Ertesi sabah, Hasan ile kahvaltımızı yaptıktan sonra belgelerle ilgili konuşmaya başladık. Hasan, masada defterine bir şeyler yazarken bir yandan da düşünceli görünüyordu. Belgeleri toparlamak için en uygun yolun Saadet Hanım’ın evine gitmek olduğunu biliyordum, çünkü bazı eski belgeler orada saklanıyordu. Hasan’a bu düşüncemi söyledim. “Hasan, bazı belgelerin annenlerde olduğundan eminim,” dedim. “Bugün oraya gidip onları toparlasam iyi olur. Sen de burada dinlenirsin, ne dersin?” Hasan, defterine hızlıca birkaç kelime yazıp bana uzattı: “Tamam ben biraz dinleneyim ama sen dikkatli ol.” O an, onun haklı olduğunu düşündüm. Saadet Hanım, konulara doğrudan dalmayı seven bir kadındı ve bazen Hasan’a yüklenmekten çekinmiyordu. Hasan’ın yanında olmak, belki de bu süreci daha kolay hale get