken, tenimde hissettiğim karıncalanmaya engel olmaya çalıştım. "Adınızı söylemediniz hala," dedim rahatsız edici sessizliği bölmeye çalışarak. "Az önce Kuzey olduğunu öğrendin zaten." Tanrım! Bu adamla muhabbet etmek imkansızdı ve beni çok geriyordu. Soğuk ve kaba biriydi. Muhabbet etmeyi sevmiyordu. Onu önemsemeyerek eğilip, çiçekleri sulamaya devam ettim. Bir müddet sonra adamlar aşağı indi ve bana hiç bakmadan, Kuzey'e yöneldiler. "Kuzey Bey çatı halledildi efendim, başka bir arzunuz var mı?" "Beni dışarıda bekleyin," diye emrederken doğruldum. "Borcum ne kadar?" "Bu masraf ev sahibine ait," diye yanıtladı. Başımı eğip söylediğini kabul ederken, gözlerinin kalçalarıma kaymasıyla bir iki adım geriledim. Kuzey, bana doğru yaklaşırken bir şey söylemek üzere olduğunu hissediyordum. "Kalçaların enfes," dedi yaklaşırken. Evin duvarına yaslandım ve onun üzerime gelmesine dair hiç bir şey yapamadım. "Ne?" diyerek kızarırken, bir elini duvara koyarak üzerime eğildi. "Hadi ama..." dedi. "Bar da tanımadığı bir adamı öpen bir kadına göre fazla nazlı davranıyorsun." "Ben sadece... İntikam amaçlı..." Yüzü gittikçe yüzüme yaklaşırken konuşamıyordum bile. Dudakları kulağıma eğildi. "Az önce önümde domalıp çiçekleri sularken, benden ne istediğini çok açık ifade ettin. Dün gece de, ipek geceliğin yukarı sıyrıldığında bana karşı arzuyla bacaklarını araladın Beren. Tüm bunlardan ne çıkarmalıyım?" "Ben ben.... Yanlışlıkla düştüm dün sadece," diyebildiğim için kendimi tebrik ettim. Adam beni feci halde gererken, nefes bile almakta güçlük çekiyordum. "Ben..." "Sen?" "Öyle bir şey yapmadım..." "Konuştuğun biri var mı Beren?" Gözlerine bakmayı sürdürerek kaşlarımı çatmaya devam ettim. "Bu sizi neden ilgilendirsin ki?" "Çünkü seni becermek istiyorum," dediğinde gözlerinde gördüğüm o şeyi yeniden yakaladım. Muazzam bir güç ve çelik gibi bir kontrol. "Seni evire çevire becermek istiyorum ve önümde buna engel olacak biri varsa bilmek isterim." Ellerimi arkamda, belimin ortasında birleştirip yutkundum. "Ya benim böyle bir niyetim yoksa?" Dudaklarından geçen belli belirsiz bir gülümsemeyle daha da yakışlıklı duruyordu. Kendini bir an da çekti ve yüzüme baktı. "Çok yakında yine görüşeceğiz Beren." Ve sonra adamların onu beklediği kapıdan ceketini ilikleyerek hızla çıktı. Bir adam, arka koltuğun kapısını ona açarken, son bir kez buz mavisi gözleriyle beni donduracak bir bakış atarak arabaya bindi...
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD