Üç gün oldukça kısa bir süre olduğunu gözler önüne serercesine bir rüzgar misali esip geçti. Kimse konuşmuyor, hiç kimseden verilen karara karşı gelmek adına bir adım atılmıyor, tüm ev ahalisi yalnızca yapmaları gereken işleri yapıp vakit öldürüyorlardı.
Süregelen koşturma hız kesmezken bu acele işin malum çiftinin uzaktan bakışmalarına hanım ağa da katılıyor, onun bakışlarını ise Babür konağının büyük kanı engelliyordu. Ne zaman Boran'la karşı karşıya kalsa, kısa da olsa bir konuşma gerçekleştirecek olsa veya uzaktan bakakalsa o an Mirza orada bitiyor, sanki Şayeste'yi büyülercesine alıp götürüyordu.
Onlar gibi uzaktan bakışmayı sürdüren, konağın reklam arası gibi ortaya çıkan pek gerekli damadı İbrahim'den fırsat buldukça konuşan diğer çiftte Güneş ile Bahtiyar'dı.
Olmayacak işlere
