bölüm 2

575 Words
Kabul etmememde ki sebep ise sınav stresimin çok fazla olmaması ve hedeflerimden emin olmamdı. Bu kararımı anlayış ile karşıladılar ve ne zaman istersem hem kendilerinin bana destek olabileceğini hemde istersem psikolojik destek alabileceğimi söylediler. Evin yolunu tutmuştuk babamın artık dönmesi gerekiyordu ve bizi eve bırakıp yola çıkacaktı. Babam ile vedalaştık ve evde herkes kendi köşelerine çekildi. Odam da biraz müzik dinledikten sonra ders çalışmak için masama geçtim ve telefonuma bir bildirim geldi. Murat! İnanamıyorum Murat sosyal medyadan mesaj atmıştı bana ‘Günaydın 18 yaşının ilk günü nasıl geçiyor’ yazıyordu. Gözlerime inanamıyordum bana Murat’ın mesaj atması benim için bir hayaldi ve iyi ki dün ona bu mesajı atmıştım ve sanırım dünkü düşüncelerimde haklıydım onunda bana karşı bazı hisleri vardı yoksa neden şimdi benimle konuşmak isteyecekti. Hemen cevap verdim ‘Günaydın, güne çok güzel başladım, çok güzel bir kahvaltı yaptım ve sizin mesajınızla bu güzellik devam ediyor. Sizin gününüz nasıl geçiyor’ Yazdım. Bu mesaj benim için çok iddialıydı biliyordum ama artık ona kapıları açmak istiyordum onunda bana karşı bir hissi gerçekten varsa rahat olmasını ve onunda bana bu şekilde davranmasını istiyordum. Vereceği cevabı yine kalbim çıkacak şekilde bekledim. Bana o kadar hızlı şekilde cevap veriyordu ki ne yazacağımı şaşırıyor bir önceki yazdıklarının daha heyecanını üzerimden atamadan yeni mesajını okuyordum. Ama emindim oda bana karşı kesinlikle başka şeyler hissediyordu… Sınava çok az bir zaman kalmıştı evde annem çok stresli ve sürekli her şeyi sorguluyordu. Murat ile aramda ki bağ git gide artıyordu henüz birbirimize açılmamıştık ama her gün uyandığımız andan yatana kadar konuşuyor ve ileriye dönük planlar yapıyorduk. Birbirimizin numaralarını artık almıştık ve sesimi duymak için arıyor bana bazı zamanlarda şarkılar söylüyordu sesi çok güzeldi ya da bana öyle geliyordu. Oda benim gibi okulun bitmesini bekliyordu biliyordum çünkü planları hep ileriye dönüktü ah şu okulu bir kazan, şu sınav günü gelsin artık Aylin diye sitem ediyordu. Onun böyle benimle ilgili istekleri ve planları beni o kadar mutlu ediyordu ki daha büyük bir azimle onunla olan hayallerimin gerçekleşmesi için çok çalışıyordum. Annem ise elimde sürekli telefon olmasından oldukça şikayetçiydi bu durumun son zamanlarda olması ise onu daha çok rahatsız ediyordu babamın sürekli yanımızda olamaması ise ilk defa işime geliyordu çünkü telefon konusunda o daha takıntılıydı. Annemin bu kadar çok üstüme düşme sebebini aslında anlıyordum çünkü bizden başka bir hayatı çok yoktu sadece hafta da iki gün vakıfa gidiyor diğer günlerinin çoğunu bize adıyordu ablam anneme göre kendini çoktan kurtarmıştı babam zaten düzenli olarak işe gidiyordu ve planlarının daha başında olan bir tek ben vardım bu yüzden en çok bunalanda bendim. Annemin ailesinden hiç kimsesi yoktu babasını küçük yaşta kaybetmiş annesini ise 24 yaşında kaybetmişti kardeşi de olmadığı için bütün hayatını tamamen bize adamıştı biz onun tek ailesiydik ve bu durumu düşündüğüm zaman da onun için üzülüyor ve ona hak veriyordum. Babamın ve ablamın düzenli iş hayatları vardı her gün mutlaka dışarı çıkmaları için sebepleri ve kafalarını kurcalayan başka işleri vardı. Ben her gün okul için evden çıkıyor ve aklımda hep Murat vardı. Babam da annem gibi anne ve babasını erken yaşta kaybetmişti ama babamın annemden farkı onun bir erkek kardeşi vardı, amcamı sadece 2 kez görmüştüm ama babam için yine de bir kardeşinin olması mutlaka destek vericiydi, amcamla görüşmeme sebebimiz ise onun Almanya da yaşıyor olmasıydı Türkiye’ye anne ve babası yaşarken daha sık geliyormuş ama benim onu hatırladığım sadece 2 gün vardı onun dışında bayramlarda ve özel günlerde sadece görüntülü konuşuyorduk babamla iletişimleri ne denli iyi ya da kötü başka bir bilgimiz yoktu bu konular hakkında çok fazla konuşmuyorduk. 
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD