SANA KALBİMİ VERDİM

~5.BÖLÜM~

Bu ormanlık alana geleli 2 gün olmuştu. O gün Emre fazla üstüme gelmişti ama hatasını da fark etmişti. Gerçi o günden sonra bu konuyu daha konuşmadık. "Orda durmuş ne düşünüyorsun öyle" dedi Emre.

"Hiiç" dedim kupamdan kahve mi yudumlarken. "Film izliyelim mi?" diye sordu. "Olur ama bu sefer ben seçeyim, senin seçtiklerin çok sıkıcı" dedim. "Nee, bir kere onlar sıkıcı falan değil.

Asıl siz kızların izlediği 'Romantik' filmler sıkıcı" dedi. Ne bir dakika bu mal neredeyse bütün kızların sevdiği romantik filmlere laf mı etti. "Hah bir kere senin izlediğin filmler çok saçma dövüş sahneleri ne ya insanlar birbirlerine zarar veriyorlar" dedim.

Emre bu halime gülüp "Tamam tamam senin istediğin gibi olsun ama fazla da abartma ya romantikliği, sıkılır valla uyuya kalırım filmin yarısında" dediğinde kahkaha attım ve "Tamam ya sende insanda heves bırakmıyorsun" dedim.

Kupamı masaya bıraktım ve film seçmeye başladım. Aradan 5 dakika geçmişti ve ben hâlâ ilgimi çeken bir film bulamamıştım. "Yardımcı olabilirim eğer istersen" dedi Emre.

Aman be bunun seçeceği filmden hayır gelmez en iyisi şurdan rast gele bir film seçmek. "Yok yok ben seçtim bile" dedim yapmacık bir gülümsemeyle. Onun seçtiği film kesin dövüş sahneli bir film olurdu.

Gerçi benim seçtiğim film nasıl birşey bilmiyorum ama neysee. "İyi hadi filmi başlatalım" dedi. Bende "Olur" dedim. Umarım film güzeldir. Film başlayalı 15 dakika olmuştu ama çok sıkıcıydı.

Hemen şuracıkta uyuya kalabilirdim. Emre'nin de benden farkı yoktu. "Öff senin açacağın filmde anca böyle olur zaten" dedi. "Hah senin açtığın filmde çok sıkıcı olucaktı kesin" dedim itiraz ederek.

"Bilemezsin nerden biliceksin, geleceği mi görebiliyorsunuz" dedi alayla. "Evet canım ben geleceği görebiliyorum. Eğer biraz daha beni sinir edersen seni bir kaşık suda boğma tekniğini gerçekleştiricem" dedim.

Filmi kapattı ve bana döndü " Hah sen mi? Beni öldürüceksin öyle mi?, 'cık' sen beni öldüremezsin" dedi. Bende "Niyeymiş o" diye sordum. "Çünkü beni seviyorsun" dedi.

Ne bir dakika hayır hayır bu böyle olmamalı. Ben böyle planlamamıştım. Amacımız sadece film izlemek ve güzel vakit geçirmekti. "Heyyy nereye daldın, yoksa beni ne kadar çok sevdiğini mi düşünüyordun" dedi alayla.

"Ne b-ben en iyisi odama geçeyim" dedim ve ayağa kalktım. Tam gidiyordum ki beni kolumdan tuttu ve "Nereye gidiyorsun artık konuşmamızın zamanı geldi" dedi.

"Ne konuşması ben bir şey konuşmak istemiyorum" dedim. "Ama konuşmamız lazım seni 2 gündür bekliyorum ama harekete geçmiyorsun. Arkadaşlarımız bizi bekliyor ve biz burda oyalanıyoruz" dedi.

"Çok istiyorsan gidebilirsin ben bir şey anlatmak zorunda değildim" dedim sinirle. "Anlatmak zorundasın o piçe bunun hesabını sormak zorundayız hatta polise bile gidicez ama ilk önce sen olayı anlatmalısın" dedi.

"Neden, polise gidiceksek onlara anlatayım sana niye anlatayım ki" dedim. İyice sinir olmuştum bu duruma hayır yani anlatmak istemiyorum niye zorluyorsun ki beni. "Bir nedeni yok sadece bilmek istiyorum" dedi. Artık bu duruma katlanamayacaktım ve "Tamam" dedim.

"Sana herşeyi anlatacağım ama soru sormak yok" dedim. "Tamam seni dinliyorum" dedi. Emre'nin yanına oturdum ve derin bir nefes aldım. Aslında kendimi hazır hissetmiyordum.

