Bölüm 47

3515 Words

Ömer, diğerleri içeri gittiğinde sinirden ağlamaya başlayan kızı sarmalamak için sigarasını anında yere attı. Gülüm, burnunu çekerken “Hani ararsam hemen gelecektin!” diye isyan etti. Ömer, “Vallahi şehir dışındaydım, gelebilsem anında yanına gelirdim!” derken kızın sırtını nazikçe tutuyordu. Gülüm, “Hepsi senin yüzünden,” diyerek kollarının arasından çıktı ama hala burnunu çekiyordu. “Ömer,” dedi neredeyse yalvaran bir sesle. “Mutsuzum işte, görmüyor musun? Alışamıyorum sana, size, yaşamınıza… Kaldıramıyorum ben böyle şeyleri. Karmaşadan, korkmaktan, düzenimin bozulmasından nefret ederim, ediyorum… Yol yakınken ne olur bırak beni. Olmayacak işte, görmüyor musun?” Ömer, kıza hafifçe gülümsedi. “Olmuyor, olmaz diye bir şey yok. Ne sıkıntı varsa çözeceğim. Çözerim. Sen bir güvensene bana

Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD