When you visit our website, if you give your consent, we will use cookies to allow us to collect data for aggregated statistics to improve our service and remember your choice for future visits. Cookie Policy & Privacy Policy
Dear Reader, we use the permissions associated with cookies to keep our website running smoothly and to provide you with personalized content that better meets your needs and ensure the best reading experience. At any time, you can change your permissions for the cookie settings below.
If you would like to learn more about our Cookie, you can click on Privacy Policy.
Behram’dan , Daye bastonu avluya değil beynime vuruyordu sanki. Kalkıp bir saygısızlık etmemek için dişlerimi sıkarken Xezalemin daha ne bekliyor merak ettim. “Şey ağam, sen gözlerini hiç açmasan olur mu, sen gelmeyeceksin diye ben bornozla...” Sanki gece yeterince zorlanmamışım gibi aklıma gördüklerimi getirdiğinde sinirim tepeme çıktı. “Geç git lan, meraklın değilim!” Ellerim zaten ışığı kesmek için gözümün üzerinde duruyordu. İki saniye sonra pıtı pıtı ayak sesleri geldiğinde burnumdan soluyarak yüz üstü döndüm. Lanet olası meretin yüzünden mi yoksa bütün gece bana yastık muamelesi yapan Maral xahımın yüzünden mi bilmiyorum bir türlü sönmek bilmemişti benimki, şimdi de ben buradayım der gibi zonklayıp duruyordu. Herkes beni iki karılı görürken anlaşılan bu gidişle kendi el