Bölüm 12

955 Words

Aral’ın odasında oturmuş, ellerini kucağına koymuştu. Parmaklarını ovuşturuyor ve sakinleşmeye çalışıyordu. Ama onun yatağında otururken buna imkan yoktu ki! Odanın her yeri onun kokusuyla doluydu. Tarif edemeyeceği kadar güzel bir kokusu vardı, ağır gibiydi ama boğucu değildi. Doğal kokusunu bile ayırt edebiliyordu insan parfümünün altından… Zaten yatağından süzülen koku, parfümünden bile mükemmeldi. Dudaklarını ısırdı utançla. Düşünceleri iyice sapıtmaya başlamıştı herhalde, kendini boğazlamak istiyordu. “Beste, kahvaltı etmedin değil mi?” Aral elinde tepsiyle odaya girerken kafasını sağa sola salladı. Açlığını bile unutmuştu bu odadayken. Yavaş adımlarla odaya girip, manzaraya karşı yerleştirilmiş beyaz masanın üzerine tepsiyi bıraktı Aral. “Evde kimse olmadığından tostla idare e

Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD