When you visit our website, if you give your consent, we will use cookies to allow us to collect data for aggregated statistics to improve our service and remember your choice for future visits. Cookie Policy & Privacy Policy
Dear Reader, we use the permissions associated with cookies to keep our website running smoothly and to provide you with personalized content that better meets your needs and ensure the best reading experience. At any time, you can change your permissions for the cookie settings below.
If you would like to learn more about our Cookie, you can click on Privacy Policy.
Lale’den, Ağa bozuntusu ortalığı kasıp kavurarak evi terk ettiği zaman halam-daye ile başbaşa kalmış olduk. Karım da karım dediği bacaksız meğer bağ evine bunu boynuzlamaya gitmiş. Hüküm müküm bir şeyler dediğine göre öldürmeden dönmez diye düşündüm. Meydan hepten bana kalacaktı artık demek ki. Şu günleri sağ salim atlatırsam intikamım için önümde hiç bir engelin kalmayacağını düşünüp iyice keyiflendim. Sofradaki yerimden hiç kıpırdamamış olduğum için şimdi odaya nasıl kaçsam bilemiyordum. Bu savaşın kazananı olmak için sağlıklı kalmaya ihtiyacım vardı. Konağa geldiğimden beri bir şekilde hastaydım ve bunun da yaralı yüze işlemediği açıkça ortadaydı. Her hareketini izlediğim buruşuk annesi oğlunun ardından tuhaf bir yüz ifadesiyle geçip sofradaki yerine oturdu. Oturduğu yerde e