Fazla insanın olmadığı bir yere gelmiştik. Olanlarda kendi derdindeydi. Değil ben Tarkan gelse umursayacak gibi görünmüyorlardı. Sanırım burası benim gibi kendi derdinde boğulan insanlar gibiydi. Siparişleri Doğan verdi. Bana şarap söylemiş ama uyarmıştı. ' Buranın şarabına köpek öldüren derler. Dikkatli iç. ' Dikkatli içecek halim yoktu. Doğan kendine rakı söyledi ama sadece bir kadeh içti sanırım. Sürekli beni konuşturuyordu ve ben ne sorsa anlatıyordum galiba yani. Eminde değildim söylediklerimin anlaşıldığından. Aslında bence sarhoş değildim. Sadece biraz başım dönüyor, biraz midem bulanıyordu. Tabii bir de anlamadığım bir şekilde dilim dolanıyordu ki bence o sinirdendi. ' Babam olduğunu iddia ettiğin adama saçımı verdin mi? ' diye sordum birdenbire. ' Verdim. Sonucun hızlı çıkm