Bengi Sabah gözlerimi açtığımda Alpay’ın kolları bana sarılıydı. Onun kolları arasında olmanın verdiği huzurla uyumuştum. Normalde gök gürlerken defalarca kez uyanmam gerekirken hiç uyanmamıştım. Hatta yatın beşik gibi sallanması bile beni rahatsız etmemişti. Alpay hala uyuyordu. Biraz onu izledim. Gülümsedim. Acaba uyandığında nasıl bir tepki verecekti? Keşke ilk o uyansaydı. Gözlerim onun yakışıklı yüzünde geziniyordu. Elimi onun sakallı yüzüne uzattım. Yüzüne dokununca farklı hissettim. Sakalları avcuma batarken hissi çok güzeldi. Keşke her istediğim zaman onun yanağına dokunup okşayabilsem… Bunu çok isterdim. Ah Bengi… Nereden tutuldun bu aşka? Bu aşk seni yok eder, kül eder. Hala bu sabah ve dün yaşadıklarımız rüya gibi geliyordu. Dudaklarımız değmişti. Erkekliği, kadınlığıma