Böyle olucağını bilseydim buraya ilk başta gelmezdim. Aman nerden bilicektim be geleceğimi görebiliyorum. "Eee hadi başla" dedi Emre. "Tamam biraz sakin ol kendimi hazır hissetmeye çalışıyorum" dedim.

"Kendini kasma rahat ol" dedi. Söylemesi kolay tabi sonuçta onun başından geçmedi. "Evet benim başımdan geçmedi ama senin duygularını ve olayı öğrenmek için bilmek istiyorum. Ayrıca sana değer veriyorum" dedi.

Bir dakika ben sesli mi düşünüyorum kahretsin. "Evet canım sesli düşünüyorsun" dedi. Tamam kendimi daha fazla rezil etmeye gerek yok. Anlatmaya başlasam iyi olucak.

"O gün arabasına bindim ve beni evine götürdü. Biraz tartıştık ve üzerime gelmeye başladı. Ben ona karşı çıkınca tokat attı..." Emre çok sinirlenmişti ama ben anlatmayı bitirene kadar ağzını açmadı.

Anlatmayı bitirince hışımla ayağa fırladı ve bağırmaya başladı. Bu tepkiyi vericeğini tahmin ediyordum. "O pislik herifi kendi ellerimle öldürücem" dedi. "Ne saçmalıyorsun sen, böyle anlaşmadık polise vericektik hani" dedim.

Bana baktı ve "Bu işe karışma" dedi. Sinirlendim bal gibide karışırdım sonuçta ben Emre'yi seviyordum -tabi bunu dahaca ona söylemedim- ve böyle bir şey yapmasını istemiyordum.

"Karışırım polise gidiyoruz ve olay kapanıyor anladın mı beni?" dedim bağırarak. Bu tepkime baya şaşırmıştı "Tamam sen nasıl istersen" dedi. Onu ikna edebildiğime sevinmiştim çünkü böyle bir şey yapmasını istemiyordum.

"Artık kızların yanına gidebilirmiyiz?, onları çok özledim" dedim. "Bir şarttla" dedi. "Neymiş o şartın?" dedim. "İtiraf ediceksin" dedi. Neyi itiraf edicektim ki?. "Neyi" dedim. "Beni sevdiğini itiraf ediceksin" dedi hafif bir alayla.

"B-ben soğuk su içer misin" diye sordum. Tabi bunun anlamını anlamayacaktı kesin. "Ne alaka" diye sordu. Tam da tahmin ettiğim gibi anlamadı. "Hiiç neyse ben hazırlanayımda çıkalım" dedim.

"Bir dakika sen bana az önce çıkma teklifi mi ettin yoksa benmi yanlış duydum" dedi. Hah tam da yeriydi dimi yanlış anlamanın. "Hayır tabikide eve gidelim anlamında dedim ben onu sende hemen yanlış anla zaten" dedim.

"İşime geleni anlıyorum" dedi gülerek. Bende ona güldüm ve odama doğru yol aldım. "E hadi kızım ya bir türlü hazırlanamadın" diye bağırdı Emre. Nasıl hazırlanayım bu kadar kısa sürede ya daha aradan 30 dakika geçmedi.

"Tamam hemen geliyorum" dedim ve odadan çıktım. "Podyuma hazırlanmıyorsun evine gidiyorsun" dediğinde sinirle ona baktım ve "Podyuma çıkmıyorum ama belki arabada giderken az iki erkek keserim diye hazırlandım sonuçta taliplerime pasaklı gözükmek istemem" dedim hışımla.

Sinirle üzerimdekilere baktı ve "Git adam gibi şeyler giyin sinir etme beni" dedi. Bir dakika ya ona ne benim giyimimden "Sanane ya benim giyinmemden istediğimi giyerim. Bana karışamazsın" dedim.

Sanırım biraz fazla şey söyledin çünkü üzerime geliyordu. "Gidiyorsun ve üzerine uzun bir şey alıyorsun ve bir dahada bu saçma kıyafetleri giymiyorsun" dedi. "Giyersem ne yaparsın?" dedim sinirle.

"Öperim" dedi alayla. Bunun için daha erken değil mi ya?. Tamam evet çok yakışıklısın ve bende çok güzelim ama Dahaca erken. "Tamam ya offf ama bir dahakine giydiklerime karışamazsın sadece yorgun ve duş almak istediğim için kabul ediyorum" dedim.

Memnun olmuş bir şekilde başını salladı ve onayladı. Üzerime hemen ince bir hırka geçirdim ve yola çıktık.